Gökçer Tahincioğlu - Vecih Cuzdan
Hatay
Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılan kentlerde yaşamını yitirenlerin yakınları, arama-kurtarma faaliyetlerinde geç kalınması nedeniyle AFAD ve ilgili kurumlar hakkında suç duyurusunda bulundu ya da bulunmaya hazırlanıyor. Ancak bu konudaki en önemli kanıtlardan biri olması beklenen "ölü muayene" tutanaklarının matbu olarak hazırlandığı ortaya çıktı. Depremde yaşamını yitirenlerin yakınlarına, "ölü muayene, kimlik tespit, teslim ve defin tutanağı" başlıklı matbu bir belge verildiği, bu belgeye sadece ölen kişinin adının yazıldığı anlaşıldı. Depremde yaşamını yitiren 45 bini aşkın kişiden çok azına otopsi yapıldığı, geriye kalan on binlerce kişi için söz konusu matbu belgenin düzenlendiği öğrenildi. Bu nedenle enkazda günlerce yardım bekleyerek yaşamını yitiren, enkazda hipotermi ya da başka nedenle ölen kişilerle ilgili ayrıntılı tespit yapılamadı.
Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra en önemli tartışma, arama-kurtarma ekiplerinin gecikmesi oldu. Bazı kentlerde ekipler enkaz başına gelseler bile iş makinesi olmadığı için çalışma yapılamadı. Binlerce insan, yakınlarının uzun süre enkaz altında direndiğini ancak arama ve kurtarmanın geç yapılması nedeniyle yaşamını kaybettiğini iddia etti.
Bu nedenle birçok kentte başta AFAD olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlar hakkında suç duyurularında bulunulmaya başlandı. Birçok kişi de avukatlara hukuki işlemde bulunması için vekâlet verdi.
Bu konudaki en önemli kanıtlardan birinin ayrıntılı otopsi olması bekleniyordu. Ya da ayrıntı ölü muayenesi ile ölüm sebebinin ortaya konulması gerekiyordu. Ancak depremde yakınlarını kaybedenlere sadece matbu belge verildiği anlaşıldı. Çok az sayıda kişiye otopsi yapıldığı, binlerce kişiye yakınlarını defnetmeleri için bu belgenin verildiği ortaya çıktı.
Söz konusu belgede, depremin Kahramanmaraş Pazarcık merkezli olduğu, kişinin ölümünün de enkaz-çökme-göçük altında kalma ile oluşan genel beden ve kafa travmasına bağlı meydana geldiği belirtiliyor. Matbu belgede, isim yazılması için ilgili bölümler boş bırakılmış. Buraya ölen kişinin ismi yazılıp, fotoğrafı çekildikten sonra belgenin ölenin yakınlarına verildiği ifade edildi. Ölenlerin yakınlarının da bu belgeyle defin işlemi yaptırabildiği anlaşıldı.
Ancak söz konusu belgede ölen kişinin yaralandıktan sonra enkaz altında ne kadar beklediği, hipotermi ya da başka bir nedenle yaşamını yitirip yitirmediğini gibi bir bilgi yer almıyor.
Bu nedenle yakınlarını kaybedenlerin suç duyurularına ek olarak, enkazda kaç gün beklenildiğini, arama-kurtarma faaliyetlerinin kaç gün sonra başladığını kanıtlaması gerekecek.
Otopsi yapılmadığı için bütün ölümler kayda enkaza bağlı travma olarak geçtiğinden dosyaya, bu konuda ayrıntılı bilgi de konulamayacak.