Arınç: 3 bin eser restorasyondan geçti ANTALYA (A.A)

-Arınç: 3 bin eser restorasyondan geçti ANTALYA (A.A) - 19.11.2011 - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Çok şükür son 9-10 yılda hükümetlerimiz döneminde vakfiyelerdeki bedduadan sakınabilmek için ve vakıflara sahip olabilmek gayretiyle Vakıflar Genel Müdürlüğümüz 3 binden fazla eserin restorasyonuna muvaffak oldu'' dedi. Başbakan Yardımcısı Arınç, eşi Münevver Arınç ve ağabeyi Prof. Dr. Ümit Arınç ile Birlik Vakfı Antalya Şubesi'nin düzenlediği ''Yaşayan Değerlerimiz Toplantısı''na katıldı.  Toplantıda konuşan Arınç, 3 yıldan bu yana Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden sorumlu Başbakan Yardımcısı olduğunu belirterek, ''Hepimiz vakıfları seviyoruz, hepimiz üzerlerine titriyoruz. Çünkü bizim muhteşem medeniyetimizin bir bölümü veya bir ismi de vakıf medeniyeti olmalıdır'' dedi.  Allah rızası gözetilerek insanlara faydası olması için binlerce kervansaray, cami, külliye, çeşme, han, hamam yapıldığına dikkati çeken Arınç, şöyle devam etti: ''Bunlar geçmiş dönemlerde satılan, kapısına kilit vurulan, yokluğa mahkum edilen, bize miras kalmış eserlerdir. 1950 öncesi ayrı bir faciadır, 50 sonrası da ihmaller zincirini içinde taşıyan fevkalede yanlış günlerdir.  Tadilatlar, onarımlar büyüklü küçüklü ama illaki geçmişteki o şaşalı günlerini hatırlatacak ciddi restorasyonlarda çok büyük eserlerimizi tekrar hayata kazandırdık ve onları hem bugüne hem geleceğe hazırladık.''   Türkiye'de son 9-10 yılda vakıf eserlerinin ihya edildiğini vurgulayan Başbakan Yardımcısı Arınç, ''Vakıflar Kanunu'nun değişmesiyle vakıflara daha çok itina gösterme imkanımız olmuştur. Son kanun değişikliği içerisinde de artık orta tahsile değil, yüksek tahsildeki öğrencilere de burs verme imkanını kazandık'' dedi.  Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün bütçesinin özel bütçe olduğuna değinen Arınç, kurumun devlet katkısı olmadan, gelir ve imkanlarıyla kendi bütçesini sağladığını söyledi. -''Bizleri yola sokan, istikamet veren MTTB''-   Başbakan Yardımcısı Arınç, 160'ı cemaat vakfı olmak üzere binlerce vakıf bulunduğunu ifade ederek, vakıflara bütün inançların kabul ettiği ölçüde saygıyla yaklaştıklarını ve onları muhafaza etmeye gayret ettiklerini dile getirdi.  Birlik Vakfı'nın 1985 yılında kurulduğunu ancak geçmişinde ona hayat veren önemli bir teşkilat bulunduğunu dile getiren Arınç, ''Bizleri yola sokan, istikamet veren, bizleri bu güzel ülkenin, cennet vatanın hizmetine hazırlayan çok önemli bir mazisi vardır. Bu mazi de Milli Türk Talebe Birliği'dir (MTTB)'' dedi.  MTTB'nin 1916 yılında kurulduğunu ve 2006 yılındaki 90. yıl kutlamasına eski MTTB'liler olarak kendisi ile Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığını ifade eden Arınç, bununla iftihar ettiğini belirtti. MTTB'li birçok kişinin bakan, milletvekili, genel müdür, müsteşar, iş adamı olarak Türkiye'ye hizmet ettiğini dile getiren Arınç, ''Geçmişte maziye baktığımda ne büyük bir iş yapıldığını, bizleri kötülüklerden, yanlışlıklardan, sokakların etkileyici havasından kurtarmak için, bizlere sadece ilimi tavsiye eden, bizlere sadece milletimizi ve ülkemizi sevmeyi tavsiye eden, tarihimizi tekrar yaşamayı tavsiye eden, anarşiden ve kavgadan uzak, dostluğu, kardeşliği, ağabeyliği, ülkenin hizmetine koşmayı öğütleyen bu teşkilatımızla ne kadar iftihar etsek azdır'' diye konuştu.  MTTB'nin milliyetçi bir kuruluş olduğunu, Türkiye'de zaman zaman meydana gelen olumsuzluklarda en yüksek, gür sedayı çıkarttığını belirten Arınç, birliğin asli çizgisine İsmail Kahraman'ın MTTB Başkanlığına seçildiği 1960'lı yılların ortalarında kavuştuğunu bildirdi.  12 Eylül darbesinden sonra rahmetli Turgut Özal ve arkadaşlarının, birilerinin istememesine rağmen halkın oylarıyla iktidara gelmesiyle siyaset kadrolarında MTTB'den yetişen gençlere ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Bülent Arınç, şunları söyledi:  ''Ben o günlerde siyasi yasaklıydım. Milli Selamet Partisi'nin genç bir il başkanı olarak 1986'ya kadar yasak içindeydim. 'Yasaklıların dışında devlet kademesinde kimler iş yapabilir' denildiğinde, herkes ittifakla eski MTTB'den yetişenleri gösterdi. Onların da sadece bir kısmı bu yönetimlerde görev aldılar, görevlerini başarıyla yaptılar. Ve arkasından gelenler ondan sonraki dönemlerde ve şimdi hamdolsun 9 yıldır kesintisiz devam eden ve her seçimde oylarını artırarak tekrar iktidar olan AK Parti iktidarında da kendilerine çok önemli görevler düştü. Bir fidanı dikmenin önce tohum saçmakla başladığını hepimiz biliyoruz. 'Tohum saç, bitmezse toprak utansın' diye yazan o güzel insan, tohumlar saçıldıktan sonra güllerin, sümbüllerin nasıl yetiştiğini ve zamanı geldiğinde güzel bahçelerin oluştuğunu bizlere göstermiş oldular.'' -Plaket töreni- Toplantının sonunda Birlik Vakfı Antalya Şubesi tarafından topluma hizmetlerinden ötürü 3 kişiye ''Yaşayan değerlerimiz'' plaketi verildi.  Bedensel Engelliler Derneği Antalya Şubesi kurucusu Sevinç Aktuğ, engellilere yaptığı yardımlardan dolayı plaketini Başbakan Yardımcısı Arınç ve eşi Münevver Arınç'ın elinden aldı. Törende eğitime verdiği destekler nedeniyle ödüle layık görülen Rasanet Gençlik Vakfı Kurucu Başkanı Hüseyin Tulpar da ödülünü  Arınç'ın elinden aldı. Antalya'da verdiği hukuk mücadeleleri ve gençlere sağladığı eğitim desteğinden dolayı ödüle layık görülen avukat Ahmet Tevfik Tuğ, ödülünü Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve eski Kültür Bakanı İsmail Kahraman'dan aldı.