ARINÇ TUTUKLULARIN ADAYLIKLARINI DEĞİRLENDİRDİ ANKARA (A.A)

-ARINÇ TUTUKLULARIN ADAYLIKLARINI DEĞİRLENDİRDİ ANKARA (A.A) - 31.05.2011 - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Bugün, cumhurbaşkanlığı yapmış, Milli Güvenlik Konseyi'nin başında bulunmuş bir insan ve konseyin hayatta kalan üyelerine 'gelin bakalım siz bu darbeyi niçin yaptınız, nasıl yaptınız?' diye bir soru soruluyorsa inanın bunları idam etmekten daha güzeldir'' dedi. Arınç, Bugün TV'deki ''Temsilciler Meclisi'' programında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. 12 Eylül darbesi ile hesaplaşılması açısından Kenan Evren'in ifadesinin alınacağının anımsatılması ve görüşlerinin sorulması üzerine Arınç, şunları söyledi: ''12 Eylül 1980'de darbe yapanlar 1982 Anayasasını hazırlayanlardı. Bu darbeciler kendilerini koruyacak bir hüküm koydular oraya. Bizim 26 maddelik Anayasa değişikliği maddelerden biriyle darbecileri koruyan, zırh altına alınan bu maddenin tamamen kaldırılmasını istedik. CHP buna itiraz etti oylamalara katılmadı, MHP hepsine katıldı, hepsine 'Hayır' oyu verdi. BDP hiç katılmadı. Biz 336 oy ile bunu kaldırdık. Çünkü önemli olan budur, darbenin izini sileceksiniz. Bundan sonra hiç kimse 'Nasıl olsa ben anayasa yaparım buna da bir geçici hüküm koyarım ve bundan sonra da ben ümitle yaşarım' diyemeyecek. Artık darbesiz, cuntasız bir devlet düzeni, anayasa düzeni arzu ettik. Millet de yüzde 58'le kabul etti. O günden bu yana sayın Kılıçdaroğlu herkesi güldürecek laf ediyor; 'Bunlar mı hesap soracaklar 12 Eylül'den? Dava mı açılacak? Hangi mahkeme buna bakacak?' Kitleleri bununla avuttular. Ama millet bunu söyleyenlere güldü ve yüzde 58 oy verdi. Dolayısıyla bugün Cumhurbaşkanlığı yapmış, Milli Güvenlik Konseyi'nin başında bulunmuş bir insan ve Konseyin hayatta kayan üyelerine 'Gelin bakalım siz bu darbeyi niçin yaptınız, nasıl yaptınız? diye bir soru soruluyorsa inanın bunları idam etmekten daha güzeldir. Yaşlarına bakarak aradan bu kadar zaman geçmişken verilecek ceza noktasında değilim. Artık darbecilerin Türkiye'de sorguya çekilebileceğini görmek insanların gözünün açık gitmemesi demektir.'' Arınç, ''Bir, Anayasadan bunu kazıdık, artık geçici maddeler yok. İkincisi 'gel bakalım' diye sorguya çekiyoruz. Birisinin ömrü vefa etmedi ama diğerleri herhalde savcının karşısında ya da savcılığa giderek onların bulunduğu yerde ifadelerini alacaklardır. Bence iş bu noktada bitmiştir. Önemli olan da budur'' dedi.  Tutukluluk sürelerinin uzun olmasını da eleştiren Arınç, şunları kaydetti: ''İddia ediyorum; Mehmet Haberal tutuklu olmasaydı, Mustafa Balbay tutuklu olmasaydı, Engin Alan tutuklu olmasaydı bugün aday olmazlardı. Onların aday olmasına ve yarın bir gün parlamentoya girecek olmasına tutukluluk hallerinin devamı etkili olmuştur. Ben şimdi onların yerindeyim; iki senedir tutukluluğum devam ediyor hatta üç sene olmuş, dört sene olmuş. 'Kardeşim çıkacak gibi de değilim ben burada mı çürüyeceğim?' diyor. Haberal'ın CHP'den aday olacağına binde bir ihtimal verir miydiniz? Ben tanıdığım kadarıyla vermem. Ama baktı ki oradan ancak milletvekili olmak mümkün, babası da öyle söylemiş ya da söyletilmiş onlar da koymuşlar. Rahmetli babası varsa onu kastetmiyorum Ankara'daki babasını kastediyorum. Bunlar gazetelerde çok yazıldı. Sadece onun için değil başkaları için de sayın Demirel'in aracı olduğunu herkes söylüyor. CHP'nin içindekiler de dahil.'' Sözleşmeli öğretmenlikle ilgili soru üzerine Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarının olduğunu, bunun çözüleceğini belirtti. Arınç, ''Sözleşmeli meselesi çözülecek'' dedi. -''ANAYASA İDEOLOJİSİZ OLMALI'' CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum'un ''Anayasa'dan Türk etnisitesine vurguyu kaldıracağız'' şeklinde bir açıklama yaptığını belirten Arınç, bunun tartışılabilir bir konu olduğunu söyledi. Arınç, ''Yeni Anayasa ideolojisiz bir Anayasa olmalı. Bana göre hükümleri de etnik bir unsura vurgu yapmamalı. Türkiye'de toplumsal barışın kuruluşunda şu etnik köken, bu etnik köken diyeceğimize bizi bağlayan bir Anayasal vatandaşlığa vurgu yapabiliriz. Bunun samimi olup olmadığını ancak seçimlerden sonra, gelen bakalım bu yeni Anayasa konusunda ne yapmamız gerekiyor dediğimizde bunu bulacağız'' dedi. -CHP'NİN BURSA MİTİNGİNDEKİ PANKART- CHP'nin Bursa mitinginde ''AKP'ye oy vermeyeceğim, çünkü beynim var'' pankartının açıldığı belirtilerek değerlendirilmesinin sorulması üzerine Arınç, CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun miting meydanlarında pankartları okumaya ''çok meraklı'' olduğunu belirtti. Arınç, şunları kaydetti: ''Bunları o kişilerin yazdığı kanaatinde de değilim. Bunlar il merkezlerinde, ilçe merkezlerinde profesyonel birilerine yazdırılan şeyler. Onları okuyor. İlkokul çocuğunun hecelemesi gibi burada bu pankart var, bir de gülüyorlar. Bu şu demektir; Benim beynim var ben AK Parti'ye oy vermeyeceğim. Beyinsizler AK Parti'ye oy verir. Bunu da sıkılmadan yine okuyor. 'Ne kadar güzel bir pankart' diyor, takdir ediyor. Bu tabii ümidini halktan kesmiş olan ya da AK Parti'ye oy verenleri bir kalemde silenlerin düşünceleri. Köşe yazarları da aynı düşüncedeydi Türkiye'de. 'Bidon kafalılar bunlar' diye kötüleyenler, 'Göbeğini kaşıyan adam' diye kötüleyenler, sanıyorum ki bu pankartı yazanlar asıl onlardır, ya da onların kafalarına hizmet edenlerdir. Bunu birisi yapabilir ama orada genel başkana düşen şey ya onu görmezden gelmektir ya onu eleştirmektir ya da kaldırtmaktır. Ama sayın Kılıçdaroğlu'nun çok hoşuna gidiyor böyle şeyler. Bu çirkinliği CHP'ye ait bir çirkinlik olarak görebiliriz. İstediği partiye oy vermeye sahip insanların bir kısmına beyinsiz derseniz hem kendi beyinsizliğiniz ortaya çıkar hem de bu seçmene yapılabilecek en büyük hakarettir.'' Kendisini böyle bir pankartla karşılaşması durumunda ne yapacağının sorulması üzerine Arınç, ''Derhal yanımdakine söylerdim 'Gidin şu pankartı derhal oradan indirin' derdim. 'Bu arkadaşı tespit edin, kim olduğunu bana bildirin' derdim. Ya da orada şöyle bir pankart var, 'Bu çok çirkin bir şey onu lütfen buradan kaldırın o partimize ait bir şey değildir' derdim. Yemin ederim bunu yapardım, bu o kadar çirkin bir şey'' dedi.