Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda 'Kürtçe' yayın sürprizi

Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda 'Kürtçe' yayın sürprizi

Hülya Karabağlı/ANKARA 

TBMM Anayasa Uzlaşma  Komisyonu'nda AKP, CHP ve BDP, 'Basın Hürriyeti' başlıklı maddede, Türkçe  dışındaki dillerde  yapılacak yayınlara anayasal  temel  getirilmesinde uzlaşma sağladı. MHP, maddenin altına, "değerlendirilecek" notu düştü. MHP'nin  şerhine  karşın üç siyasi partinin uzlaşmasına göre, Radyo ve televizyon istasyonu ve haber ajansları kurmak ve işletmek serbest olacak. Radyo, televizyon, sinema veya bilişim yoluyla yapılan yayın işletmeleri izin sistemine bağlanabilecek. Türkçe dışındaki dillerde yayın yapılması kanunla düzenlenecek.

'Sansür edilemez'

Basın hürriyeti (özgürlüğü) maddesinde, "Basın hürdür (özgürdür) ve demokrasinin vazgeçilmez unsurlarındandır, hiçbir şekilde sansür edilemez" dendi. Süreli veya süresiz yayın yapmak ve bu amaçla basımevi kurmak, önceden izin alma ve mali teminat yatırma gibi basın hürriyetini engelleyen şartlara bağlanamayacak. Devlet basın ve haber alma hürriyetinin kullanılması, kamuoyunun serbestçe oluşması ve medyada çoğulculuğu sağlayacak tedbirleri alacak.

BDP, 'milli güvenliğe' karşı çıktı

Basın hürriyetinin (özgürlüğünün) kullanılması; milli güvenliğin, başkalarının haklarının korunması ile şiddetin teşviki veya övülmesinin, kişiler arasında kin ve nefret duygularının oluşturulmasının önlenmesi sebepleriyle sınırlanabilecek. BDP bu fıkrada "milli güvenlik" sınırlamasına gerek bulunmadığını, AKP ve MHP "genel ahlak" tanımının konulmasını önerdi.

Masumiyet karinesini zedeleyecek yayın yasak

Kanunla belirtilecek sınırlar içinde, yargılamanın amacına uygun olarak yapılabilmesi için, hakim tarafından verilen kararlar saklı kalmak üzere, yayım yasağı konulamayacak.

Basın yayın kuruluşları mahkemelerin bağımsızlığı ve masumiyet karinesini zedeleyecek biçimde yayın yapamayacak. Buna ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenecek. Süreli ve süresiz yayınlar; beşinci fıkrada sayılan sınırlama sebeplerinden birinin varlığına ilişkin kanunda belirtilen hallerde veya çocukların cinsel istismarının önlenmesine yönelik olarak kanunun açıkça gösterdiği suçlarda ancak hakim kararıyla toplatılabilecek.

Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla toplatılacak. Bu karar, alınmasından itibaren en geç 24 saat içinde yetkili hakime sunulacak. Hakim bu kararı, alınmasından itibaren en geç 48 saat içinde onaylamazsa toplatma kararı kendiliğinden kalkacak.

Yayınların dağıtımı ancak hakim kararıyla; gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla önlenebilecek. Bu karar, alınmasından itibaren en geç yirmi dört saat içinde yetkili hakime sunulacak.

Hâkim bu kararı, alınmasından itibaren en geç kırk sekiz saat içinde onaylamazsa, dağıtımı önleme kararı kendiliğinden kalkacak. Süreli veya süresiz yayınlara el koyma, özel hayatı açıkça ihlal eden ya da suç delili olarak gösterilen yayınlar dışında yasak olacak. Kanuna uygun şekilde basın işletmesi olarak kurulan basımevi ve eklentileri ile basın araçlarına suç aleti olduğu gerekçesiyle el konulamayacak ve bunlar müsadere edilemeyecek veya işletilmekten alıkonulamayacak.

Gazetecilik mesleği ile ilgili düzenlemeler, sendikal hak ve özgürlüklerin serbestçe kullanılması, basın özgürlüğünün etkili biçimde gerçekleşmesi ve kamuoyunun serbestçe oluşumu esas alınarak kanunda gösterilecek.

Düzenleme şöyle:

Basın hürriyeti (özgürlüğü)

Basın hürdür (özgürdür) ve demokrasinin vazgeçilmez unsurlarındandır, hiçbir şekilde sansür edilemez.

Süreli veya süresiz yayın yapmak ve bu amaçla basımevi kurmak, önceden izin alma ve malî teminat yatırma gibi basın hürriyetini (özgürlüğünü) engelleyen şartlara bağlanamaz.

Devlet basın ve haber alma hürriyetinin (özgürlüğünün) kullanılmasını, kamuoyunun serbestçe oluşmasını ve medyada çoğulculuğu sağlayacak tedbirleri alır.

Radyo ve televizyon istasyonu ve haber ajansları kurmak ve işletmek serbesttir. Radyo, televizyon, sinema veya bilişim yoluyla yapılan yayın işletmeleri izin sistemine bağlanabilir. Türkçe dışındaki dillerde yayın yapılması kanunla düzenlenir.

Basın hürriyetinin (özgürlüğünün) kullanılması; milli güvenliğin, (BDP: Milli güvenlik sınırlamasına gerek yoktur.) (AK Parti ve MHP Önerisi: genel ahlâkın,) başkalarının haklarının korunması ile şiddetin teşviki veya övülmesinin, kişiler arasında kin ve nefret duygularının oluşturulmasının önlenmesi sebepleriyle sınırlanabilir.

Kanunla belirtilecek sınırlar içinde, yargılamanın amacına uygun olarak yapılabilmesi için, hâkim tarafından verilen kararlar saklı kalmak üzere, yayım yasağı konulamaz.

Basın yayın kuruluşları mahkemelerin bağımsızlığı ve masumiyet karinesini zedeleyecek biçimde yayın yapamaz. Buna ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir.

Süreli ve süresiz yayınlar; beşinci fıkrada sayılan sınırlama sebeplerinden birinin varlığına ilişkin kanunda belirtilen hallerde veya çocukların cinsel istismarının önlenmesine yönelik olarak kanunun açıkça gösterdiği suçlarda ancak hâkim kararıyla toplatılabilir. Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla toplatılır. Bu karar, alınmasından itibaren en geç yirmi dört saat içinde yetkili hâkime sunulur. Hâkim bu kararı, alınmasından itibaren en geç kırk sekiz saat içinde onaylamazsa toplatma kararı kendiliğinden kalkar.

Yayınların dağıtımı ancak hâkim kararıyla; gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla önlenebilir. Bu karar, alınmasından itibaren en geç yirmi dört saat içinde yetkili hâkime sunulur. Hâkim bu kararı, alınmasından itibaren en geç kırk sekiz saat içinde onaylamazsa, dağıtımı önleme kararı kendiliğinden kalkar.

Süreli veya süresiz yayınlara el koyma, özel hayatı açıkça ihlal eden ya da suç delili olarak gösterilen yayınlar dışında yasaktır.

Kanuna uygun şekilde basın işletmesi olarak kurulan basımevi ve eklentileri ile basın araçlarına suç aleti olduğu gerekçesiyle el konulamaz ve bunlar müsadere edilemez veya işletilmekten alıkonulamaz. Gazetecilik mesleği ile ilgili düzenlemeler, sendikal hak ve özgürlüklerin serbestçe kullanılması, basın özgürlüğünün etkili biçimde gerçekleşmesi ve kamuoyunun serbestçe oluşumu esas alınarak kanunda gösterilir.