Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ses kaydının Amerikalı bir medya şirketin raporuna dayandırılarak montaj olduğu yönünde çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığı öne sürüldü.
Zaman'da "Amerikalı şirket montaj raporunu yalanladı" başlığıyla yayımlanan haber şöyle:
Amerikalı firma yaptığı açıklamada, montaj haberini yalanladı. Bir diğer şirket ise, kendilerinin daha çok müzik kayıtları ile ilgilendiklerini ve adli ses uzmanı olmadıklarını ifade etti.
Kaynak olarak gösterilen John Marshall Media (JMM) şirketinin Kurucusu ve CEO'su John Marshall Cheary, Türkçe bir kayıt için herhangi bir görüş belirtmediklerini ifade ederek “Bu bariz sahtekarlığı yayınlayanlar kendinizden utanın.”dedi.
Haberin duyulmasından kısa bir süre sonra Facebook üzerinden açıklamada bulunan CEO Cheary, sözkonusu dökümanın 'J Ou Production' tarafından imzalandığı, kağıdın üzerine ise John Marshall Media kartviztinin zımbalandığına dikkat çekti. Cheary bununda şirketin resmi antetli kağıdı olmadığını belirtti. Bu durumun bariz bir hile teşebbüsü olduğunu kaydeden Cheary “Bu kayıt JMM tarafından analiz edilmemiştir ve JMM adli ses uzmanı değildir. Kendisini bizim şirketin çalışanı gibi gösteren bu şahıs için dava açmayı düşünmekteyiz ve bu konuda şirket politikalarımızı gözden geçirmekteyiz.”şeklinde açıklamada bulundu.
Haberde adı geçen bir diğer şirket Kaleidoscope Sound ise, incelenmesi istenen ses kaydının, sadece aralıksız devam eden bir konuşma olup olmadığını analiz ettiklerini belirtti.
Şirket adına Facebook üzerinden açıklamada bulunan Randy Crafton, ses kaydının parçalı olduğuna karar verdiklerini bunun ötesinde herhangi tespitte bulunmak için kesinlikle en az yerli (Türkçe) konuşmacının hazır bulunması gerektiğini ifade etti. Zaten YouTube'daki ses kaydı beş ayrı konuşmadan oluşuyordu, şirket sadece bunu doğrulamış oldu.
Anlamadıkları konuşmaların içeriği ilgili herhangi bir görüş belirtmediklerine dikkat çeken Crafton, sözkonusu mektubun herhangi bir kimsenin masumiyeti ya da suçluluk göstergesi olarak yorumlanmaması gerektiğini ifade etti. Crafton, bu açıklamaların sadece basit bir soruya verilmiş cevap olduğunu söyledi.
Star gazetesinin ilgili haberi şöyleydi:
Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında 17 Aralık’ta yapıldığı iddia edilen ses kaydı ile ilgili New York’ta yapılan iki incelemenin sonuçlarına dair ön rapor Ankara’ya ulaştı. İki ayrı incelemede ses kaydının farklı zamanda yapılan telefon konuşmalarından derlendiği tespit edildi. Paralel sahtekarlığı ortaya çıkaran rapora imza atan Jou Production firmasının sahibi Robin Lai, “Ses kayıtları üzerinde oynama var. Bunu arka plan seslerinin uyuşmazlığından da anlayabiliyoruz’’ dedi.
New York’ta ses mühendisi olarak 20 yıllık deneyime sahip olan ve Harry Poter, Life of Pi gibi dev Hollywood yapımlarının seslendirme aşamasında imzası bulunan Robin Lai, ses kaydından elde ettiği sonuçları şöyle özetledi: Belli noktalarda değiştirilmiş veya montajlanmışa benziyor. Süreklilik arz eden karşılıklı bir konuşmanın arka seslerinin ve ortam gürültülerinin de benzerlik göstermesi, uyuşması gerekir. Fakat bu kayıtın belirli yerlerinde bu bunun gerçekleşmediği görülüyor. Bu tarz ses kayıtlarında oynama yapıldığında, bazen gerçeğin hangisi olduğu konusunda emin olmanız kolay değil. Ancak bu kayıtta bariz montaj kalıntıları var. Bunu yapanlar profesyonellikten uzak.
Kaleidoscope Sound firmasından Ses Mühendisi Kyle Cassel de ses kaydı üzerinde yaptığı analizinde şu noktalara dikkat çekti: Ses kayıtlarında, konuşmadaki ve arka plan gürültü zemininde sağlanan ses düzeyleri kesinlikle birbirine benziyor. Dalga boyunca ses formlarında belirgin değişiklik gösteren görsel göstergeler yanı sıra, bu değişikliklerin yer aldığı kayıtta bazı noktalarda farklılıklar duydum. Kayıtlar belli noktalarda değiştirilmiş veya montajlanmış. Konuşmalarla zemin gürültüsünün sürekliliğindeki tutarsızlık ile seslerin benzemesi kaydın montaj olduğunu ortaya koymaktadır.
00.02 - 00.04: Gülüşmeler duyuluyor
00.08 -00.09: Kes yapıştır yoluyla aralara ses atılmıştır.
00.10 - 00.14: Ekleme yoluyla deformasyon yapılmıştır.
00.42 - 00.44: RTE’nin orijinal sesine dublaj eklenmiştir
01.07- 01.13: RTE’nin orijinal sesine dublaj eklenmiştir
01.15- 01.17: Kes yapıştır tespit edilmiştir
04:22 - 04:24: Dublaj yapan kişinin düzenlenmiş deformasyon yaptığı tespit edilmiştir
04.25 - 04.33: “Sümeyye geldi mi?” iki defa kes yapıştır yapılmıştır. Tekrar kurgu söz kousudur.
04.41 - 04.46: ekleme yapılmıştır
04.58 -05.00: RTE’nin sesine dublaj ekleme yapıldığı tespit edildi (Başka ses)
05.21 -05.25 Telefon konuşmalarının arasında stüdyo kayıdı eklendiği tespit edildi. Mikrofon sürtünme sesi mevcut
05.33 - 05.37 RTE’nin sesine dublaj ekleme yapılmıştır. Senkronizasyon (zamanlamanın) tutmadığı ve kelime tekrarları yapıldığı tespit edilmiştir. Deformasyona uğratılmak suretiyle algı yönlendirmesi yapılmıştır
05.57-06.00 Araya anlamsız seslerin girdiği tespit edilmiştir
06.04 - 06.10 Kes yapıştır şeklindeki montaj işleminde arada ‘Bilal’ sesi unutulmuştur.
06.53 - 06.58 Dublaj kalıntılarına rastlanmıştır
07:06 - 07.07: Ekleme sesi tespit edilmiştir.
07.31 - 07.35 (Senin evinde biraz sonra kalsın mı) diye anlamsız ekleme tespit edilmiştir.
07.37 - 07.57: Kes yapıştır yöntemiyle ekleme cümle kurma çabasına girilmiştir
07.53 - 07.57 “ Bu kadar verebildik” sözüne bindirme yapılmıştır
08.35 - 08.40: Kes yapıştır yöntemi tespit edilmiştir
09.00 -09.02 Sahte ses örneklemesi tespit edilmiştir
09.57 -09.58 Araya giren sesler karışıyor
10.01 - 10.03 Ses karışması tespit edilmiştir
10.03 - 10.07: Araya ses karışması sonrası anlamsız bir cümle oluşması söz konusudur
10.07-10.10 Anlamsız sesler tespit edilmiştir
10.15 - 10.18 Kes yapıştır uygulanmıştır
10.18 - 10.21 Anlamsız sesler tespit edilmiştir
10.26 - 10.28: Kes yapıştır ve anlamsız sesler tespit edilmiştir
Ses kaydının en az 4-5 ayrı zamanda yapılan telefon konuşmalarından derlendiği tespit edilmiştir.
Cümle oluştururken, eksik hecelerin, Başbakan Erdoğan’ın sesine benzeyen bir sesle tamamlanma yoluna gidildiği açıkça belli olmaktadır. Aynı teknik, Bilal Erdoğan’ın sesine de uygulanmıştır.
Ses bandının digital ortamda ‘’Cubase 7’’ ve ‘’Wave 9’’ isimli profesyonel ses programlarında, genişletilerek dinlendiğinde, telefon konuşma kayıtlarının arasına stüdyo ortamında kaydedilmiş bir çok sesin ilave edildiği gözlemlenmiştir.
Stüdyo seslerinin gizlenmesi için telefon konuşmasına benzer efektler verilerek sesler deformasyona uğratılmış ancak çok amatörce yapılan bu uygulama, konunun uzmanlarının gözünden kaçmayacak kadar aşikar.
Yıldız Teknik Üniversitesi Ses Tasarımı uzmanı Öğrt. Gör. Nazım Çınar, mevcut teknoloji ile her türlü kasedin üretilebileceğini söyledi. Çınar “Basit programlarla dinleme ile anlaşılamayacak basitlikte montajlar yapılabilir. İki kişinin konuşmasını istediğiniz biçime getirmek amacıyla pek çok bilgisayar programı mevcut. Sesleri uzatıp kısaltmak, istediğiniz tonu vermek mümkün” dedi.
Üretilen kayıttaki ‘konuşma zamanı’ Başbakan’ın programına uymuyor. 17 Aralık’ta Başbakan Konya’daydı. İşte o tutarsızlıklar:
1. Arama 08:02 - Erdoğan’ın o saatte bir programı görünmüyor. ‘Garanti olsun’ diye ‘erken saat’ bir zaman konulmuş.
2. Arama 11:17 - Başbakan, Esenboğa Havalimanı yolundaydı. Üretilen seste, şehir içi trafiğinde hızla giden bir otomobilde olması gereken hiçbir arka ses yok.
3. Arama: 15:39 - Başbakan, Lübnan Başbakanı ile görüşüyordu, 1 saat sürdü.
4. Arama: 23:15 - Bu kaydın, Başbakan’-ın Şeb-i Arus töreninden çıkışı, havaalanı yolu ve uğurlama sürecinde yapılmış olması gerekiyor. Ancak ayrılış ve uğurlamada konuşamayacağına göre, yine yol sesi olması gerekirdi, oysa öyle bir ses yok.
İşte o belgeler: