T24 - Anayasa Hukuku Derneği Kurucu Başkanı ve Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, ''Derneğimiz, sürekli bir anayasallık gündemine sahip olan Türkiye'nin anayasal sürecinin, bilgi ve mesleki çalışmalar süzgecinde yürütülmesine katkıda bulunacaktır'' dedi.İstanbul- Derneğin kurulması dolayısıyla Türkiye Gazeteciler Cemiyetinde basın toplantısı düzenleyen Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, anayasa hukuku öğreti ve uygulamalarını izlemek, anayasa hukukunun ulusal ve uluslararası alanlardaki gelişimini incelemek, anayasal gelişmelere yönelik olarak Türkiye'nin bilimsel bilgi birikimine, anayasa hukuku bilimine ve uygulamasına katkıda bulunmak amacıyla ''Anayasa Hukuku Derneği''ni kurma girişimini tamamladıklarını belirtti.Derneğin 30 kurucu üyesi olduğunu ve yeni üye kayıtları yapılacağını ifade eden Kaboğlu, çalışma alanı anayasa hukuku olan öğretim üyeleri ve yardımcıları, Anayasa Mahkemesi yargıç ve raportörleri, bu hukuk dalında çalışmaları ile katkıda bulunmuş kişileri hiçbir ayrım gözetmeksizin bir araya getirmeyi hedeflediklerini söyledi.Anayasanın bütün toplumun ortak kimlik belgesi olmakla birlikte, aynı zamanda özel uzmanlık gerektiren bir alan olduğunu anlatan Kaboğlu, şöyle konuştu:
''Özellikle son 10 yıllarda dünyada, gerek ulusal ve uluslararası alanda, bölgesel ölçekte, anayasa hukukçuları olarak önemli bir örgütlenme ağı gerçekleşti. 30 yıl önce Anayasa Hukuku Uluslararası Derneği kuruldu. Ancak biz Türkiye'de ulusal nitelikteki derneği bile kuramamıştık. 10 yıl önce bu anlamda bir çalışma başlattık. Fakat bürokratik engeller nedeniyle aksadı. Yeniden bu konuyu ele alabilmemiz için aradan 10 yıl geçti. Biliyoruz geç kaldık ama en azından güç olanı başardık. Bugün itibariyle İstanbul Valiliği nezdinde derneğimiz kuruldu.''''Derneğimiz, sürekli bir anayasallık gündemine sahip olan Türkiye'nin anayasal sürecinin, bilgi ve mesleki çalışmalar süzgecinde yürütülmesine katkıda bulunacaktır'' diyen Kaboğlu, konuşmasına şöyle devam etti:''Derneğimiz, anayasa hukukunun uzmanlık gerektiren bir alan olduğunu Türkiye kamuoyuna kanıtlayacaktır. Bu bakımdan çok önemli bir işlev üstlenmektedir. Biz anayasa çalışmalarımızı genellikle kapalı mekanda yürütüyoruz, yani Türkiye mekanında... Oysa artık anayasallık süreci hareketi, uluslararası alana yayılmış bulunuyor. Bu boyutlarda sürekli bilim adamlarını, anayasa hukuk uzmanlarını, anayasa yargıçlarının etkileşimini gerekli kılmaktadır. Tabii ki bu dernek bunu da yapacaktır ve önemli bir işlevi yerine getirecektir.''Alternatif Anayasa TaslağıToplantının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan derneğin kurucu üyesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Meltem Dikmen Caniklioğlu, bir gazetecinin ''Dernek olarak bir anayasa taslağı hazırlayacak mısınız?'' şeklindeki sorusunu şöyle yanıtladı:'Öncelikle 'Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı var mı, Türkiye'nin yeni anayasaya ihtiyacı hangi nedenlerden kaynaklanıyor?' konusunda bir uzlaşmaya vardığımız takdirde, bu ihtiyaçlar paralelinde nasıl bir anayasa yapılması gerektiği konusunda ayrıca konuşur ve tartışırız. Gerekiyorsa alternatif bir anayasa taslağı biz de hazırlarız. Biz anayasa hukukçusuyuz. Eğer bir anayasa taslağı hazırlayacaksak, anayasa hukuku biliminin teorisi içinde, bu teoriye sadık kalarak, Türkiye gerçeklerine de duyarlı olarak bu şartlar çerçevesinde hazırlarız.''