Astronotlara şemsiye koruması!

Bilimadamları gelecekte uzun süreli uzay yolculuklarına çıkan astronotların radyasyon tehlikesine karşı bir ''manyetik şemsiyenin'' koruması altında seyahat edebileceğini söylüyor.BBC'de yer alan habere göre güneşten sızan hat safhada hızlı parçacıklar ay ya da Mars istikametinde uzun süreli seyahatler açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor. Araştırmacılar, manyetik alan jeneratörüne sahip uzay araçlarında mürettebatın güvenlikte olacağını tahmin ediyor. Plasma Fiziği ve Kontrollü Füzyon adlı bilim dergisinde yayımlanan araştırmada, yerküreyi saran ve uzay radyasyonuna karşı dünyayı koruyan manyetik alan örnek alınıyor. Güneşin yüzeyinde meydana gelen fırtınalar uzayın derinliklerine devamlı olarak büyük miktarlarda radyoaktif parçacıklar salıyor. Güneş rüzgarı diye adlandırılan bu olayın yanısıra, galaksi kozmik ışın olarak bilinen ve çok hızlı akan bir parçacık yağmuruna da sahne oluyor. Yerküreyi saran manyetik alan bu parçacıkların çoğunu geri iterken, kalanlar ise atmosferde emiliyor. Uzayın riskleri Uluslararası uzay araştırma merkezleri, astronotların bu tehlikeli ortamla yüz yüze kalmaları durumunda ciddi biçimde hastalanma ve hatta ölme riskiyle karşı karşıya kaldığını kabul ediyor. Mürettabatın yanısıra uzay araçları da fiziken hasar görme riski altında. Örneğin 2002 yılında Japonya'nın Mars'a keşfe yolladığı uzay aracı Nozomi'nin elektronik cihazları bir güneş fırtınasında ciddi hasar görmüştü. Rutherford Appleton Laboratuvarı, York ve Strathclyde Üniversiteleri ve IST Lizbon'ı temsil eden araştırma ekibi, uzay araçlarının manyetik bir koruma tabakasıyla sarınabileceğini gözler önüne serdi. Labrotuvar ortamından güneş rüzgarı yaratan ekip, manyetik alanları kullanarak plazmanın içinde bir noktayı çevresinden ayırdı ve parçacıkları bu ''delikten'' uzak tutmayı başardı. Araştırmacılar, manyetik alan jeneratörünün uzay aracının içinde taşınabileceğini, filo halinde birlikte hareket eden araçların gereken yer ve noktada manyetik şemsiye oluşturabileceğini söylüyor. Fakat bilimadamları bu bulguların pratikte uzay yolculuklarında uygulanmasının daha epey vakit alacağını düşünüyor. Bir tahmine göre, önlerinde daha 15-20 yıllık bir deney süreci var.