'Ankara Garı katliamı' davasında sanıklar, aileleri tehdit etti!

'Ankara Garı katliamı' davasında sanıklar, aileleri tehdit etti!

Ankara Garı'nda 102 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısıyla ilgili 36 sanığın yargılandığı davada ara kararını veren mahkeme tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmederek, duruşmayı 22-23 Kasım 2017'ye erteledi.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya müştekiler, yakınları, tutuklu sanıklar ve avukatlarıyla çok sayıda müşteki avukatı katıldı. Duruşmada, mahkemeye gelen bilgi ve belgelerle gizli tanık 'Piramit'in ifadeleriyle ilgili sanıklara savunma yapmaları için söz verildi.

Sanık Mehmeddin Saraç, müşteki avuklatlarına yönelik parmak sallayarak tehdit etmesi salonda gerginliğe neden oldu.

Sanıkların tamamı, terör örgütü IŞİD üyeliğini ve saldırıyla alakalı oldukları iddialarını reddederken, bazı sanıklar, savunmalarında Kur'an-ı Kerim'den ayetler kullandı. Sanıklardan bazıları da müşteki avukatlarını 'PKK'lı olmak' ile suçladı. Bu sanıklardan Talha Güneş'in, müşteki avukatlarının kendisini gizli tanık 'Piramit' ve hakkında ifade veren tanıkların sözleriyle suçladığını belirterek, "İşkenceyle alınan ifadeler ve yalanlarla insanların mahkum edilmesini istiyorlar. Kişi başkasının ellinin kirliliğinden bahsederken, kendi ellerinin temiz olmasına bakması lazım. Avukatların terör örgütü PKK ile ilişkisi ortada olan HDP ile ilişkileri..." demesi salondan tepki aldı.

"BEN ŞERİAT İSTİYORUM AMA TERÖRİST DEĞİLİM"

Sanıklardan Yakup Karaoğlu da terör örgütü DEAŞ'la ilgisi olmadığını belirterek, "Eve IŞİD katliam yaptı. Ancak birileri de çıkıp Suruç'ta yatağında şehit edilen polisleri de söylesin. 40 yıllık bebek katili hala İmralı'da yatıyor, ben terör örgütünün içine konuluyorum. Buradakilerin derdi İslamiyet'i yargılamak. Evet ben şeriat istiyorum, Allah'ın kanunlarının uygulanmasını istiyorum. Bunlar suç ise beni bunlarla yargılayın. Terörist değilim, terör örgütü üyesi değilim. Ben inancımı savaşla değil, fikirlerimle söylerim. Evet IŞİD'in söylemleri buna benziyor olabilir, eleman kazanırken İslami camiayı kullanıyor olabilir ama ben onlardan değilim" diye konuştu.  Sanık Karaoğlu'nun "Şeriat istiyorum" sözlerine bir müşteki, "O zaman Arabistan'a git" diyerek, tepki gösterdi. Sanık, Karaoğlu ise bu kişiye "Sen de Kuzey Kore'ye git. Sen de komünistsin" diye karşılık verdi.

 

Avukata parmak sallayıp tehdit etti

 

Sanıkların bu yöndeki savunmalarına müşteki avukatları, sık sık itiraz etti. Mahkeme başkanı, sanıkları sadece suçlamalar yönünde savunma yapmaları konusunda uyardı; ancak söz alan sanıklardan Mehmedin Baraç, müşteki avukatlarını hedef alarak, şunları söyledi: "Ben hiç bir şekilde milletine ihanet etmeyen bir insanım. Milliyetçi kişiliğim nedeniyle PKK'lılar tarafından sevilmezdim. Müşteki avukatlarının maddi gerçeğin ortaya çıkması gibi bir dertlerinin olduğunu düşünmüyorum. Dijital verilerde ortaya çıkan PKK ile IŞİD'in işbirliğinden hiç biri bahsetmiyor. Sanık koltuğuna devleti oturtmaya çalışıyorlar. Salonda, PKK ve DHKP-C'li leşlere şehit, askerlere ölü denildi.

Bunun üzerine bir müşteki avukatı söz alarak, "Bu mahkemede ölen hiç kimseye leş denilmesini doğru bulmuyoruz" dedi. Sanık Baraç ise işaret parmağını kaldırıp, avukata yönelik "Bütün PKK ve DHKP-C'liler leştir" diye bağırdı. Salonda bulunan müştekilerden bazıları, mahkeme başkanına "Bunlara neden izin veriyorsunuz" diye bağırdı. Bazı müştekilerin, ellerindeki pet şişeleri sanıklara atması üzerine salon karıştı. Mahkeme başkanı da duruşmaya ara vererek, salonu boşalttırdı.