Almanya'daki seçim sonrası Yunanistan endişeli

Almanya'daki seçim sonrası Yunanistan endişeli

Almanya'daki seçimlere en çok ilgi gösteren ülkelerden biri de Yunanistan'dı. Atina, Başbakanı Angela Merkel'in partisi Hristiyan Demokrat Birlik (CDU/CSU) ile Yunanistan'a yakınlığı ile bilinen Sosyal Demokratlar Parti'nin (SDP) yeniden bir koalisyon hükümeti kurmasını bekliyordu. Ancak seçimde sandıktan çıkan sonuç Atina'yı endişelendirdi.

Yüzde 20,5 oyla 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana en kötü sonucu alan SDP'nin muhalefete geçme kararı sonrası, Merkel için tek koalisyon seçeneği Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller Partisi ile bir araya gelmek.

Yunanistan ise liberal FDP ile büyük sorunlar yaşayacağından endişe ediyor.

FDP, Atina yönetiminin ekonomik krizle mücadelesini yeterli bulmuyor ve Yunanistan'ın Euro Bölgesi'nden atılmasını talep ediyordu.

Ülkede, FDP'nin bu görüşünü olası bir koalisyonda Merkel'e dayatacağından kaygı duyuluyor.

Yunanistan'ın bir diğer endişesi de, FDP'nin milliyetçi bir tavır sergilemesi halinde, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerinin askıya alınması konusunda Merkel'e baskı yapması.

Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, Türkiye'nin Almanya ile ilişkilerinin bozulmasına ve AB üyelik sürecinin kesilmesine karşı çıkan Avrupalı liderlerin başında geliyor. Bunun asıl nedeni ise Türkiye-AB arasındaki mülteci anlaşması.

Atina, böyle olumsuz bir gelişme sonunda Türkiye'nin, göçmen geri kabul anlaşmasını tek taraflı iptal etmesinden ve Türk kıyılarında Avrupa'ya geçmeyi bekleyen yüz binlerce mültecinin Yunan adalarına akın etmesinden korkuyor.

Atina'nın bir diğer kaygısı da ilk kez Almanya Federal Meclisi'ne (Bundestag) girmeyi başaran aşırı sağcı, İslam ve göç karşıtı Almanya için Alternatif (AFD) Partisi'nin yabancı düşmanlığını parlamentoya taşıma olasılığı.

Yunanistan'da 2015'te parlamentoya girmeyi başaran aşırı milliyetçi Altın Şafak Partisi'nin Yunan toplumuna ve siyaset dünyasına getirdiği sorunları göz önünde bulunduran Atina yönetimi, bunun Avrupa'da giderek büyüyen aşırı sağcı eğilimlerle özdeş olduğuna inanıyor.

Birçok Yunan yorumcu, Avrupa'yı saran bu tehlike karşısında Avrupalı liderlerin "daha fazla sertleşerek yangına körükle gitmemeleri gerektiğini; aksi halde yabancı düşmanlığı ile beslenen aşırı sağcıların ekmeğine yağ sürüleceğini" söylüyor.