Taliban'ın Afganistan'a ilerleyişi ile ilgili bu sabah ZDF televizyonuna açıklamalarda bulunan Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Taliban'ın ülke yönetimini ele geçirmesi ve hilafet kurması durumunda mali yardımları kesme tehdidinde bulundu. Maas, "Her yıl 430 milyon euro veriyoruz. Taliban'ın ülkeyi tamamen ele geçirmesi, şeiratı getirmesi ve ülkeyi bir hilafete dönüştürmesi durumundu bir cent bile vermeyeceğiz" dedi. Uluslararası yardımlar olmadan Afganistan'ın tek başına ayakta durmaya gücü olmadığını belirten Maas, Taliban'ın bu yardımlara muhtaç olduğunun açık olduğunu söyledi.
Taliban'ın tek başına ülkenin başına geçmesi söz konusu olmayacağı, hükümetin önemli bir parçası olmayı isteyeceği öngörüsünde bulunan Maas, bunun da anayasanın nasıl olacağı ve hangi hakların verileceği ile ilgili olduğunu kaydetti.
Maas, uluslararası birliklerin çekilmesinin ardından Taliban'ın kontrolündeki bölgelerin sayısını artırması ile ilgili olarak ABD'nin Afganistan çekilme kararına atıfta bulundu. Maas, "Bu (ABD'nin çekilme kararı), tüm NATO birliklerinin ülkeyi terk etmek zorunda olduğu anlamına geliyordu. Çünkü Amerikan güçleri olmadan oraya hiç kimse askerini güvenle gönderemez" ifadelerini kullandı. Maas, Alman hükümetinin aslında daha uzun bir görevi hesapladığını, ancak NATO dışında hareket edemediğini de sözlerine ekledi.
Almanya Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer de bu sabah Deutschlandfunk Radyosu'na Amerikan istihbarat servislerinin başkent Kabil'in 90 ila 120 gün içinde Taliban'ın eline geçebileceği yönündeki tahminini değerlendirdi. Bunu "en kötü senaryo" olarak nitelendiren Kramp-Karrenbauer, Taliban'ın Kabil'e doğru ilerleyişi ile ilgili farklı analizler olduğunu, çünkü Taliban'ın Kabil konusunda farklı bir strateji izlediğini söyledi. Kramp-Karrenbauer, şu anda Taliban'ın Kabil konusundaki tavrıyla ilgili yargıda bulunmanın güç olduğunu dile getirdi.
Öte yandan Almanya, Afganistan'daki vatandaşlarına ülkeyi tarifeli uçaklarla terk etmeleri çağrısı yaptı. Almanya'nın Kabil'deki temsilciliğinden yapılan açıklamada, güvenlik durumunun giderek kötüleşmesi nedeniyle ticari uçuşların devam edeceği konusunda garanti verilemeyeceği, bu nedenle de en kısa sürede ülkeyi terk etmelerini istedi. ABD, İngiltere ile birlikte çok sayıda ülke geçen haftadan bu yana vatandaşlarına Afganistan'ı terk etme çağrısı yapıyor.
Geçen Mayıs ayında ABD'nin askerlerini çekmeye başlamasının ardından NATO komutasındaki uluslararası birlikler de Afganistan'dan hızla çekildi. NATO yetkililerinin geçen Temmuz ayı ortasında verdiği bilgiye göre Afganistan'da şu anda NATO'nun komutası altında hiçbir askeri birlik kalmadı. Yetkililer, Afganistan'da askeri varlığını sürdüren Amerikan ve Türk birliklerinin ise artık kendi ulusal ordularının emir komuta zincirine bağlı olduğunu kaydetmişti.
Türkiye, Haziran ayındaki NATO zirvesinde, uluslararası birliklerin çekilmesinin ardından Kabil'deki uluslararası havalimanının güvenliğini ve işletmesini sağlamaya talip olmuştu. Bu konuda ABD ve Türkiye arasında görüşmeler yürütülüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da dün akşam katıldığı bir canlı yayında "Taliban'la bazı görüşmelere varıncaya dek şu an da ilgili kurumlarımız çalışıyor. Hatta belki ben bile onların lideri durumunda olacak olanı kabul etme durumum olabilir" açıklamasını yaptı.