T24 - Hükümet kaynaklarına dayandırılarak geçen hafta ortaya atılan “Bedelli askerlik çalışması yapılıyor” iddiasına Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç son noktayı koydu. Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, ''Bugün için soruyorsanız, yarın için soruyorsanız hükümetimizin gündeminde bedelli askerlik söz konusu değil'' dedi.
Hükümet sözcüsü Arınç, CHP'nin bedelli askerlik için yaptığı yasa teklifini de eleştirdi. Gelire göre yapılması öngörülen bedelli askerliğin uygun olmayacağını dile getiren Arınç, terörle mücadele eden bir ülkede halkın büyük çoğunluğunun da askerlikten para karşılığı muafiyete sıcak bakmayacağını kaydetti. Bülent Arınç, muhalefetin verdiği tekliflerin Meclis'te görüşüleceğini de sözlerine ekledi. Arınç, Başbakan Erdoğan'ın bu akşam başlatacağı Mısır, Tunus ve Libya seyahatleriyle ilgili görüşmeler yapıldığını ifade ederek, diğer gündemde olan hususlar üzerinde, ilgili bakanların konuşmaları olduğu ve bazı önemli hususlarda kararlar verildiğini kaydetti. Başbakan Erdoğan'ın Gazze'yi ziyaret edip etmeyeceği yönündeki soru üzerine Arınç, şunları söyledi: ''Hem Mısır'da hem de Gazze'de çok büyük bir sevinç ve heyecan var. Sayın Başbakanımızın seyahati büyük bir heyecanla bekleniyor. Gazze ziyareti sadece bugün için değil, geçmişten bu yana Sayın Başbakanımızın da hemen hemen hepimizin de büyük bir arzusu. Gazze'ye gidiş, Mısır seyahati ile ilgili olarak düşünülmesi gerekir. Çünkü esas amacımız Mısır'ı resmen ziyaret etmektir. Eğer Gazze'ye gidilecekse, bunun Mısır üzerinden geçilmiş olması düşünülmelidir. Şu anda Mısır tarafı ile Gazze ziyareti konusuna henüz net bir karara varılmış değil. Sayın Başbakanımız her zaman olduğu gibi büyük bir istek ve heyecanla Gazze'yi, Gazze halkını ziyaret etmek istiyor. Ancak seyahat Mısır'a planlanmıştır. Mısır ile bu konunun gelişmelere uygun olarak düzenleneceğini umut ediyoruz. Bir Gazze beklentisi varsa, bunun bir iki günde bekleniyor olması gerekir.'' Terör örgütü Elebaşı ile ilgili haberler Bir gazetecinin, ''Terör Örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın İstanbul'a nakledileceği yönünde bazı haberler çıktı, bu doğru mudur? sorusuna Arınç, ''Hükümlü Abdullah Öcalan'ın başka bir cezaevine nakledilmesi konusu, Bakanlar Kurulumuzda görüşülmedi. Ancak Sayın Adalet Bakanımız ile ilgili olarak söyleyeyim, böyle bir konu gündemimizde yoktur. Sanıyorum yönlendirme amaçlı bir yayının sonucunda, böyle bir haber çıkmış olabilir, şu andaki konumunda bir değişiklik düşünülmüyor'' yanıtını verdi. İnsansız hava aracı predatorler ''Amerika, Irak'tan çekiliyor, bu çekilmenin ardından, 'Predator' adı verilen uçakların da bölgeden gidebileceği ama o uçakların Türkiye'ye istihbarat anlamında bazı önemli bilgiler aktardığı, bu gerekçeyle de Türkiye'nin, bir üs kurulması anlamında Amerika'ya bir teklif götürdüğü haberi yer aldı, bu haber doğru mudur? Doğru ise bir yanıt geldi mi? Böyle bir üs kurulması gündemde olacak mı?'' sorusu üzerine Arınç, ''Predator'lerin ilgili, bunlar iki çeşittir. Birisi silahlı olanı, birisi silahsız olanıdır. Özellikle Türkiye'nin insansız hava araçlarından istihbarata yönelik olarak, bu tür araçlardan istifade ettiğini, istifade etmesi gerektiğini biliyoruz. Dolayısıyla Bu Predator'lerin Türkiye'ye temin edilmesi konusunda Dışişleri Bakanlığının bir çalışması olduğunu biliyorum, bu henüz sonuçlanmış değildir'' diye konuştu.''
Gazetecilerin, ''Kara harekatıyla ilgili sorularına karşılık da Arınç şu yanıtı verdi. ''Her zaman konuşuluyor, soruluyor; yani bir 'kara harekatı söz konusu mudur?' Başbakanımız, bu konuda geçtiğimiz günlerde çok açık bir ifadede bulunmuştur. Bunlar konuşulacak şeyler değil, yapılacak şeylerdir. Zamanı geldiğinde, buna Sayın Başbakan ve hükümetimiz karar verdiğinde, ilgililere talimat verildiğinde, bu gerçekleşir. Şu an için böyle bir şey söz konusu değil ama ne zaman gerekiyorsa, bunun için önceden ilan etmeye, toplantı yapmaya, üst üste toplantılar gerçekleştirmeye gerek yok. TBMM'nin verdiği yetki, 17 Ekim tarihine kadar devam etmektedir. Kaldı ki bu yetkinin içinde veya dışında, Türkiye güvenliğiyle ilgili her türlü harekatı yapabilecek, her türlü kararı verebilecek noktadır. Yani bu her gün sorulacak bir soru olmanın ötesinde, ancak hükümetimiz siyasi sorumluğu üzerine alarak 'bu yapılsın' dediği anda, biz onun yapılmış olduğunu duyacağız. Bunun öncesinde herhangi bir ilana bir toplantıya gerek yok.''