ARINÇ: ''DARBECİ ANAYASALARIN DEVRİ BİTECEK'' BURSA (A.A)

-ARINÇ: ''DARBECİ ANAYASALARIN DEVRİ BİTECEK'' BURSA (A.A) - 11.06.2011 - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''12 Haziran'dan sonra yeni bir özgürlükçü anayasayla, 74 milyon insanın 'işte benim anayasam' diyebileceği, devletine güven duyacağı, insan odaklı bir anayasayı yapacağız ki bu başarı, bu zafer Türkiye'ye darbecilerden sonra yapılan anayasaların devrinin bittiğini gösterecek'' dedi. Arınç, Çiftehavuzlar Mahallesi'nde düzenlenen nokta mitinginde yaptığı konuşmada, yaklaşık 2 aydır Bursa'da seçim kampanyasında bulunduğunu, bu süreçte gittiği her yerde büyük bir heyecan ve coşkuyu yaşadığını söyledi.  Anayasaları değiştirerek daha çok demokratikleştirdiklerini, daha çok özgürleşildiğini anlatan Arınç, şunları kaydetti:  ''Hamdolsun darbelerden ve darbecilerden kurtulduk. Türkiye'de 1960'da darbe yaptılar. Sivil hükümetleri devirdiler, bir Başbakan iki tane bakanı idam ettiler. Muhtıralar verildi, sıkıyönetimler ilan edildi. Olağanüstü hal dönemleri oldu. Ondan sonra 1980'de bir daha darbe yaptılar. İstedikleri partileri kapattılar, istediklerine 'yürü' dediler. Arkadan yine muhtıralar, olağanüstü dönemler geldi. 'Nerede demokrasi?' dedik. 'Nerede insanların özgürlüğü? Bir insan kendi kimliğini rahatlıkla söyleyemiyorsa orada demokrasi var mıdır? Bir insan kendi anadilini konuşamıyorsa orada demokrasi var mıdır? Bir insan düşüncelerini, fikirlerini rahatlıkla ifade edemiyorsa orada demokrasi var mıdır?' dedik. 'Yoktur' diye cevap verdiler. Bir ülkede faili meçhul cinayet olur mu? Bir ülkede siyasi suikastlar olur mu? Bir ülkede seçilmiş meşru hükümetleri devirmek için cuntacılık yapılır mı? AK Parti maddi kalkınmayı yaptı. Daha da yapacak. İşimiz bitmedi. Ama maddi kalkınmanın yanında Türkiye artık demokrasiye odaklandı. 12 Haziran'dan sonra yeni bir özgürlükçü anayasayla 74 milyon insanın 'işte benim anayasam' diyebileceği, devletine güven duyacağı, insan odaklı bir anayasayı yapacağız ki bu başarı, bu zafer Türkiye'ye darbecilerden sonra yapılan anayasaların devrinin bittiğini gösterecek. Millet iradesiyle seçilenler, parlamentoda yeni anayasa yapacaklar. Bunu da başaracağız.''  -''HAKKARİ'YE GİDİYOR 'DEMOKRATİK ÖZERKLİK VERECEĞİZ SİZE' DİYOR''   Arınç, ana muhalefet partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun ''torbasına doldurduğu hediyeleri gittiği yerde saçtığını'' ifade ederek, şöyle konuştu:  ''Sırtında yumurta küfesi yok. Elinde bütçesi yok. Parası, kaynağı yok, geçmişte sabıkası çok. Bu ne garip bir siyasettir. Hakkari'ye gidiyor 'demokratik özerklik vereceğiz size' diyor. Niye bunu Bursa'da söylemiyorsun? Niye İzmir'de konuşmuyorsun? Niye Hakkari'de bunu anlatıyorsun. Altına kırmızı halılar serilsin, dükkanlar açılsın, BDP'liler miting meydanına gelsin diye mi? Olmaz olsun böyle popülizm, olmaz olsun böyle insanları etkilemek. Yerel yönetimleri güçlendiren biziz. Belediyeler Kanunu'nu biz çıkardık. İl Özel İdareleri Kanunu'nu biz çıkardık. Belediyelerin gelirlerini biz artırdık. Elbette yerel yönetimler güçlendirilecek ama BDP'lilerin istediği demokratik özerklikle senin konuştuğun bir değil ki. Eğer bir ise yandık zaten demek ki. Sen de KCK davası sanıklarına mesaj gönderip, başsavcılara karşı 'bu adamları sal' derken doğudan ve güneydoğudan sadece oy almanın hesabını yapıyorsun. Bütün bunlar yanlış, bütün bunlar ülkemizi zor noktaya sokacak şeyler. Şimdi böyle bir ana muhalefet partisi ciddi olabilir mi? Batman'a gidiyor genel aftan bahsediyor. Geçmişte genel af konuşulduğunda Baykal derdi ki 'bunlar Apo'yu salmak istiyorlar' ama kendinden sonraki genel başkan bunu söyleyebiliyor. Batman'dan Ankara'ya dönüyor yarım saat sonra çark ediyor. Yanındaki genel başkan yardımcısı 'biz Silivri sanıklarının hepsini alacağız, aday yapacağız' diyor. Kılıçdaroğlu'na soruyor gazeteciler, 'böyle bir şey duyduk ne dersiniz?' diye. 'Hayır öyle bir şey olmayacak' diyor. 3 gün sonra bakıyorsunuz Silivri'deki sanıklar CHP'nin aday listesinde. Yani her söylediğini 3 gün sonra değil, 3 saat sonra tekzip eden, yalanlayan, çark eden bir insana iktidar nasıl teslim edilebilir?'' -''ECEVİT, KILIÇDAROĞLU'NU MİLLETVEKİLİ YAPMADI''- CHP'nin projelerini açıkladığı basın toplantısını cuma günü yaptığını ifade eden Arınç, şunları kaydetti: ''Bu programı yaptıkları saatte de Türkiye'nin en az yüzde 50'si cuma namazına gitmişti. Gazetecilerden birinin aklına geldi. ''En önemli toplantınızı yapıyorsunuz da niye cuma saatini seçtiniz' diye sordu. Kılıçdaroğlu'nun yanındaki hemen atıldı çok şey biliyormuş gibi 'ne var bunda isteyen gitsin cuma namazını kaza etsin' dedi. Cumaya gidenler için soruyorum, birazcık islamı bilenler için soruyorum, cuma namazının kazası var mı? Ama beyler maşallah şeyhülislam. Sadece bununla kalmadılar. Günün birinde Kılıçdaroğlu, sanki çok seviyormuş gibi Ecevit'in arkasına saklandı. Halbuki Ecevit, Kılıçdaroğlu'nu milletvekili yapmadı. ''Senin sabıkan çok, sen DSP'ye yakışmazsın' dedi. 99 seçimlerinde veto etti onu. Bizim arkadaşlarımızdan birisi Ecevit'i eleştirmiş. Kılıçdaroğlu diyor ki 'Ecevit'in adını ağzına almadan abdest alacaksın' Breh, breh, breh... 'Ecevit' demeden abdest alacakmışız. Al sana bir cahillik daha. Biz her gün 'Allah' diyoruz, 'peygamber' diyoruz. Abdest almadan konuşuruz. Ne zaman abdest alınır kardeşim? Camiye girerken alınır. Kur'an okurken alınır. Namaz kılarken alınır. Allah demek için bile abdest almaya gerek yok. Keşke kendilerini yenileseler. Keşke halka tepeden bakmasalar. Keşke halkın kıyafetiyle uğraşmasalar. Keşke halkın içinde ayrımcılık yapmasalar. Hizmet siyaseti peşinde koşsalar ama bunu yapmıyorlar, yapamıyorlar. Çünkü AK Parti... Hakikisi varken çakmasına kimse itibar etmiyor.''  Arınç, MHP için çok fazla bir şey söylemeyeceğini çünkü onların ''başlarının dertte olduğunu'' belirterek, MHP'nin iktidara gelme gibi bir düşüncesinin de olmadığını kaydetti.