Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ve Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Afganistan konusunda bir araya geldi. Antalya'daki görüşme sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Maas, Türkiye’nin Kabil Havalimanı’nda önemli bir güvenlik görevi yerine getirerek, tahliye uçuşlarının yapılabilmesine destek verdiğini belirtti.
ABD’nin Kabil’i terk etmesinden sonra Türkiye’nin Kabil Havalimanı’nın işletmesine talip olmasından ötürü teşekkürlerini dile getirdi. Maas bu konuda sosyal medya hesabından da bir paylaşımda bulundu. Maas "Türkiye’ye Kabil Havalimanı’nı işletmeye devam etme teklifinden ötürü müteşekkiriz. Almanya da finansal ve teknik destek vermeye hazırdır. Mevkidaşım Mevlüt Çavuşoğlu’na da bunu aktardım" ifadelerini kullandı.
Kabil’deki saldırılar nedeniyle üzüntülerini aktaran Alman Bakan, Almanya’nın insan hakları savunucuları ve siyasi muhalifler gibi özellikle korunmaya ihtiyaç duyan kişilerin tahliye işlemlerine önümüzdeki haftalarda devam edebileceğini ve bu konuda Taliban ile görüştüklerini kaydetti. Maas, kaç kişinin daha Afganistan'dan tahliye edileceği konusunda net bir bilgi vermezken, korunmaya muhtaç durumda olan 10 bin kişilik bir listenin bulunduğunu, bu kişilerin Almanya'ya getirilebilmesi için girişimlerin süreceğini söyledi.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Afganistan'ın komşu ülkelerine yardım yapılacağını da açıkladı. Bakan, BM Mülteciler Komiserliği üzerinden komşu ülkelere 100 milyon euro, ayrıca Afganistan ve bölgedeki insanlar için de 100 milyon euroluk yardım planlandığını ifade etti. Bakan, "Önemli olan insani bir krizin engellenmesi" diye konuştu. Maas ayrıca büyük bir göç dalgasının engellenmesi için Afganistan'ın komşusu ülkelerde ve Afganistan'da gereken koşulların oluşturulması gerektiğini belirtti.
Bazı kişilerin kara yoluyla Afganistan'ı terk etmeye çalıştığını belirten Maas, Taliban ile bu kişilerin güvenli bir şekilde ülkeyi terk edebilmeleri konusunda görüştüklerini belirtti.
Maas, ülkeye ihtiyaç duyulan insani yardımın gelmeye devam etmesi konusunda ise Almanya’nın girişimlerine devam ettiğini söyledi.
Çavuşoğlu ise ekiplerinin havaalanında incelemelerde bulunduğunu belirterek, "Önemli olan güvenliğin tesis edilmesi, havaalanının içinde ve dışında güvenliğin tesis edilmesi" dedi.
"Bizim raporlarımızın gösterdiği gibi havaalanında ciddi tahribat var, pist, kule. Özellikle bunların giderilmesi gerekiyor. Bunun için personel gerekli, ihtiyaç duyulan tesisat da sağlanmalı" ifadelerini kullanan Çavuşoğlu, "Önümüzdeki süreçte bu tahliyelerin devam edebilmesi için, havalimanının geçici olarak işletilmesi, sivil uçuşlara da açık olabilmesi için söylediklerimizin yapılması gerekiyor. Bu konuda kendi aramız da da görüşüyoruz Taliban dahil Afganlara da iletiyoruz" dedi. Çavuşoğlu havalimanının sivil uçuşlara açılabilmesi için yapılması gerekenleri yerinde inceleme sürecinin devam ettiğini kaydetti.
Maas kara yoluyla tahliye konusunu Afganistan'ın komşusu ülkelerle görüşeceğini ve Almanya’nın amacının insani bir felaketin önlenmesi olduğunu söyledi. Maas bu ülkelere destek vermek istediklerini belirterek önümüzdeki dönemde finansal yardım planladıklarını aktardı.
Maas federal hükümet nezdinde askeri tahliyeden sonra yardım girişiminin ikinci bir aşaması yani Alman vatandaşları, yerel personel ve korunmaya muhtaç kişilerin hava veya kara yoluyla tahliyesinin devam etmesinin söz konusu olduğunu aktardı.
Mevlüt Çavuşoğlu komşu ülkelere tahliye sürecinde verdikleri destek için teşekkür ederek "Karadan tahliye mümkün mü? Evet yol güvenliğinin garanti altına alınması gerekiyor. Aynı şekilde sınır kapılarından geçişte Taliban veya kim varsa onlara görüşüp mutabakata varılması gerekiyor" dedi ve ekledi "Böyle bir destekle ancak merkezden Kabil’den komşu ülkelerin sınırlarına kadar gidecekse bu tür önlemlerin alınması, destek sağlanması gerekiyor aksi taktirde o insanların güvenliğini riske atarız."
İngiliz basınında dile getirilen Türkiye'de mülteci merkezleri kurulmasının planlandığına ilişkin haberlerin gerçekleri yansıtmadığını bir kez daha dile getiren ÇAvuşoğlu, "Biz Türkiye olarak göç konusunda ahlaki ve insani sorumluluklarımızı yeterince yerine getirdik. Bizim artık ilave bir mülteci yükü kaldırmamız söz konusu değildir" ifadelerini kullandı.