Arınç: Fevkalade endişeliyiz PRİŞTİNE (A.A)

-Arınç: Fevkalade endişeliyiz PRİŞTİNE (A.A) - 11.08.2011 - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Dönüşümler, mutlaka demokratik usullerle olmalIdır. Çatışma, kan dökme ve halkla karşı karşıya gelmek bir yöntem olarak kullanılmamalıdır'' dedi. Arınç, Kosova Başbakan Yardımcısı Hayredin Kuçi ile görüştü. Arınç ile Kuçi, daha sonra düzenledikleri ortak basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladılar.  Bülent Arınç, bir gazetecinin ''Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Suriye ziyaretinin ardından Hama'dan tanklar çekildi, Davutoğlu, Suriye'ye ne mesaj götürdü?'' sorusunu yanıtlarken şunları söyledi: ''Türkiye'nin bu konudaki tavrı açık ve bellidir. Biz Suriye'de yaşanan olayları iki açıdan ihtilaf ediyoruz; birisi yöntemdir, birisi de zamanlamadır. Yöntem şudur, hiçbir ülkede gösteri yapan, talepte bulunan, kendilerince haklı olduğu söylenen taleplere karşı silah kullanılmaz, zor kullanılmaz, tank kullanılmaz. İnsanlar ölümle karşı karşıya gelmezler. Bu kendi halkına karşı yöneltilen büyük bir zulüm ve haksızlık olur. Bunun yapılmaması gerekir, bu ifade edildi. İkincisi de bir Ramazan ayındayız. Ramazan sadece Müslümanlar için değil bütün dinler için de kutsal bir aydır. Barışın, hoşgörünün, samimiyetin, dostluğun ön planda olduğu günlerdir. Müslümanların özellikle sevinçle karşıladıkları bu ayda karşılarında silah ve tank bulmaları ve ölüme yol açacak çatışmaların olması fevkalade üzücüdür. Biz bu tavrımızı şu şekilde sonlandırabiliriz; halkın taleplerine mutlaka dikkat edilmeli ve bunlar yerine getirilmelidirler. Dönüşümler mutlaka demokratik usullerle olmalıdır. Çatışma, kan dökme ve halkla karşı karşıya gelmek bir yöntem olarak kullanılmamalıdır.'' -''TÜRKİYE'NİN TAVRI AÇIK VE BELLİDİR''- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Şam'a giden Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ile salı günü uzun bir görüşme yaptığını anımsatan Arınç, şunları kaydetti: ''Sayın Davutoğlu, Türkiye'nin fikirlerini, görüşlerini muhatabına iletmek için ve Türkiye'nin kararlı tutumunu orada Esad'a iletmek için bulunuyordu. Dönüşünde kendisi ile görüşemedim, buraya gelmişti ama biliyorum ki Türkiye, Suriye'de yaşanan olaylardan fevkalade endişeli ve üzgündür.  Halka karşı silah kullanılması ve masum insanların tanklarla, silahlı güçler tarafından ölüme gidecek noktada karşılanmış olması, yani bu silahsız eylemlerin ve gösterilerin silahla bastırılmak istenmesi, tansiyonun yükselmesi Suriye'de iç karışıklıklara yol açabilecek gelişmelerin yaşanmasında fevkalade endişeliyiz Türkiye olarak. Sanırım hem bu konudaki endişelerimizi aktarmış oldu hem de Türkiye'nin bir an önce demokratik reformların hayata geçirmesi konusunda Sayın Esad'a ilettiği hususlar oldu. Ben gelişmelerin olumluya yönelmesini temenni ediyorum ve sanırım Davutoğlu'nun görüşmelerden sonraki beyanı da aylar değil belki de günler içerisinde Suriye'de olumlu gelişmelerin yaşanabileceği noktasıydı. Eğer Hama'da tanklar çekilmişse ve silahlı çatışma durmuşsa bu iyi bir gelişmedir. Bunun diğer şehirler açısından da bir başlangıç olmasını şahsen dilerim. Diğer konular belki basınla paylaşılamayacağı kadar özeldir. Türkiye'nin bu konudaki tavrı açık ve bellidir.'' Arınç, bir gazetecinin ''Anamuhalefet Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Davutoğlu'nun görüşmesine ilişkin fikrini nasıl değerlendiriyorsunuz'' sorusuna ise ''Cevaplandırmaya gerek görmüyorum'' yanıtını verdi.