'Arınç Güldal Mumcu'dan özür dilemeli'

'Arınç Güldal Mumcu'dan özür dilemeli'

 T24- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Cübbeli Ahmet Hoca ile konuşmasından, Başbakan Erdoğan'ın dile getirdiği “türban” sorununa, Bülent Arınç'ın Meclis'teki tavrından EMASYA protokülünün kaldırılmasına kadar gündemdeki birçok konuyla ilgili görüşlerini dile getirdi. Baykal, Cübbeli Ahmet Hoca ile konuşmasından siyasi bir sonuç çıkarılamayacağını belirterek, toplumumuzun bu gibi nezaket ilişkilerini anlayışla karşılamayı doğal hale getirmesi gerekir” dedi.

Nezaketimden siyasi sonuç çıkarılmamalı

Bir soru üzerine Ahmet Hoca ile görüşmesini anlatan Baykal şöyle konuştu:

AKP'li bir eski milletvekili ile konuşuyordum. Yanımda bir süre önce kalp ameliyatı geçiren Ahmet Hoca var, geçmiş olsun demek istermisin dedi. Bir an bile tereddüt etmedim. Bu insanlar arası ilişkinin doğalı, kendisine şifa dileğimi ilettim. Ben de bu kişinin telefonu yok. Ben aramış değilim... O AKPli milletvekilin böyle bir şey yapmasından da şikayetim de yoktur. Toplumumuzun bu ilişkileri anlayışla karşılamayı doğal hale getirmesi lazım.. Bu bizim medeni ilişkilerimizi ortadan kaldırmamalı. Biririmize 'şifa dilemeyi' bilmeliyiz. Farklı davranmak benim nezaketime aykırı. Buradan siyasi sonuç çıkarmaması lazım. Çok eskiden beri davranış biçimim budur insani temel anlayışımdır harkese tavsiye ederim.”

Baykal'ın diğer konulardaki görüşleri de şöyle:

'Arınç özür dilemeli'

Bir oturumu yöneten bir başkan yardımcısının özel ortamına, o girilen oda bir ofis değildir, bir çalışma bürosu değildir, o insana başkanlık divanına çıkmadan önce tahsis edilmiş olan, kılığını kıyafetini değiştirebileceği, hazırlanabileceği bir odadır.

Böyle bir mekana, ona haber vermeden, ondan izin almadan, onun onayı olmadan, bir başbakan yardımcısının bir meclis başkanvekiline kaba bir üslupla hitap etmesi kabul edilebilir bir olay mı?

Kendilerini meclis’in sahipleri gibi düşünüyorlar. Bu çok sakıncalı ve yanlış bir davranış olmuştur. Bir an önce Başbakan Yardımcısı’nın özür dilemesi gerekmektedir.

Bunun altında kadına karşı saygısızlık yatıyor. Türkiye’deki kadın örgütleri nasıl buna sessiz kalabiliyorlar?  Oraya giriş yanlıştır, savunma tarzı yanlıştır.

GATA'da türbanBu çok üzücü kırıcı sonuçlar doğuruyor. Bundan uzak durmamız lazım. Ne siyasetçiler kendi ailelerini siyasete taşımalıdırlar, ne de hiçbir siyasetçi karşısındaki siyasetçiyi ailesiyle vurmaya, eğer doğrudan siyasi durum yoksa, özel yaşamına mahremine girmeye, aile sorunlarını sıkıntılarını istismar etmeye hakkı yoktur. Bundan özenle kaçınmamız lazım.

Bu olay üzüntü verici bir olay. Bana öyle geliyor ki, eğer o olay yaşandığı anda, bu tepki hangi düzeyde kim tarafından ifade edildi bilmiyorum.

Bu olaydan daha önce, şimdiki sayın Cumhurbaşkanı’nın eşinin oraya gittiği, hasta ziyareti yaptığı biliniyor. Demek ki bir olayı çözmeyi istiyorsanız, o çerçevede yapabileceğini şeyler vardır. Bütün bunları hazmedip, sesini çıkarmayıp, yıllar sonra siyasete taşımak uygun olmamıştır.

 

EMASYA PROTOKOLÜ

 Son zamanlarda birden bire, bu konu etrafında bir tartışma yaratıldığına tanık olduk. Daha doğrusu anlamlı bir tartışma da görmedik. Bunun niteliğiyle ilgili bir takım değerlendirmeler kamuoyuna yansıtıldı. Dün de kaldırıldı bu protokol. Bu protokolün kaldırılmasına yönelik tartışmalar bence ucuz bir siyasal gösteri olmanın ötesinde bir anlam taşımıyor.

Çünkü bu protokol yeni bir politikayı devreye sokmuş değildir.

Emasya Protokolü’nün altında, Sivas’ta Madımak otelinde yaşanan acı gerçekler yatar. Biliyorsunuz o Madımak oteline yönelik kundaklama girişimi sırasında, kolluk kuvvetleri aciz kalmıştır, olayı denetim altına alamamıştır. Kolluk kuvvetlerinin gözlerine bakarak olayı sürdürmüşlerdir. Silahlı kuvvetler olay yerine çağırılmış fakat onlar da müdahale edememiştir.  Umarım böyle bir ihtiyaç bir daha söz konusu olmaz.