Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Bizim yolumuz dağa çıkmak değil. Bizim değerlerimizin içinde bu yok” tepkisine yanıt veren Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Çok doğru, ben de dağa çıkamam. Hiçbir zaman dağa çıkmayı düşünmedim” dedi. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Arınç, Çanakkale Polisevi'nde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Bülent Arınç, bir soru üzerine, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın NTV ve STAR ortak yayınında “dağa çıkma” konusundaki açıklamalarını değerlendirdi.
Bülent Arınç, şöyle konuştu;
''Sayın Başbakan benim konuşmama atfen sadece, 'bizim yolumuz bu değil ben olsam dağa çıkmam. Hayır biz kendimize ait yol seçtik' sözlerini ifade ediyor. Çok doğru, ben de dağa çıkmam ve çıkmadım. Ben de siyasi hayatım boyunca çok şükür fiziki işkence görmedim. Ama manevi işkenceleri, psikolojik baskıları üzerimde çok yaşadım. Geçmişime bakıyorum. Gençlik kolları olduğum parti, Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı, dağa çıkmayı düşünmedim. İl başkanı olduğum parti darbeyle kapatıldı dağa çıkmayı düşünmedim. İktidar ortağı olan partim Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı dağa çıkmayı düşünmedim. Fazilet Partisi kapatıldı, dağa çıkmayı düşünmedim. Eşimin kızımın başörtüsünden dolayı horlandım, aşağılandım, küçültülmeye çalışıldım hiçbir zaman dağa çıkmayı düşünmedim. Bizim de yolumuz böyleydi.
Demokrasiye, özgürlüklere olan inançlarını her zaman muhafaza ettiklerini vurgulayan Arınç, ''Her zaman sabırla hareket ettik. Müspet hareket etmeye çalıştık. Dağa çıkmak bizim de aklımıza gelmedi. Hatta mecazi anlamıyla ifade ediyorum, olumsuz menfi hareketin içinde de olmadık. Biz dağa çıkmayı, dağı bir yol olarak kabul etmeyi hiçbir zaman aklımızın ucundan geçirmedik. Dağa çıkma tabiri, zaman zaman Kılıçdaroğlu, Bahçeli ve Mehmet Ağar'ın sözlerinde de geçmiştir. Bu bir semboldür.''
Başbakan Erdoğan, NTV-Star ortak yayınında, Bülent Arınç'ın BDP'li vekil için "17 yaşında genç bir kız iken Diyarbakır Cezevi'nde o kadar ahlaksızca işkenceye maruz kalmış ki o kadar kendisini zorlamışlar ki ben de aklıma gelse dağa çıkardım" sözlerine şöyle karşılık vermişti:
"Diyarbakır Cezaevi'ndeki filancaya işkence edildi, bana da böyle işkence yapılsa ben de dağa çıkarım... Hayır, bizim yolumuz bu değil. Biz bir yol seçtik kendimize. Dağdaki, dağdan kaçanı öldürüyor, infaz ediyor. Şunu da açık söyleyeyim, bizim değerlerimizin içinde bu yok. Öyle bir anlayış yok. Bizim değerlerimizin içinde yol hiçbir zaman bu değildir. Bizim yolumuz nedir? Biz kalkıp anlatacağız, ikna yollarını seçeceğiz. Bunları merkeze, doğru yola çekebiliyorsak ne mutlu bize."