Almanya'nın Dublin istisnası sürecek mi?

Sığınmacıların AB'ye giriş yaptığı ilk ülkeye geri gönderilmesini öngören Dublin Anlaşması'nı Yunanistan'daki olumsuz iltica koşullarını gerekçe göstererek 2011 yılında askıya alan Almanya'nın, bu uygulamayı sürdürüp sürdürmeyeceğine dair nihai kararı bekleniyor. Almanya'nın uygulamaya koyduğu istisnanın süresi geçen perşembe günü dolmuştu. Ancak müzakerelerin sürdüğünü kaydeden Alman yetkililer şu anda ülkeye Yunanistan üzerinden gelen hiçbir sığınmacının ülkeye geri gönderilmediğini belirtti.

Almanya adil dağılım istiyor

Almanya'da Dublin sisteminin akıbetine ilişkin tartışmalar sürerken, Alman İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere ile Yunanistan Göç Bakanı Yannis Muzalas, Avrupa'nın iltica politikası, AB-Türkiye mutabakatı gibi konuları görüşmek üzere Berlin'de bir araya geldi.

Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere açıklamasında sığınmacıların AB ülkeleri içinde adil şekilde dağıtılmasını talep etti. İltica sisteminin reforme edilmesine yönelik çalışmaların hızlandırılması gerektiğini söyleyen Bakan, "Şu anda sığınmacı sayısı az da olsa, Dublin sisteminin reforme edilmesi ve külfetin Avrupa içinde adil paylaştırılmasını yönündeki çabalarımızı yavaşlatmamalıyız" şeklinde konuştu.

Türkiye ile mutabakatın önemine vurgu

Bakanlar ayrıca AB ile Türkiye arasında Mart ayında yürülüğe giren mutabakatın önemine dikkat çekti. Bu anlaşmanın gerekli olduğunu ve uygulanması gerektiğini ifade eden bakanlar, sığınmacıların geri gönderilmesi ve yeniden yerleştirilmesinin AB kararları çerçevesinde yürütülmesi gerektiğini belirtti. Bakan de Maiziere, Türkiye'nin güvenli bir üçüncü ülke olduğunu söyleyerek, sığınmacıların Türkiye'ye geri gönderilmesinin mümkün olduğunu kaydetti.

İtalya ve Yunanistan zor durumda

Dublin sistemi, sığınmacıların AB'ye adım attıkları ülkede kalmasını öngörüyor. Anlaşma uyarınca, anlaşmaya taraf olan ülkeler sığınmacıları ilk Avrupa'ya giriş yaptıkları ülkeye geri gönderme hakkına sahip. Ancak İtalya ve Yunanistan gibi Avrupa'nın kapısı konumundaki ülkeler, geçen yıllarda yaşanan göç baskısı nedeniyle çeşitli sorunlarla karşı karşıya kalmıştı. AB Komisyonu daha farklı bir dağıtım mekanizması üzerinde çalışmalarını sürdürüyor, fakat Komisyon'un planları özellikle Doğu Avrupa ülkelerinin tepkisini çekiyor.