Andrés Manuel López Obrador: Meksika'nın Trump'a meydan okuyan 'düzen karşıtı' yeni lideri

Andrés Manuel López Obrador: Meksika'nın Trump'a meydan okuyan 'düzen karşıtı' yeni lideri

Meksika'da dün yapılan devlet başkanlığı seçimini, sol ittifak partisi National Regeneration Movement'ın (MORENA) adayı Andrés Manuel López Obrador kazandı.

3. kez girdiği seçimi bu kez kazanan kısa adıyla "Amlo", radikal bir dönüşüm ve yolsuzluğu bitirme vaadi verdi.

64 yaşındaki Obrador, heyecan verici popülist söylemleriyle seçim mitinglerine büyük bir kitleyi çekmeyi başardı.

Seçim öncesi yapılan kamuoyu araştırmalarında da öndeydi.

13 Kasım 1953'te Meksika'nın kırsal Tepetitán kentinde esnaf bir aileye doğan Obrador, siyasi kariyerine iktidardaki Kurumsal Devrim Partisi (PRI) için çalışarak başladı.

1986'da hayal kırıklığına uğramış olarak, partiden kopan bir harekete katıldı, bu hareket daha sonra Demokratik Devrim Partisi'ne (PRD) dönüştü.

2000 yılında, PRD'den başkent Meksiko City için belediye başkanı seçildi.

Belediye başkanlığı dönemi, yaşlılar için sosyal refah projeleri ve şehrin altyapısını güçlendirme çalışmalarıyla bilindi.

2006'da devlet başkanlığı için ilk kez adaylığını koydu ve Felipe Calderón'a az bir farkla yenildi. Bu seçim, Meksika'nın modern tarihindeki en tartışmalı seçim olarak kayda geçti çünkü iki rakip arasındaki fark yüzde 0,56'ydı.

Obrador sonuçlara karşı kitlesel protesto gösterileri düzenledi ve seçimlerde hile yapıldığını öne sürdü. Destekçileri başkentte aylarca kamp kurdu ve trafiği bloke etti.

2012'de yeniden seçilmeyi denedi Obrador ama bu kez de PRI adayı Nieto'ya yenildi.

Bu sefer ise kazanan o oldu.

Muhalifleri Andrés Manuel López Obrador'un ülkeyi "Venezuela'ya çevirme" riski olduğunu görüşünde.

Eski Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez'in kamulaştırmalarını hatırlatan muhalifleri, Obrador'un Meksika ekonomisini Venezuela'daki gibi enkaza çevirmesinden endişeli.

"Amlo" ise Venezuela liderleriyle karşılaştırılmayı reddediyor, kamulaştırma yapmayacağını, görev süresi bittikten sonra yeniden aday olmayacağını söylüyor.

Andrés Manuel López Obrador bununla birlikte, görev süresi dolan Devlet Başkanı Enrique Pena Nieto döneminde devlete ait petrol şirketi Pemex'in şirketlerle yaptığı anlaşmalarda yolsuzluk yapılıp yapılmadığını gözden geçireceğini söylemişti.

Seçildikten sonra yaptığı ilk açıklamalardan biri de bu oldu.

Obrador, Pazartesi günü yaptığı açıklamada, petrol anlaşmalarını "tek tek" gözden geçireceğini söyledi.

Yenilenme mesajı, yolsuzluktan, suçtan ve ekonomik zorluklardan bıkmış olan seçmenlerde yankı buldu,

Obrador ekonomik büyüme, iş ve sosyal kalkınma programları vaadetti.

Bir seçim mitingi sırasında, "Barışçıl bir dönüşüm gerçekleştireceğiz, düzenli ama kökten, hatta radikal" dedi ve "yolsuz rejimi kökünden temizleme" sözü verdi.

Kendisini mevcut düzene karşı bir aday olarak tanıtan Obrador, en büyük eleştirisini, Meksika'yı on yıllardır yöneten, "güç mafyası" olarak tanımladığı yöneticilere yöneltti.

Vaatleri arasında gençler için burs, yaşlılar için sosyal yardım imkanlarını artırmak da vardı.

'Meksika'nın sahibi gibi davranmakla" suçladığı ülkenin önde gelen iş insanlarıyla girdiği laf dalaşının ardındansa zeytin dalı uzatarak, özel sektörle iyi ilişkiler istediğini söyledi Obrador.

Solcu lider, Meksika'da uyuşturucu kartellerinin birbirleriyle mücadelesi neticesinde cinayet oranının zirve yaptığı bir zamanda, "barışı getirme ve savaşa son verme" sözü de verdi.

Şimdiki Devlet Başkanı Nieto ve selefi Felipe Calderón gibi uyuşturucuya karşı ordu öncülüğündeki savaş stratejisine devam etmeyeceğini açıklasa da, kendi güvenlik stratejisi netlik kazanmış değil.

Suçlulara af tanınması önerisini ortaya attığında eleştiriyle karşılaştı, hatta dalga konusu oldu.

Pazar günü yapılan yeni devlet başkanılığı ile genel ve yerel seçimler öncesi 100'den fazla siyasetçi öldürüldü.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Meksika'ya yönelik düşmanca tutumuna Obrador, gururlu bir şekilde meydan okudu.

Meksika'yı Trump'ın "şamar oğlanı" haline getirmesine izin vermeyeceğini söyledi ancak ABD ile "arkadaşlık" ve "karşılıklı saygı" istediğini de kaydetti. Herhangi bir ticaret savaşına girmekten kaçınacağını da sözlerine ekledi.

Obrador, Trump'ın göçmen karşıtı politikalarını ise "sorumsuz" ve "ırkçı" olarak nitelendirmişti.