Almanya'ya kayıt dışı ekonomi uyarısı

Almanya'ya kayıt dışı ekonomi uyarısı

Tübingen Uygulamalı Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü ve Linz Üniversitesi'nin tahminlerine göre kayıt dışı ekonomi 2014 yılında Almanya'nın Gayrı Safi Yurtiçi Hâsılası’nın yüzde 12,2'sini oluşturacak. Almanya, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı'na (OECD) üye 20’den fazla ülkenin incelendiği araştırmada kayıt dışı ekonomi konusunda orta seviyelerde bulunuyor.

Ekonomi uzmanları ABD'de ise kayıt dışı ekonominin boyutlarının oldukça küçük olduğuna dikkat çekiyor. Araştırmayı kaleme alan ekipte bulunan ekonomi bilimci Friedrich Schneider bunun nedenini “En liberal ekonomiye, en düşük vergilere sahipler. Bu yüzden orada sadece güneyden gelen göçmenler için tarım ve hizmet sektörlerinde kaçak çalışmak cazip. Bu sebepten ötürü de ABD'de kayıt dışı ekonomi oldukça küçük” sözleriyle açıklıyor.

Araştırmanın sonuçlarına göre geçen yıllarda bu konuda alınan tüm önlemlere rağmen kayıt dışı ekonomi konusunda Yunanistan hâlâ listenin başını çekiyor. Yunanistan'ın durumunu değerlendiren Schneider “Yunanistan'da kötüye doğru bir gidiş söz konusu. Yunan ekonomisi o kadar küçüldü ve gelirler o kadar azaldı ki, insanlar daha fazla kaçak işçiliği kaldıracak durumda değil” açıklamasını yapıyor.

İşsizlik artışı ile bağlantı tespit edildi

Schneider ayrıca araştırma sırasında Fransa ve Avusturya'da artan işsizlikle birlikte kayıt dışı ekonomide de artış tespit ettiklerini vurguluyor.

Köln Meslek Yüksekokulu'nda ekonomi etiği dersleri veren Prof. Dr. Dominik Enste bunu “Ekonomik kriz ulusal ekonomiyi pençesine aldığında insanlar deyim yerindeyse başka bir alana göç ediyor. Yani normal ekonomiden para kazanamadıkları için bunu dengelemek amacıyla başka bir yol arayışına giriyor. Böyle bir durumda kayıt dışı ekonomi bir çeşit tampon görevi görüyor” şeklinde açıklıyor.

Peki, kayıt dışı ekonomiyi sadece konjonktürel dalgalanmalar mı tetikliyor? Prof. Dr. Dominik Enste'ye göre, ülkelerin vatandaşlarının vergi konusuna ve vergi etiğine bakışı da birbirinden oldukça farklı. Enste bu noktada vatandaşların devletle olan ilişkilerinin önemli rol oynadığına dikkat çekiyor.

Enste “Örneğin İskandinav ülkelerinde ekonomik gelişmelerden bağımsız olarak aslında her zaman daha küçük bir kayıt dışı ekonomi olmasını bu şekilde açıklamak mümkün. Zira bu ülkelerde gelişmiş bir vergi etiği söz konusu. Vatandaşlar kendilerini devletin bir parçası olarak görüyor. Öte yandan İtalya veya Yunanistan'a baktığınızda devlet adeta ödenen vergi miktarı mümkün olduğunca minimumda tutulacak bir düşman gibi algılanıyor” şeklinde konuşuyor.

'Kötü bir sinyal'

Almanya'daki vergi etiğinin ise “orta düzeyde” olduğunu ifade eden Enste, son dönemde Bayern Münih'in başkanı Uli Hoeneß ve feminist Alice Schwarzer gibi ünlülerin vergi kaçırdıklarının ortaya çıkmasın bu durumu olumsuz etkileyebileceği uyarısını yapıyor. Bunun kötü bir sinyal olduğunu belirten Profesör Enste bazılarının “onlar yapıyorsa ben niye yapmayayım şeklinde düşünebileceğini” belirtiyor.

Tübingen Uygulamalı Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü'nün araştırmasına göre Almanya'da kayıt dışı ekonomide artışa neden olabilecek bir diğer durum ise hükümetin asgari ücret ve emeklilikle ilgili yeni planları. Uzmanlar 8,50 euroluk asgari saat ücreti ve 45 yıl çalışanların 63 yaşında ve maaşından kesinti yapılmaksızın emekliliğe ayrılabilmesi planlarının yasal işçilik masraflarını yükselteceği ve kaçak işçiliği daha cazip hale getireceğine dikkat çekiyor.

Uzmanlar kayıt dışı ekonomi nedeniyle Almanya'daki sosyal güvenlik kuruluşlarının yıllık kaybının 50 ila 60 milyar euro olduğunu tahmin ediyor. Hükümetin yeni hedeflerinin ise bu kaybı orta vadede yılda 8 milyar euro yükseltmesi bekleniyor.

Kayıt dışı ekonominin kontrol altına alınması için neler yapılabilir? Ekonomi bilimci Friedrich Schneider'in bu konudaki önerileri şöyle: “Hâlihazırda ayda 400 euro olan düşük ücretli işler 500 euroya çıkarılabilir, aile bütçesiyle bağlantılı hizmetlerin vergiden düşülebilmesiyle ilgili uygulamalar genişletilebilir." Schneider ayrıca devletin, Danimarka'daki gibi kaçak işçi çalıştırdığı ortaya çıkan firmalarla çalışmaktan vazgeçmek gibi uygulamalara gidebileceğini belirtiyor.