ARINÇ: İKTİDARI PAYLAŞMAYA NİYETİMİZ YOK KARABÜK (A.A)

-ARINÇ: İKTİDARI PAYLAŞMAYA NİYETİMİZ YOK KARABÜK (A.A) - 06.08.2010 - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde silahlı kuvvetler görevini bırakıp sivil halkı yönetmeye kalkmaz. Kalkarsa 'görevine bak' derler. Türkiye'de de artık bu oluyor, bundan sonra da bu olacak'' dedi. Arınç, Karabük'ün Yenişehir Mahallesi'ndeki Gözde Aile Çay Bahçesi'nde düzenlenen, anayasa referandumuna yönelik düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, son günlerde Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısı ile ilgili çok tartışmaların olduğunu söyledi.  Gelişmeleri herkesin yakın takip ettiğini, kendilerinin hiçbir şey söylemesine gerek olmadığını anlatan Arınç, şöyle konuştu: ''Türkiye'de hukuk varsa, yazılı hukuk geçerli olacaktır. Başta anayasa, arkadan kanunlar, onlara bağlı olarak çıkartılan yönetmelikler ne diyorsa bu gerçekleşecektir. Türkiye, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti ise Anayasa'nın 2. maddesi öyle yazıyor, o zaman hukuk devleti olmaz, yazılı hukuk kurallarına bağlı olmak demektir. Şimdi ağızlarından sakız gibi 'teamül' sözcüğünü düşürmeyen siyasetçilere hitap ediyorum... Ey siyasetçi, sen arkanı halka mı dayıyorsun yoksa halktan ümidini kestin de hala başka bir yerlerden mi medet bekliyorsun, karar ver artık. Askeri şurada şu olmuş bu olmuş. Kemal Bey diyor ki 'Teamüller var, askerin işine fazla karışmayın'. Beyefendinin, sivil-asker ayrımı konusunda veya sivil-asker ilişkileri konusunda henüz kafasında bir netlik yok. Zaman zaman 12 Eylül'ü kötülüyor. En son 27 Nisan muhtırasını kötülemeye başladı, ama YAŞ'ta canını sıkan bazı şeylerin olduğunu farkına vardı. 'Askerin böyle dikine gitmeyin, teamüller var' diyor. Kemal Bey, 'teamül' dediğin şey yazılı hukukun olmadığı yerde konuşulur. Önce hukuk ve kanun var. Bunun hepsinin öncesinde de ülkeyi hükümet yönetir, sandıkta milletin oyları ile iktidar olanlar yönetir. İktidarı da kimse ile paylaşmaya niyetimiz yok.'' ''Bugüne kadar bunlar noterlik yapmışlar, imzala, imzalayayım, baş üstüne'' diyen Arınç, şöyle devam etti: ''Ben size başka bir teamülden bahsedeyim, ama onu bırakalı yıllar oldu. Eskiden 20-30 yıl evvel Milli Savunma Bakanlığının bütçesi Meclise geldiği zaman bunu konuşmaya gerek duymazlardı. Bütün milletvekilleri ayağa kalkar, alkışlarla 'kabul edildi' diye karar verirlerdi. Geçti o günler. Türkiye, yeni bir Türkiye. Benim askerim, şerefli ordumun mensubu. Onun bir tek görevi var, yurt savunması, bağımsızlığımızın teminatı.'' Bakan Arınç, anayasa değişikliğinin ilk defa yapılmadığını, 1982 Anayasası'nın 17 kez değiştirildiğine işaret ederek, şunları kaydetti: ''Bu vücuda, bu anayasa dar geliyor. Askeri bir anayasa, vesayet anayasasıdır, darbe ürünüdür. AB'ye girerken bu anayasa yeterli olmadığı için bizden önce 17 defa değiştirilmiş. Hatta 3 partili koalisyon zamanında seçime 1 yıl kala 35 maddesi birden değiştirilmiş. Biz o zaman destek vermişiz. Şimdi biz Anayasa'yı değiştirmeye kalktığımız da niçin ayağa kalkıyorlar? Çünkü halkın özgürleşmesini, demokrasinin güçlenmesini, seçimlerden iktidar olarak gelenlerin ülkeyi yönetmesini istemiyorlar. Çünkü onlar baskıcı ve seçkinci anlayışa sahip. Kimin Genelkurmay Başkanı olacağına, kimin kuvvet komutanı olacağına hükümetin onayı olmadan karar vermek mümkün değil, doğru da değil. Bizim ne eksiğimiz var Demirel'den? Onun zamanında 2 kuvvet komutanı emekliye sevk edilip sırada bile olmayan birisi getirildiğinde Sayın Bahçeli ve Kemal Bey bunları söylemiyor.'' Anayasa paketine 'hayır' diyenlere bunun nedeninin sorulması gerektiğini ifade eden  Arınç, ''Kemal Bey'e soruyorsunuz 'Hayırda hayır vardır' diyor. Derinliğine girmiyor, popülizm ve demagoji yapıyor. Bahçeli 'hayır' deyin diyor. Çünkü 'memleket elden gidiyor, rejim değişecek' filan... 8 yıldır iktidardayız, ne değişti aleyhte olarak?'' diye konuştu.