Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığı seçiminde iki adayın Recep Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül olması halinde Gül'e destek verebilecekleri yönündeki açıklamasını yorumladı. Arınç, "Demek ki Rabb'im, cumhurbaşkanlığında bile Kılıçdaroğlu'na AK Parti'nin göstereceği adaylardan birine oy verme hidayetini nasip etmiş." dedi.
Arınç, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile birlikte AKP Gaziantep İl Başkanlığı'nda kapatılan HAS Parti'den gerçekleşecek katılımlar için düzenlenen törene katıldı.
Arınç, CHP tarafından geçmişte Gül için "Damarlarında AK Parti kanı dolaşıyor", "Seni Cumhurbaşkanı olarak kabul etmiyoruz" şeklinde sözlerin sarf edildiğini hatırlatan Arınç, "Biraz yüzünüz kızarmalı ve halka dönüp şunu söylemelisiniz: 'Sayın Abdullah Gül hakkında bugüne kadar yaptığımız kabalıklardan dolayı milletimizden özür diliyoruz." Bunu söylerseniz gelecek hakkında olumlu düşünebiliriz. Ama bunu yapmadığınız takdirde sizin hiçbir sözünüze inanmadığımız gibi bu sözünüzün altında da kalırsınız" diye konuştu.
Bülent Arınç, ana muhalefet partisi CHP'nin 62 yıldır en yüksek oy oranını 1977'de ancak yüzde 41 ile kazandığını hatırlattı. CHP'nin 1995'te oy oranının sadece yüzde 10,5 olduğunu kaydeden Arınç, şöyle konuştu:
"CHP yüzde yarımla barajı geçebilmiş, 49 milletvekili çıkarmıştır. Aynı CHP 1999'da yüzde 8,5 ile baraj altında kalmıştır. 'Devleti kuran benim', 'Atatürk'ün partisi benim' diye her yerde böbürlenen CHP unutmasın ki her seçimde baraj endişesi altındadır. Baraj endişesi yaşayan bir partinin iktidara gelme şansı da hiçbir zaman yoktur. Millet 1950'de CHP'ye git dedi, 62 senedir hala gel demedi. Bunun altında bir sır var. O yüzden 'yenileştim', 'yeni CHP', 'yeni sol', 'demokratik sol', 'solun biraz kenarı', 'tam ortası', bunlar hepsi boş şeyler. Millet CHP hakkındaki hükmü vermiştir. Başına kim gelirse gelsin o damarın Türkiye için ne ifade ettiğini halkımız çok iyi bilir ve ona ebediyen muhalafet görevi vermiştir."
Türkiye'de CHP hariç her partinin tek başına iktidara geldiğini ancak başarısını devam ettiremediğini dile getiren Arınç, "Bölünmüş, parçalanmış, oy oranı düşmüş ve tökezlemiştir. Bazen askeri darbelerle, bazen muhtıralarla, bazen höt denildiği zaman şapkasını alıp kaçmakla Türkiye'de demokrasi vesayet demokrasisi haline gelmiştir." ifadelerini kullandı.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığına iki adaydan birinin Recep Tayyip Erdoğan, diğerinin ise Abdullah Gül olması halinde Gül'e destek verebilecekleri yönündeki açıklamalarına da değinen Arınç, "Yüzde 50'nin hikmetini dün akşam Kılıçdaroğlu bütün Türkiye'ye ilan etti. Ben söylemiyorum o söylüyor. Diyor ki, 'İki cumhurbaşkanı adayı olsa, biri Tayyip Erdoğan biri Abdullah Gül olsa, bizim oyumuz Abdullah Gül'e olur.' Kurban olduğum Allah. Birileri bana kızmıştı 'Verdikçe veriyor' dediğim için. Ama ne yapayım Kılıçdaroğlu söylüyor bunu. Ben onun yalancısıyım. Kime oy verecekler. Sayın Abdullah Gül'e. Abdullah Gül partinin kurucusu ve bizim ilk Başbakanımız. Demek ki Rabb'im, cumhurbaşkanlığında bile Kılıçdaroğlu'na AK Parti'nin göstereceği adaylardan birine oy verme hidayetini nasip etmiş." şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu'na seslenen Arınç, şunları söyledi:
"Her sözünüzden çark etme gibi bir özelliğiniz var. En azından bu sözünüzü samimi kabul ettiğimizde o zaman size şunu sormam lazım. Portekiz Cumhurbaşkanı TBMM'ye girse ve bir konuşma yapsa, şahidi için söylüyorum ayağa kalkıp, onu ayakta alkışlıyorsunuz. Oy verebilirim dediğiniz bugünün Cumhurbaşkanı Parlamento'ya en az 7 defa geldi, hiçbiriniz ayağa kalkmadınız ve onu alkışlamadınız. Her sözüne hakaretle karşılık verdiniz. Onu küçültmeye çalıştınız. Yanınızda Grup Başkan Vekili olarak halen taşıdığınız, cinsel tacizden dolayı dosyası bulunan kişi bugüne kadar her ağzını açtığında oy vereceğiz dediğiniz kişiye hakaret etti. Sizin vekiliniz bu. Siz bugün mü söylediğinizde doğrusunuz, yoksa geçmişte yaptıklarınızdan utanıyor musunuz? Önce saygı göstermesini bilin, her sözüne karşı 'Damarlarında AK Parti kanı dolaşıyor', 'Seni Cumhurbaşkanı olarak kabul etmiyoruz' dediğiniz şahsa bugün oy verecek hale gelmişseniz, o zaman biraz yüzünüz kızarmalı ve halka dönüp şunu söylemelisiniz: 'Sayın Abdullah Gül hakkında bugüne kadar yaptığımız kabalıklardan dolayı milletimizden özür diliyoruz.' Bunu söylerseniz gelecek hakkında olumlu düşünebiliriz. Ama bunu yapmadığınız takdirde sizin hiçbir sözünüze inanmadığımız gibi bu sözünüzün altında da kalırsınız."