ATALAY: BİRİLERİ 'TERÖR DEVAM ETSİN' İSTİYOR ANKARA (A.A)

-ATALAY: BİRİLERİ 'TERÖR DEVAM ETSİN' İSTİYOR ANKARA (A.A) - 02.03.2011 - İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ''Terör ve şiddete karşı en fazla o bölgede, o vatandaşlarımız artık tepki gösterecek, sivil toplum kuruluşlarımız tepki gösterecek, o duruma geldi'' dedi. Habertürk televizyonunda gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Atalay, BDP'den beklediklerinin bütün sorunların siyasetin içinde konuşulması olduğunu söyledi. Kimsenin ''sorunlar konuşulmasın'' demediğini ifade eden Atalay, ''Her şey daha iyi anlaşılsın. Araştırmalar yapıyoruz, analizler yapıyoruz 'sorunlar nerede' diye. Bunlar tabii 12 Eylül halk oylamasında yanlışlık yaptılar, boykot yaptılar. 12 Eylül halk oylaması, oradaki anayasa değişikliği, biliyorsunuz ismine 'demokrasi paketi' dedik. Bunun içinde parti kapatmanın önlenmesi de vardı ama BDP buna karşı çıktı, bir de boykot uyguladı'' diye konuştu. Sandığa giden millet olmazsa ne demokrasinin ne de siyasetin olabileceğini anlatan Atalay, siyaset alanına düşenin, siyasetin içinde bu konuları konuşmak ve siyasetin içinde bunlara çözüm üretmek, asla terör ve şiddetten medet ummamak olduğunu belirtti. Bölgede yaşayan vatandaşların ve Türkiye'deki herkesin artık şiddetin çözeceği hiçbir şey olmadığını gördüğünü vurgulayan Atalay, ''Terör ve şiddete karşı en fazla o bölgede, o vatandaşlarımız artık tepki gösterecek, sivil toplum kuruluşlarımız tepki gösterecek, o duruma geldi'' dedi. -''BİRİLERİ 'TERÖR DEVAM ETSİN' İSTİYOR'' Türkiye'de ''irtica ve ülkenin bölünmesi korkusu yaratıldığına'' yönelik bir soru üzerine Atalay, şunları kaydetti: ''Birileri bundan nemalandı ve halen nemalanıyor. Birileri istiyorlar ki bunlar devam etsin, terör de devam etsin. Kimileri bundan ticaret kimileri siyaset yapıyor. Bunlar biterse bu nemalar bitecek. İçişleri Bakanlığı olarak konuşuyorum, elimizdeki verileri biliyoruz, kimler bu sürece nasıl karşı çıkıyor, bunların çözülmesini istemiyor. Statüko her zaman kendi nemalananlarını oluşturur, en kötü statüko bile ve onlar artık o statükonun değişmesini istemezler. Bu medeniyet tarihi içinde bunun her zaman örnekleri vardır. Şu andaki terörle ilgili konu da öyle bir konu.'' Türkiye'de sağlam bir vatandaş bilinci olduğunu belirten Atalay, bütün kurumların ciddi bir değişim geçirdiğini, zihniyet değişiminin çok ileriye gittiğini söyledi. Demokratik açılım, milli birlik, kardeşlik projesiyle ilgili ilk zamanlarda gösterilen tepkileri hatırlatan Atalay, ''Şimdi vatandaşlarımız da burada varılmak istenen nedir, sağlanmak istenen nedir, bunu çok iyi anladı. İnsanlar bunları günlük hayatın içinde rahatça konuşuyor. İlk zamanlarda çok suçlandık 'hain' denildi ama şimdi bunlar geçti. Bizim niyetimiz, samimiyetimiz, esas amacımızın ne olduğu anlaşıldı, tek amaç büyük Türkiye'' diye konuştu. İçişleri Bakanı Atalay, ''Terör örgütü elebaşıyla pazarlık edildiği'' iddialarıyla ilgili soruyu şöyle yanıtladı: ''Biz pazarlık etmedik, etmeyiz. Bizim yürüttüğümüz bir süreç var, çalışmamız var. Uluslararası tabii ki boyutları var çünkü terörün uluslararası boyutları var, komşularımızla ilişkilerimiz var, tabii ki onları yürütüyoruz ama bizim terör örgütüyle illegal yapılarla bir pazarlığımız olmamıştır, olmaz. Her şey şeffaf yürüyor, yürüttüğümüz demokratikleşme süreçlerini vatandaşlarımızla paylaşıyoruz ama Türkiye göçebe bir devlet değil, yeni bir devlet değil.  Türkiye her gün biraz daha ne kadar köklü bir devlet olduğunu ortaya koyuyor. Bütün bu süreçlerde hangi kurumun ne yapacağı, hangi çalışmaları yapacağı bellidir. Konu bütün boyutlarıyla çalışılıyor. Katiyen bizim, Hükümetin bu konuya pazarlıkçı bir bakışımız yoktur. Biz genel bir demokratikleşme, vatandaşlarımızın haklarının temini ve özgürlük, refah içinde, huzur içinde hep birlikte yaşamayı sağlamak için çalışıyoruz. Bir ülke terör sorununu çözüyorsa, bütün siyasi aktörlerin bunu paylaşması ve çözümünü istemesiyle daha çabuk mesafe almıştır.'' ''İçişleri Bakanlığını, tarikatların ele geçirdiğiyle ilgili iddialar olduğuna'' yönelik soru üzerine de Atalay, İçişleri Bakanlığının Türkiye'nin en köklü ve sorumluluk alanı en kapsamlı bakanlıklarından biri olduğunu belirterek, ''Bağlı kuruluşlarımızla yaklaşık 500 bin personelimiz var. O tür yakıştırmaların hiç kullanılamayacağı bakanlıklardan birisi çünkü çok geniş bir bakanlık'' dedi. -''HANGİ SUÇA EL ATSANIZ ALTINDAN ÇETE ÇIKIYOR''- Atalay, mafya ve çetelerle mücadeleye ilişkin bir soru üzerine ''AK Parti Hükümetleri döneminin bana göre güvenlik alanında en önemli başarısı çetelerle, mafyayla mücadele ve bunların çökertilmesi. Organize suç örgütleri diyoruz... Hangi suça el atsanız altından çete çıkıyor, çeteleri çökerttiğinizde suç oranında büyük düşüş oluyor'' dedi. Çetelerin, vatandaşa korku veren unsurlar olduğunu belirten Atalay, ''Hangi alanda olursa olsun Türkiye inanın çok aydınlandı. Kapalı kapılar ardında karanlık noktalar falan Türkiye'de kalmıyor. Bu dönemde karanlık işler, faili meçhul yok. Bir tek Hablemitoğlu cinayeti var 2002'nin Aralık ayında, iktidar olduğumuzun daha ikinci ayındadır ve halen üzerindeyiz. Onun dışında faili meçhul yok. Geçmiş dönemlerin faili meçhullerini de biz aydınlatıyoruz. Bunu iftiharla söylüyorum'' diye konuştu. Mikro düzeyde bazı yerlerde hala uğraştıklarını ama büyük çapta organize suç örgütü kalmadığını belirten Atalay, uyuşturucu konusunda Türkiye'nin artık transit ülke durumunda olmadığını dile getirdi. Atalay, başka soru üzerine ise ''Bir, vatandaşa kötü muamele yapan, hukuk dışına çıkan, keyfi muamele yapan, bir de organize suç örgütleriyle en küçük irtibatını tespit ettiğimiz hiç bir güvenlik görevlisini barındırmıyoruz, gereğini herkesten önce biz yapıyoruz'' dedi. Son zamanlarda polisin spor araçlar da kullanmaya başladığının belirtilmesi üzerine Bakan Atalay, emniyet mensuplarının önceki dönemlerde ciddi sorunlar yaşadıklarını, eski araçlar kullandıklarını, kullandıkları benzinin sınırlı olduğunu anlattı.  Atalay, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür ederek, ''Taleplerinin hepsi karşılandı. 3,5 yıllık bakanlığım döneminde buraya 13 bin araç alındı'' dedi. Polisin artık eski araç kullanmadığını belirten Atalay, ''Çünkü gece boyu Türkiye'nin her yerinde polis devriyesi görürsünüz. Yunuslar var büyük şehirlerde, bunların sayısını çok artırdık. Sivil personeli daha çok çalıştırır olduk. Kapkaçın, hırsızlığın önlenmesinde, vatandaşın yoğun olduğu yerlerde sivil personel var ve bunu açıkça söylüyoruz. Vatandaşın günlük hayatında rahat etmesi için çok faydasını gördük'' diye konuştu.