Anayasa Komisyonu’nda 21 maddelik değişiklik teklifinin ilk iki gününde 30 saatten fazla çalışma yapıldı. Dört siyasi parti olası bir kavganın neden olacağı ağır faturaya maruz kalmamak için neredeyse ‘dişini sıkıyor.’
CHP, komisyona genel başkan yardımcıları ve kalabalık bir milletvekili gurubuyla katılıyor.
CHP, Atatürk’e tanınmayan yetkiler ve cumhuriyetin kurucu iradesinin parlamenter sistem tercihi üzerinden konuşmalarını gerçekleştiriyor.
1921 Anayasası hatırlatması yapan HDP, 12 eksikle, Genel Kurul çalışmaları ve komisyonlar arasında mekik dokuyor. İktidarın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a övgüler yaptığı çalışmalarda MHP’nin ‘seyirci’ gibi davranması dikkat çekiyor.
T24’ün komisyon manzarasını gösteren tutanaklardan derlediği bölümler şöyle:
Şentop: Ben de çok sabrediyorum Özgür Bey
BAŞKAN – Ama, maddelere geçecek miyiz? Değil mi ?
ÖZGÜR ÖZEL ( Manisa) – Geçmeden önce görüşeceğiz bu önergeyi.
BAŞKAN – Yok, geçtikten sonra.
YUSUF BAŞER ( Yozgat) – Nasıl konuşacağız maddeye geçmemişiz?
ÖZGÜR ÖZEL ( Manisa) – Sayın Başkan, müsaadenizle. Israrla bir usul tartışması açmamak için bütün sabrımızla…
BAŞKAN – Ben de çok sabrediyorum Özgür Bey.
ŞENAL SARIHAN (Ankara) – Gerçekten gecenin ilerlemiş bir saat indeyiz, aynı zamanda gecenin ağır laşmış bir saatindeyiz. Acaba gecenin mi yoksa günler in mi ağırlaşmış saatlerindeyiz? Biraz önce arkadaşlarımızın konuşmaları sırasında, bugün yitirdiğimiz insan sayısı verilirken bugünlerde sıkça anımsadığım Nazım Hikmet ’in şu dizeleri geldi aklıma:
“Günler ağır
Günler ölüm haberleriyle geliyor
Düşman haşin, zalim ve kurnaz
Ölüyor insanlarımız oysa nasıl da hak etmişlerdi yaşamayı.”
BURCU ÇELİK ÖZKAN ( Muş) – Bu teklifle, değerli arkadaşlar, Kenan Evren için dikilmiş elbise yamalar la, seçilecek olan Cumhurbaşkanı için dikilmiş kaftana dönüştürülmek istenmektedir. Özet budur
“AKP- FETÖ koalisyonu mu “?
ÜNAL DEMİRTAŞ ( Zonguldak) – Koalisyondan bıktık.
ZEKERİYA BİRKAN (Bursa) – Yani koalisyonların bir hayır getirmediğini hepimiz biliyoruz arkadaşlar.
ÜNAL DEMİRTAŞ ( Zonguldak) – Tamam, biz de bıktık koalisyondan.
ZEKERİYA BİRKAN (Bursa) – Yani, koalisyonlar… Bakın, gerek darbe müdahaleleri gerek askerî vesayetler gerek yargı vesayetler inin en çok olduğu dönemler koalisyonlar dönemi.
ÜNAL DEMİRTAŞ ( Zonguldak) – On dört yıldır koalisyonda n bıktık.
ZEKERİYA BİRKAN (Bur sa) – Bakın, on dört yıldır…
ÜNAL DEMİRTAŞ (Zonguldak) – FETÖ koalisyonunu mu kastediyorsunuz, AKP FETÖ koalisyonunu?
ZEKERİYA BİRKAN (Bursa) – Sayın milletvekilim, öncelikle on dört yıldır Türkiye’de güçlü bir AK PARTİ iktidar ı var ve on dört yıldır bu ülkede AK Parti’nin bu ülkeyi nereden alıp nereye getirdiğini sadece…
ÜNAL DEMİRTAŞ ( Zonguldak) – Hepimiz her şeyi görüyoruz.
MUSTAFA AKAYDIN (Antalya) – Binlerce ceset…
İnce: Türkiye Cumhuriyeti banker Bilo’ya döner
MUHARREM İNCE (Yalova) –Cumhurbaşkanının yardımcısı, seçimle gelmiş birisi değil. E, ne olacak? Yurt dışına gitti, bir memur, Türkiye Cumhuriyetini yönetecek, atanmış bir kişi. Böyle bir şey olabilir mi? Banker Bilo’ya dönersiniz; Türkiye Cumhuriyeti, Banker Bilo’ya döner. Vallahi, yurt dışına gittiğinde, memur, kasaları boşaltırsa şaşırmayın. Nasıl olsa yetki de var. Böyle bir şey olamaz. Yani, siz içinize nasıl sindirirsiniz bunu? Yetkinin, Cumhurbaşkanına vekâlet edecek makamın Meclis Başkanı değil de atanmış bir memur olmasını nasıl içinize sindirebilirsiniz? Ben bunu sindiremiyorum.
MHP’li arkadaşlara da sesleniyorum, şunu söylüyorum: Yani, ilk 4 maddeyi değiştirmek burada artık o kadar kolay ki. Yani, burada neresinde bir MHP ayarı verilmiş buraya, neresine bir ortaklık konmuş, doğrusu bunu çok merak ediyorum.
“Atatürk ölünce yaveri kafasına sıktı; Bizim Cumhurbaşkanının 5 yaverinden 4’ü FETÖ’cü”
Böyle bir denge var mı, böyle bir yetki var mı? Kanuni Sultan Süleyman’ın böyle bir yetkisi var mıydı değerli arkadaşlarım? Savaş yetkisi veriyorsunuz ya, savaş yetkisi. Atatürk, dokuzu beş gece, 10 Kasımda gözlerini kapadığında, yaveri yan odaya gidip intihar etti, kafasına sıktı, sırlarıyla birlikte gitmek için. Bizim Cumhurbaşkanının 5 yaverinden 4’ü FETÖ’cü çıktı, ona ömür boyu başkomutanlık yetkisi vereceğiz. Yok böyle bir şey ya, yok böyle bir şey arkadaşlar. Bunu vermeyeceğiz, bu millet vermeyecek.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (İstanbul) -. Kanun hükmünde kararnamelerle kapatılan dernek sayısı 1.500, bunların 175’i daha sonra geri açılmış. Kapatılan vakıf sayısı da 141. Ülkenin bir bölümünde hâlen sokağa çıkma yasakları var, 16 Ağustos 2015’e başlayan. Diyarbakır, Şırnak, Mardin, Hakkâri, Muş , Elâzığ, Batman ilçelerinde ilan edilen sokağa çıkma yasaklarından en az 1 milyon 642 bin kişi etkilendi Sayın Başkan. Bakın, “Şırnak” diye bir ilimiz yok artık. İsmi var, 81 ilden bir ilimiz yok, haritada yok yani, sonuçta yıkıldı, yakıldı. Hâlen sokağa çıkma yasağı kısmen devam ediyor. Şırnak diye bir il yok. 60 bin, 70 bin insan göç etti. Bakın, bunlar nerede oy kullanacak? 1.500 insan etkilenmiş, 500 bine yakın insan göç etmiş. Bu insanlar Anayasa oylamasında nerede oy kullanacak, bu sorunları çözdük mü? Bir Anayasa referandumunda ne yapacak bu insanlar, nerede kaydolacaklar? Bir ilimiz yok, biz burada Anayasa oylaması yapacağız.
Dahası, şunu da sorayım buradan, gerçekten, yeri gelmişken de, şunu çok merak ediyorum, eğer burada Hükûmet de bir cevap ve rirse buna sevinirim: Bu FETÖ denen örgüt her yere sızmış da bu Yüksek Seçim Kuruluna sızamadı mı, ne oldu? Çok mu güvenli oldu bugüne kadar işler? Gözaltına alınan tek bir kişi yok, ihraç edilen tek bir kişi yok. Orası çok mu güvendeydi, çok mu özel elemanlar alındı? Hâkimler, savcılar, tetkik hâkimleri, elemanlar... Hiç oraya dokunulmadı. Önümüzde 2 referandum var, onun için mi acaba bunu saklıyorsunuz? Bunu da eğer burada bir açıklığa kavuşturursanız sevinirim. Yani, neden? Yani, çok mu temiz, yoksa bugüne kadar yaptıklarının şeyini mi ödüyorlar, yani onun hakları mı ödeniyor onlara, görevden almamakla? Çok mu bildikleri var? Bu konuya da Adalet Bakanlığı olarak açıklık getirirseniz çok sevinirim.
Bu sokağa çıkma yasağı olan yerlerde evlerinde, sığındıkla rı yerlerde, hastalıktan, çatılmalardan, bombalardan en az 321 sivil yaşamını yitirdi Sayın Başkan. Bakın, Avrupa İnsan Hakları hukukunu siz de bilirsiniz, ben de bilirim. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi daha geçen hafta 149 kişiyi ilgilendiren başvuruyla ilgili olarak 35 başvuruda öncelikli inceleme kararı aldı ve bu bildirimi Türkiye’ye yaptı. Türkiye iki üç ay içerisinde yanıt vermek zorunda.