Asgari ücretin yüzde 50.44 oranında zamlanması akıllara 2017'de açılıp 2019'da işçinin lehine çıkan emsal mahkeme kararını getirdi. 2017 yılında Bakırköy 29. İş Mahkemesi'nde, işverenin yatırdığı paranın bir kısmını elden alması nedeniyle açılan davada işçiyi haklı bulunmuştu.
Independent Türkçe'den Can Bursalı'nın haberine göre, hükûmetin 2022 yılı için açıkladığı asgari ücret, 4 bin 253 lira oldu. 2021 yılında ödenen asgari ücret ise 2 bin 825 lira. Asgari ücretteki artış, Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) yüzde 21,31 olarak açıkladığı resmi enflasyon oranının yaklaşık 2.5 katı. Yüzde 50 seviyesinde yapılan asgari ücret zammı, tartışmaları da beraberinde getirdi. Döviz kurlarındaki artış ve hayat pahalılığının artması nedeniyle asgari ücretteki yüzde 50 civarındaki zammın vatandaşın alım gücüne bir faydası olmayacağı konusunda bir görüş toplumda hakim olmaya başladı.
Bir yandan da bazı işverenlerin asgari ücreti çalışanın hesabına yatırıp bir kısmını elden geri almak gibi yöntemlere başvuracağı da dile getiriliyor. Bu yöntem zaten yıllardır bazı işverenler tarafından uygulanıyor. Bu uygulama nedeniyle davalık olan çok sayıda işçi ve işveren bulunuyor. Bu davalara bir örnek, 2017 ile 2019 yılları arasında Bakırköy 29. İş Mahkemesi'nde görüldü. Hayat pahalılığının bugünkü seviyede olmadığı 2017 yılında bir işçi, işvereninin bu yöntemle kendisine asgari ücretten daha düşük bir ücret ödediği için yargı yoluna başvurdu.
P. P. adındaki işçinin 2017 yılında 3 yılı sigortasız olmak üzere toplam 10 yıldır çalıştığı firmaya açtığı davaya göre, işveren o tarihte bin 404 lira olan asgari ücreti banka hesabına yatırıyordu. Ancak aralarındaki sözlü anlaşmaya göre işçi P. P. bankadan çektiği bin 404 liranın 454 lirasını elden işverene iade ediyor ve aylık 950 lira maaşla çalışıyordu.
Şartlarının düzeltilmesini, fazla mesai ücretinin ödenmesini talep eden P. P.'nin isteği işveren tarafından kabul edilmedi. P. P. bunun üzerine iş akdini tek taraflı feshederek işverenine dava açtı.
Açılan dava, 2019 yılında sonuçlandı. Mahkeme, işçi P. P.'yi haklı bularak, 10 yıllık çalışmasında asgari ücretten eksik kalan miktarı tespit etti. Davaya bakan Bakırköy 29. İş Mahkemesi, işverenin asgari ücretin altına çalıştırdığı P. P.'ye, aradaki fark olan 25 bin lirayı ve yasal faizlerini ödemesine karar verdi.
Kesinleşen bu karar, emsal niteliği taşıyor. Asgari ücret 4 bin 253 liraya çıktıktan sonra, P. P.'nin 2017 yılında yaşadığına benzer bir süreç yaşayan işçi, yargıya başvurup davayı kazanırsa, aradaki farkı ödemenin yapılacağı tarihe kadar işleyecek faiziyle birlikte işvereninden tahsil edebilir.