Altındaki yükseliş düğünlerin tadını kaçırdı DİYARBAKIR/TEKİRDAĞ (A.A)

-Altındaki yükseliş düğünlerin tadını kaçırdı DİYARBAKIR/TEKİRDAĞ (A.A) - 16.08.2011 - Altın fiyatlarındaki yükseliş, düğün hazırlığındaki aileleri farklı alternatiflere yöneltiyor. Doğu ve Güneydoğu'daki düğünlerde ''erkek tarafının şerefi'' olarak nitelendirilen ve uzayıp giden takı listeleri, altın fiyatlarındaki yükseliş nedeniyle, eski günleri aratıyor. Evlilik hazırlıklarını sürdüren çiftler, düğün töreninde davetli ve yakınlarına mahcup olmamak için ya altın kiralıyor ya yakınlarından emanet altın alıyor ya da düğünü erteliyor. Diyarbakır Kuyumcular Odası Başkanı Mustafa Akkul, altın fiyatlarındaki yükselişin sürdüğünü bunun hem esnafı hem de tüketiciyi olumsuz etkilediğini söyledi. Bölgede düğün sezonunun sürmesine karşılık, bunun piyasada hissedilmediğini ifade eden Akkul, bunun nedeninin, satın almak yerine altını kiralama eğiliminin arttığını, ancak esnaf olarak buna sıcak bakmadıklarını belirtti. Bölgede kız tarafının talep ettiği ve erkek tarafına sunulan listede en az 5 burgu bilezik, 1,5 metre zincir ve bir setin kesin yer aldığını ifade eden Akkul, şöyle konuştu: ''Düğünlerde erkek tarafının taktığı altınlar hep merak konusu olur. Evlenecek çiftler, evlilik için gereken bu asgari takının tutarını öğrendikten sonra 'kiralasak ne kadar olur?' diye sorar oldu. Sattığımız fiyatın yüzde 20 oranında kiralama işine müşteri sıcak bakıyor. Bölgede evlenecek çiftlerin yoğun talep gösterdiği altın kiralamaya piyasayı olumsuz etkilediği düşüncesiyle biz sıcak bakmıyoruz. Çünkü bu yöntem yaygınlaşırsa piyasa tamamen durur. Buna rağmen kiralık altın veren esnaf da vardır. Bazı durumlarda da kız tarafı örneğin 30 gramlık 5 bilezik istiyorsa, yine 5 düşük gramlı bilezik tercih ediliyor. 90 gramlık 1.5 metre zincir yerine 45 gramlık 60-70 santimetre zincir talep ediliyor. Ramazan ayında genelde bayram sonrası için düğün hazırlıkları yapılırdı. Bu yıl bu hareketlilik olmadığı gibi siftah dahi yapmadan dükkan kapatan esnaf var. Umudumuz Ramazan Bayramı'ndan sonra hareketlenme olması.'' -''Eski gelenekler rafa kalktı'' - Altın fiyatlarında düşme olacağı umuduyla bazı çiftlerin düğünlerini ertelediğini anlatan Akkul, müşterilerin bu kararı alırken kendilerine de ''acaba artış sürer mi'' diye fikir sorduğunu belirtti. Altındaki yükselişin önümüzdeki günlerde de süreceğini tahmin ettiklerini kaydeden Akkul, altın fiyatlarının istikrara kavuşmasını umut ettiklerini, rekor yükseliş nedeniyle Darphaneye 1 gramlık çeyrek altın üretilmesi talebinde bulunduklarını ve bunun da fiyatının 90 ile 100 lira arasında olacağını bildirdi. Kuyumcu Mehmet Buçlulgan da altın fiyatlarındaki istikrarsızlığın piyasayı olumsuz etkilediğini, istikrardan söz edilmesi için altının fiyatının 5 ay aynı fiyatta kalması gerektiğini kaydederek, her gün yükselişini sürdüren altının kısa sürede düşüşe geçmesinin beklenmemesi gerektiğini belirtti. Buçlulgan, düne kadar 700 lira olan bir bileziğin bir anda bin 500 liraya çıktığını, 5 ay öncesine kadar 21 bin liraya mal olan 5 burgu bilezik, bir set ve 1,5 metre zincirin bugünkü fiyatının 33 bin lirayı bulduğunu ifade etti. -''Artık eski düğün sezonlarını göremeyeceğiz''- Kaplan Düğün Salonu Sahibi Ferzande Kaplan da altın fiyatlarındaki artışın Ramazan ayından sonraki düğünleri yüzde 30, aralık ayından sonraki düğünleri ise yüzde 50 oranında etkileyeceğini belirterek, ''Artık eski düğün sezonlarını göremeyeceğiz'' dedi. Ekonomik durumu yeterli olmayan çiftlerin en az 6 ay düğün tarihlerini erteleyeceğini düşündüğünü ifade eden Kaplan, ''Tabi bu evlenecek çiftlerin anlaşmasına da bağlı. Kız tarafı takı konusundaki taleplerinden taviz vermediği sürece düğünlerin ertelenmesi de kaçınılmaz. Takı listesi makul bir seviyeye çekilirse belki bu sorun bu ölçüde yaşanmaz'' diye konuştu. Organizasyon Şirketi Yetkilisi Kürşat Oral ise bölgedeki düğünlerde eski geleneklerin yerine günü kurtaran çözümler geliştirildiğini söyleyerek, çiftlerin de birçok beklentisinden taviz vermek zorunda kaldığını söyledi. -''Düğünlere katılım azaldı''- Altındaki yükselişin düğünlerde sayı, katılım ve kaliteyi önemli ölçüde etkilediğine dikkati çeken Oral, şunları kaydetti: ''Altındaki değişim düğünlerde de değişime yol açtı. Damat adayları ya takı kiralıyor ya da eşinden dostundan emanet takı alıyor. Eski gelenekler rafa kalktı. Çiftler de artık büyük beklentiler içerisinde değiller. Düğünlere katılım da azaldı. Eskiden düğün sahipleri bin kişilik organizasyon yaparken bu sayı 350-400'e düştü. Altındaki yükseliş nedeniyle takı takamayacak durumda kişiler düğüne de gelmez oldu. Düğüne gelirken getirilen hediyede altının yerini Türk lirası ve döviz aldı. Dünya ekonomisine bağlı yükselişe geçen altının fiyatı düşerse tüm sektör rahat bir nefes alacak.'' -Altın kiralayan bir damat- Düğününde altın kiralayan N.K, ailesinin de maddi durumu elvermediği için evlilik hazırlığını kendisinin yaptığını, ancak iş düğünde takılacak takılara geldiğinde bütçesinin bunu karşılamaya yetmediğini söyledi. Bölgede hala ''başkaları ne der?'' düşüncesinin hakim olduğunu, geline bol altın takılmasının gelenek haline geldiğini anlatan N.K, ''Nişanlıma durumu anlattım. Beni anlayışla karşıladı. Ben de istenilen altınları kiraladım. Düğünün ertesi günü kuyumcuya götürüp teslim ettik. Böylece geleneklere uygun şekilde mahcup olmadan düğünümü yapmış oldum. Ancak yine de bu altınları kendim alabilmeyi isterdim. Keşke düğünlerde altın konusunda dayatma olmasa, baskı hissedilmese de böyle bir yöntemi denemek zorunda kalmasak'' diye konuştu. Ebru Yüksek, altının fiyatındaki değişimden çok etkilendiklerini, düğüne giderken artık çeyrek altın almakta dahi zorlanır hale geldiklerini, bu nedenle düğün davetlerinden bazılarına katılamadıklarını söyledi. -Tekirdağ'da düğün takıları ''gümüşe'' dönüyor- Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde, 20 yıldan beri gümüş ve altın kuyumculuğu yapan Hakan Çırak, düğünlerde insanların altın yerine gümüş takıyı tercih etmeye başladıklarını söyledi. Altın fiyatları çok yüksek olduğu için insanların yakınlarına düğün hediyesi olarak gümüş takı almaya yöneldiğine dikkati çeken Çırak, ''Biz, hafta sonları düğünlerin çok olduğu zamanlarda müşterilerimize, gümüş bilezik, gümüş takı seti ve gümüş takıları satıyoruz. İnsanlar, altın takı setlerini bin 500 liradan başlayan ve daha da artan fiyatlarla alırken, gümüş takı setlerinin fiyatları 50 ile 300 lira arasındaki fiyatlarda alıcı buluyor'' diye konuştu. -İAB Başkanı Saraç İstanbul Altın Borsası (İAB) Başkan Vekili Osman Saraç, altın fiyatlarındaki yükseliş trendinin bu yıl ve 2012 yılında sürmesinin beklendiğini belirterek, ''Bu durum kuyumculuk sektöründen gelen altın talebini olumsuz etkileyebilir, ancak yatırımcıların altın talebinin güçlü kalmaya devam etmesi beklenmektedir'' dedi. Saraç, altın fiyatlarının son günlerde ardı ardına rekor seviyelere ulaşmasının, yurt içinde mücevher talebini olumsuz etkilerken, yatırım talebinin artmasına yol açtığının altını çizerek, ''Son yıllarda altın fiyatları sürekli bir yükseliş trendi içerisindeyken, bu durum altın talebinin en büyük kısmını oluşturan mücevher imalatının her geçen yıl daha da azalmasına, dolayısıyla altın ithalatının ve takı ihracatının düşmesine yol açıyor'' diye konuştu. İAB üyesi aracı kuruluşlarca gerçekleştirilen altın ithalatının, 2008 yılında 165,94 tondan 2009 yılında 37,59 tona, 2010 yılında 42,49 tona gerilediğine değinen Saraç, şu bilgileri verdi: ''2011 yılının ilk 7 ayında 33,78 tonluk altın ithalatı gerçekleşirken, bu yıl ithalatın 50 ton civarında olması bekleniyor. Değerli maden ve mücevherat ihracatı ise İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB) verilerine göre 2008 yılında 1,5 milyar dolardan 2009 yılında 978 milyon dolara geriledikten sonra, 2010 yılında biraz toparlanarak 1,2 milyar dolara yükseldi.'' -''Altın talebinde artış söz konusu''- Saraç, dünya genelinde kuyumculuk sektörü altın talebindeki azalmanın, yatırım amaçlı altın talebindeki artış ile fazlasıyla karşılandığını ve bunun da altın fiyatlarının sürekli yükselmesini sağladığını dile getirerek, şöyle devam etti: ''Ülkemizde de dünyadaki eğilime paralel olarak son yıllarda yatırım amaçlı altın talebinde artış söz konusudur. Halen İstanbul Altın Borsası tarafından saklaması yapılan 16 adet altın fonunda toplam 13.341 kilogram altın bulunmaktadır. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, bankalarda tutulan kıymetli maden depo hesaplarının toplam tutarı Haziran ayında, geçen yılın Haziran ayı sonuna göre  3,5 katı artışla 4 milyar 882 milyon liraya ulaştı. Yapılan hesaplamaya göre, bankaların altın depo hesabı büyüklüğü Haziran ayı sonu itibariyle 60 ton civarına yükseldi.'' Türkiye'de düğün mevsiminin yaşandığı yaz aylarında İAB altın işlemleri hacminde ve altın ithalatında artış gözlendiğine işaret eden Saraç, şu değerlendirmelerde bulundu: ''Ülkemizde altın takı geleneksel olarak düğünlerin vazgeçilmez bir parçası ve son aylarda altın takı tüketiminin artması, altın ithalatını da artırdı. Bunun yanı sıra finansal piyasalardaki karmaşa ortamında güvenli bir liman olan altının sürekli bir yükseliş trendinde olması, yatırımcılardan metale gelen talebin yükselmesine yol açıyor. Özellikle son günlerde euro bölgesi borç krizinin yayılması endişesi ve ABD'nin kredi notunun düşürülmesinden sonra altın fiyatının peş peşe rekor seviyelere ulaşmasının ardında yatan başlıca sebep yatırımcıların hisse senedi gibi riskli varlıklardan çıkarak güvenli bir liman olarak altına yönelmesidir. İstanbul Altın Borsası'nda da son günlerde altın işlemleri hacmi günde ortalama 2 tona yükselerek bu yılki ortalamasının 3 katına çıktı.'' -''Yükseliş trendinin sürmesi bekleniyor''- İAB Başkan Vekili Osman Saraç, altın fiyatlarındaki yükseliş trendinin bu yıl ve 2012'de sürmesinin beklendiğini vurgulayarak, ''Bu durum, kuyumculuk sektöründen gelen altın talebini olumsuz etkileyebilir, ancak yatırımcıların altın talebinin güçlü kalmaya devam etmesi beklenmektedir'' dedi. Finansal piyasalarda son günlerde iyice şiddetlenen krizin kısa vadede yatışmasının beklenmediğini dile getiren Saraç, ABD Merkez Bankası'nın önümüzdeki 2 yıllık süre içerisinde faiz oranlarını sıfıra yakın bir düzeyde düşük tutacağını açıkladığını, Avrupa Bölgesi'nde kamu borcu krizinin yayılacağına dair endişenin sürdüğünü anlattı. Saraç, bu ortamın yatırımcıların altın gibi güvenli liman sayılan varlıklara yönelmesine neden olduğunu, diğer taraftan da merkez bankalarının son yıllarda altın talebinde artış gözlendiğini, bunun da fiyatlara destek verdiğini söyledi.