Aşı karşıtları çoğalıyor

Aşı karşıtları çoğalıyor

Çocuklar tehlikeli hastalıklara karşı aşılanmalı mı? Bu konudaki kararı ailelerin vermesi gerekiyor. Uzun süredir bazı ailelerin çocuklarını aşılatmamasının nedenlerini araştıran psikolog Cornelia Betsch, bu ebeveynlerin tümünün aşı karşıtı olmadığı görüşünde.

Psikolog, bazı ailelerin çocuklarını aşılatmamasının arkasında, çok basit nedenlerin bulunduğunu hatırlatıyor ve ailelerin gündelik hayatlarını iyi organize edemedikleri için çocuklarını aşılatmayabildiğini söylüyor. Bunun yanı sıra korkuların önemli bir etken olduğunu belirtiyor. Ancak risklerin yeterince algılanmamasının ise bir başka önemli faktör olduğuna işaret ediyor. Betsch'e göre aileler internette aşının risk ve avantajları konusunda yeterince bilgilenerek bu konuda bir karar vermeli.

Diğer faktörler neler?

Uzman, ailelerin çocuklarını aşılatma konusunda başka faktörlerin de etkili olduğunu kaydediyor. Bazı ailelerin, 'Herkes çocuğunu nasıl olsa aşılatıyor, o zaman benim çocuğum tehlikede değil, aşılatmasam da olur' görüşünü savunduğunu belirtiyor.

Ancak böyle düşünenlerin gözden kaçırdığı bir nokta var: Kızamığa yol açan virüsün agresif biçimde yayılmasının önlenmesi için halkın yüzde 95'inin virüsten korunması şart. 2012 yılında Almanya'da bir ve ikinci kızamık aşısını olanların oranı 92,4'tü. Salgın, virüsü birbirine yayabilecek yeterince insan olursa ortaya çıkıyor.

Aşı yaptırmama Almanya'ya özgü bir sorun değil

Dünya genelinde birçok ülkede farklı kaygılarla çocuğunu aşılatmayan aileler var. İngiltere ve ABD'de aşıya şüpheli yaklaşanlar İngiliz gastroenterolog (mide ve bağırsak hastalıkları uzmanı) Andrew Wakefield'in araştırmasını dayanak olarak gösteriyor. Wakefield, kızamık aşısı ile ilerleyen yaşlarda ortaya çıkan otizm arasında bir bağlantı olduğunu savunuyor. Gerçi bu araştırma çoktan çürütüldü ancak ABD'deki aşı tartışmalarında Cumhuriyetçi senatör Rand Paul, yine de "Kızamık aşısı ile zihinsel engel arasında bağlantı olduğunu duydum" tezini dile getirdi.

ABD'de aşı karşıtları bir hareket olarak görülüyor

Almanya'da aşıyı reddeden çok sayıda grup var. Ancak ABD'den farklı olarak kamuoyunda bir bütün olarak görünmüyorlar. ABD'de aşı karşıtları kendilerini Anti-Vaxxer, yani 'Aşı Karşıtı' olarak nitelendiriyor. Bu hareketin taraftarları çok sayıda yeni enfeksiyonun ortaya çıkmasıyla medyada ilgi görmeye başladı. ABD'de 2000 yılından bu yana kızamığın üstesinden gelinmiş gibi görünüyordu. Ta ki geçen Aralık ayına kadar. Aralık ayında yüzlerce kişiye kızamık teşhisi konuldu. Ancak ABD'de kamuoyundaki tartışmalara bakıldığında, aşı karşıtları bilinçli görünüyor. Muhafazakârlar devletin karşısında kendi karar verme yetkileri olduğuna işaret ediyor. Dini çevreler ise aşının kürtajla alınan ceninlerdeki hücrelerden yararlanılarak geliştirildiğini belirterek, bu durumun dini inançlarıyla bağdaşmadığına dikkat çekiyor. Bir başka grupsa bilimsel çalışmaları gerekçe göstererek aşıya toptan karşı çıkıyor.