AKP sözcüsü Hüseyin Çelik, Başbakan'ın dün görüştüğü heyetin ardından ortaya çıkan referandum önerisini kamuoyuna açıkladı.
Ancak, Hürriyet gazetesinden Zeynep Gürcanlı'nın haberine göre, Gezi Parkı'nın olduğu gibi bırakılması ya da Topçu Kışlası inşası için halkın görüşüne başvurulması için teknik olarak "referandum" yapılması mümkün değil. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Anayasası uyarınca, referandum sadece TBMM kararıyla ve Anayasa değişiklikleri ile yapılabiliyor. TBMM'nin referandum kararı alması halinde, Yüksek Seçim Kurulu devreye giriyor ve oylama, tüm Türkiye çapında gerçekleştiriliyor.
Halkın görüşlerine, Türkiye çapında değil, ancak daha küçük ölçekte, üstelik Anayasa'da olmayan konularda başvurulması ise ancak Belediye Kanunu çerçevesinde yapılabiliyor.
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15. maddesi şöyle; "Belediye, belde sakinlerinin belediye hizmetleriyle ilgili görüş ve düşüncelerini tespit etmek amacıyla kamuoyu yoklaması ve araştırması yapabilir."
Gezi Parkı konusunda halkın görüşlerine başvurulması da, işte bu madde çerçevesinde yapılacak. Ve "referandum" değil, "kamuoyu araştırması" ya da "kamuoyu yoklaması" adı altında gerçekleştirilecek.
Belediye Kanunu çerçevesinde daha önce de Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek de "kamuoyu yoklamasına" başvurmuştu.
25 Ekim 2003'te Ankara'nın en işlek meydanlarından Kızılay meydanındaki yaya geçitlerinin bariyerlerle kapatılması, yaya geçişlerinin yeraltına alınması konusundaki "Kızılay meydanında metro Alt geçitlerine ilişkin il trafik komisyonu kararı" halkın görüşüne sunulmuştu. Ankara Büyükşehir Belediyesi, Güven Park ve Kızılay metrosuna yerleştirdiği 100 sandıkta, Ankaralılar'ın oyuna açılmıştı. oy pusulalarında "Kızılay meydanında metro Alt geçitlerine ilişkin il trafik komisyonu kararı devam etsin mi etmesin mi" şeklinde soru sorularak, halkın "evet" ya da "hayır" kutucuklarını işaretlemeleri istenmişti.
Karar, Gökçek'in isteği lehinde "evet" olarak çıkmıştı.
O dönemde, Ankara'daki oylamaya karşı çıkan Mimarlar Odası gibi sivil toplum örgütlerinin itirazları üzerine, Yüksek Seçim Kurulu, Belediyeler tarafından yapılan oylamaların "referandum" diye adlandırılamayacağı, bunun ancak "anket" ya da "kamuoyu yoklaması" olabileceğine ilişkin karar almıştı. Yüksek Seçim Kurulu referandumun ancak TBMM kararıyla Anayasa üzerinde yapılabileceğini, bunun dışında halkın görüşüne başvurulmasının "referandum" olarak nitelendirilemeyeceği belirtilmişti. YSK, bu çerçevede kurum olarak kendisinin de Belediyeler tarafından yapılan bu tip halk görüşüne başvurulması konusunda "yetkisiz" olduğunu açıklamıştı.
Melih Gökçek'in yaptığı halk oylamasında karar, Belediye'nin yaptığı düzenleme lehinde çıkmıştı. Ancak Ankaram Platformu konuyu mahkemeye taşıdı. Ve Ankara 5. İdare Mahkemesi referandumla halkın desteği alınan Belediye kararını iptal etti.
Ve halkın yapılan yoklamada "evet" oyu verdiği Belediye kararı yürürlükten kaldırıldı, Kızılay'da eski düzenlemeye geçildi.
Yasalar gereği Gezi Parkı konusundaki "araştırma" ya da "yoklama"nın hangi ölçekte yapılacağı da henüz kesinlik kazanmış değil. Hükümet kaynakları, halkın oyuna ya tüm İstanbul çapında başvurulabileceğini, ya da yoklamanın sadece Beyoğlu Belediyesi sınırları ile kısıtlanabileceğini belirtiyorlar. Bu konuda AKP'nin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılacak MYK toplantısında da ele alınacak.
Gezi Parkı konusunda yapılacak kamuoyu yoklamasına, Taksim Meydanı'ndaki düzenlemeler ile Atatürk Kültür Merkezi'nin geleceği ise dahil olmayacak. Yoklama, sadece Gezi Parkı konusunda olacak. Taksim'in araç trafiğinden arındırılması ve AKM'nin yıkılması konusundaki planlara ise, kaldığı yerden devam edilecek.
Şişli Belediyesi de geçen yıl Kasım ayında Şişli ilçe sınırları içinde bulunan Maslak, Ayazağa ve Huzur mahallelerinin Şişli'den ayrılarak Sarıyer'e bağlanmasına ilişkin, yine Belediye Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca halkın oyuna başvurmak istemişti. Sarıgül, halk oylamasında alınacak kararın üç mahalenin Şişli'den ayrılmaması yönünde olması halinde, bunu bir ek olarak Anayasa Mahkemesi'ne yapacağı, sözkonusu kanunun iptali yönündeki bireysel başvuruya ek olarak sunacaktı.
Ancak Belediye'nin hazırlıklarını yaptığı halk oylaması, oylamadan bir gün önce Kaymakamlık tarafından iptal edilmiş ve yasaklanmıştı. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül de, yasak kararı üzerine "Demokrasi ayıbıyla karşı karşıyayız" açıklaması yapmıştı.