102 kişinin yaşamını yitirdiği 10 Ekim Ankara Garı katliamı davasının 5. duruşması dün görüldü. IŞİD üyesi olmadıklarını iddia eden sanıkların aksine gizli tanık, Suriye Tel Abyad’da eğitim aldıklarını anlattı. Öte yandan katliam yerine geç gelmek ve ihmalkâr davranmakla suçlanan acil sağlık ekibinin soruşturulmasına, Sağlık Bakanlığı’nın izin vermediği ortaya çıktı.
Ankara Garı’nda 102 kişinin yaşamını yitirdiği IŞİD saldırısı ile ilgili davanın 5. duruşması dün görüldü. Duruşmaya; Sağlık Bakanlığı’nın olay yerine geç gelmekle suçlanan 112 personellerinin soruşturulmasına izin vermediği rapor damga vurdu.
Cumhuriyet'in haberine göre; duruşma, Mahkeme Başkanı Selfet Giray’ın, dosyaya giren gizli tanık beyanlarını okumasıyla başladı.
Buna göre, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’ne yönelik DEAŞ saldırısına ilişkin soruşturmada ifadesi alınan gizli tanık ‘Piramit’, ifadesi sırasında Gar katliamı davasının sanıklarını fotoğraflarından teşhis etti. Gizli tanık, örgütün Gaziantep emiri olduğu iddia edilen ve polis operasyonu sırasında kendisini patlatan Yunus Durmaz’ın bele sarılan patlayıcı kemer ve silahla gezdiğini, yakalanacağı anladığı anda kendisini patlatabilecek bir kişi olduğunu belirterek “Türkiye eylem sorumlusudur” dedi.
Sanıkların örgüt üyesi olmadıkları yönündeki beyanlarına rağmen gizli tanık, sanıklardan Erman Ekici için “Afganistan’da savaştı, Gaziantep’e geldi. Cabael tarafından DEAŞ’a kazandırıldı. Örgüt mensubu ailelere bakmakla da görevliydi, mali işlerden sorumluydu. Silahlı güçlerdendir, parayı çok sever” ifadelerini kullandı. Sanıklardan Talha Güneş hakkında ise “Muhammet kod adını kullandığı, kimya bölümünde okuduğu, bomba yaptığı, DEAŞ üyelerine de bomba eğitimi verdiği” bilgisini aktaran gizli tanık, Hacı Ali Durmaz’ın, Suriye’de DEAŞ içinde faaliyet yürüttüğünü, bomba yaptığını, örgüt mensuplarına silah eğitimi verdiğini kaydetti. Gizli tanık “Piramit”, sanık Yakup Karaoğlu’nun, DEAŞ içinde faaliyet yürüttüğünü, örgüt güdümündeki derneklere finansman sağladığını, sanık Resul Demir’in örgüte parasal yardım yaptığını belirtti.
Rakka kentindeki Tel Abyad ilçesinde eğitim gördükten sonra Kilis’in Elbeyli ilçesi tarafından Türkiye’ye geçtiklerini, Türkiye’de bir evde 50-60 kişilik bir grupla kaldığını anlatan gizli tanık, Tel Abyad’da 40 gün boyunca spor eğitimi ile dini ve askeri eğitim aldıklarını anlattı. Askeri eğitim kapsamında, Kalaşnikof, biksi, el bombası kullanımı eğitimi aldıklarını, bomba yapımının anlatıldığını aktaran gizli tanık “Piramit”, her kampın sorumlusu bulunduğunu, Tel Abyad’dan ayrıldıktan sonra patlamanın gerçekleştiğini belirtti.
Katliam gününden bu yana gündemden düşmeyen “cankurtaranların olay yerine geç gelmesi” iddiası ile ilgili Sağlık Bakanlığı’nın raporu da dosyaya girdi. Raporda Sağlık Bakanlığı’nın acil sağlık görevlileri hakkında soruşturma yapılmasına izin vermediği bilgisinin savcılığa bildirildiği yer aldı. Sağlık Bakanlığı’nın soruşturma izni vermemesi kararına savcılık da itiraz etmedi. Bakanlığın ön inceleme raporunda, “miting için 3 ambulans görevlendirildiği, patlamadan sonra ise 57 tam teçhizatlı ambulansın görev yaptığı” iddia edildi. Raporda, patlama duyulduktan sonra miting için görevlendirilen ambulansların, “00.01.12” dakika sonra olay yerine geldiği, patlamanın olduğu yere yakın istasyonlarda bulunan ambulansların da intikal süresinin 4-5 dakika olduğu ileri sürüldü.
Raporda, sağlık personelinin özveriyle görev yaptığı savunularak, “Yine özverili çalışmalarından dolayı, temsilen 6 sağlık personelinin İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Cumhurbaşkanlığı 29 Ekim resepsiyonuna gönderildiği, ayrıca İl Sağlık Müdürlüğü tarafından 10 Ekim 2015 tarihinde 112 Acil Çağrı Merkezi Nöbetçi Hekimi Dr. A. Ç, üstün gayreti ve fedakârlığından dolayı 2016 yılı 14 Mart Tıp Bayramı için ‘yılın doktorluğuna’ aday gösterilmiştir” denildi.