Aslı Aydıntaşbaş’dan “işkence” açıklaması: Sözlerim çarpıtılıyor, kısa bir bölüm cımbızlanıyor

Aslı Aydıntaşbaş’dan “işkence” açıklaması: Sözlerim çarpıtılıyor, kısa bir bölüm cımbızlanıyor

Gazeteci Aslı Aydıntaşbaş, gazeteci Nevşin Mengü’nün Youtube kanalında dile getirdiği ve eleştirilen, “Türkiye büyük ölçüde, tabii ki kötü kullanma ve benzeri vakalar oluyor ama sistematik işkence kalmadı” ifadesi hakkında sosyal medya hesabından açıklama yaptı.

“Sözlerim çarpıtılıyor, kısa bir bölüm cımbızlanıyor” diyen Aydıntaşbaş, “Türkiye’de işkence, insan hakları ihlalleri ya da kötü muamele yok demedim. 80 ve 90lı yıllarda yaygın olan sistematik işkence uygulamasının geriletilmesinde AB süreci ve Batı’dan gelen baskının önemini anlattım” dedi.

Aydıntaşbaş, “Ben gazeteciliğe başladığımda işkence diye büyük bir sorun vardı. Bu hep basın toplantılarında sorulurdu. Ve Batı’dan sürekli bu konuda hep uyarı gelirdi. İşkence baskıcı diye manşette. Türkiye büyük ölçüde, tabii ki kötü kullanma ve benzeri vakalar oluyor ama sistematik işkence kalmadı. Ve bu büyük ölçüde Batı’yle iletişim ve Batı sistemi içinde olmamız sebebiyle oldu” ifadelerini kullanmıştı.

Sosyal medya hesabından söz konusu tartışılan ifadeleri için açıklama yapan Aydıntaşaş, şunları kaydetti:

“Sözlerim çarpıtılıyor, kısa bir bölüm cımbızlanıyor. Türkiye’de işkence, insan hakları ihlalleri ya da kötü muamele yok demedim. 80 ve 90lı yıllarda yaygın olan sistematik işkence uygulamasının geriletilmesinde AB süreci ve Batı’dan gelen baskının önemini anlattım.

O dönem cezaevlerinde ve karakollarda rutin ve sistematik uygulamalar, Diyarbakır cezaevi örneğinde olduğu gibi kuşakların hafızasına yazıldı. Kurumsal ve yargı sisteminin adeta bir parçasıydı.

Bugün de kuşkusuz hak ihlalleri var. Bunun olmadığını söylemiyorum. Ancak bizim konumuz Batı’nın burada sistematik işkence geriletilmesinde geçmişte oynadığı dönüştürücü roldü. Hatta Clinton-Demirel basın toplantısında bile bu konuşuluyordu.

Sözlerim çarpıtılıyor. Buna emin olun. Ancak görüyorum ki her anlamda eziyet ve mağduriyet yaşayan insanları da istemeyerek kırmışım. İncitmişim. Bu konuda da özür dilerim.”