Türkiye, İran ve Rusya’nın girişimiyle Kazakistan’ın başkenti Astana’daki Suriye görüşmeleri yarın başlıyor. Toplantı öncesi ABD ve Türkiye arasında “PYD masada olmalı/olmamalı” tartışmaları yürürken PYD toplantıya çağırılmadı. ABD ise toplantıya heyet göndermeyecek.
Suriye’nin en önemli kenti Halep’in tekrar rejimin kontrolüne geçmesiyle birlikte Türkiye ve Rusya’nın girişimleriyle Kazakistan’ın Astana kentinde Suriye gündemiyle düzenlenecek “Astana Toplantısı” bugün başlıyor.
Rusya, Türkiye ve İran öncülüğünde Suriye’de sağlanan ateşkes, 29 Aralık gecesi yürürlüğe girdi.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), ateşkes anlaşmasıyla ilgili Rusya’nın sunduğu tasarıyı 31 Aralık’ta oy birliği ile kabul etti.
Ardından barış görüşmelerinin Kazakistan’ın başkenti Astana’da yapılması kararlaştırıldı.
Kararın hemen ardından ise anlaşmaya imza atan ÖSO’ya bağlı gruplar, barış görüşmelerini durdurduklarını açıkladı.
Astana da yapılacak görüşmeler daha öncekilere göre silahlı “muhalif” grupların davet edilmesi ve bu grupların da kabul etmesi nedeniyle daha farklı gelişecek.
Toplantıda, Türkiye, İran ve Rusya’nın yanı sıra, Suriye hükümeti ve “muhalif” olarak adlandırılan gruplar da yer alacak.
Suriye hükümeti, iç savaşı sona erdirecek kapsamlı bir çözümün üzerinde müzakere etmeyi isterken, “muhalifler” ise masadaki konuların ateşkese uyulması ve kuşatma altındaki bölgelere insani yardım götürülmesi olduğunu söylüyor.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, görüşmelere ilişkin “Her konuyu müzakere etmeye hazırız” açıklamasında bulundu. “Müzakereler için sınır yok” diyen Esad’ın toplantı hakkındaki değerlendirmesi şöyle:
Krizi sona erdirecek ya da Suriye’nin geleceğini konuşacak müzakereler için sınır yok. Ancak diğer taraftan masada kim olacak Bunu henüz bilmiyoruz. Gerçek Suriye muhalefeti mi olacak ‘Gerçek’ derken, kökleri Suriye’de olandan söz ediyorum. Suudi, Fransız ya da İngiliz değil. Müzakerelerin başarısı, buna bağlı.
ABD ise görüşmelerde PYD’nin de yer alması görüşünde. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Mark Toner, Suriye’de barışın sağlanması sürecinde, Birleşmiş Milletler’in (BM) öncülük edeceği çözüm arayışlarının tek çözüm yolu olduğunun altını çizerek, PYD’nin IŞİD’e karşı en etkili mücadele eden grup olduğunu ve PYD’nin de barış görüşmelerinin yapılacağı masada olması gerektiğini vurguladı. ABD toplantıya günler kala yaptığı açıklamada ise toplantıya heyet göndermeyeceğini açıkladı. ABD’yi toplantıda Kazakistan Büyükelçisi temsil edecek.
Türkiye ise PYD’nin masada olmasını kabul etmiyor. ABD’nin “PYD masada olmalı” açıklamasını Türkiye’nin yanıtı da “O zaman IŞİD’i de davet etsinler” oldu ama Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, görüşmelerde PYD’nin olmasını isteyen ABD’yi Astana’ya davet etti.
Türkiye Kürtler cephesinden masada ENKS’nin bulunmasını istiyor. 2010 yılında kurulan ve bünyesinde 7 parti bulunduran ENKS, Irak Federal Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesud Barzani’ye yakınlığıyla biliniyor.
Toplantıya ilişkin Rusya’nın son açıklaması ise Kremlin Basın Sözcüsü Dimitry Peskov’dan geldi. Peskov, “Astana görüşmeleri, müzakere formatının yeniden başlaması ve güçlendirilmesine katkı sağlarsa bu olumlu bir gelişme olacaktır” dedi.
Toplantıda görüşmelerin yüz yüze mi, yoksa farklı odalarda aracıların mekik diplomasisi yöntemiyle mi yapılacağı ise henüz bilinmiyor.
Görüşmelerin Astana’da yapılması Rusya’nın Suriye iç savaşındaki etkinliğinin artmasının bir sonucu olduğu şeklinde de yorumlanıyor.
Kürtler cephesinden Astana’ya ilişkin açıklama ise PYD Eş Başkanı Salih Müslim’den geldi. Müslim, Türkiye, İran ve Rusya’nın Suriye sorunu etrafındaki görüşmelerinin Suriye halklarının değil kendi çıkarlarına göre yapıldığını söyledi. Müslim, Astana’ya davet edilmemeleri ile ilgili ise şunları söyledi:
"Bizi Astana toplantına davet etmemeleri de bu sebepledir. Çünkü bizim özgürlük ve demokratik bir Suriye inşası istediğimizi biliyorlar.
"Uuslararası bir oyundan ibaret ve başarıya ulaşamayacak. Amacımız halkın kendi kararlarını kendisinin vermesidir."