ATALAY: ''İŞKENCECİ PERSONELİ YAŞATMAYIZ'' ANKARA (A.A)

-ATALAY: ''İŞKENCECİ PERSONELİ YAŞATMAYIZ'' ANKARA (A.A) - 14.10.2010 - İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ''Türkiye işkencelerle suçlanan bir ülke değildir. Bu yıl şu ana kadar işkenceden dolayı hiçbir suçlama, hiçbir dava söz konusu olmamıştır. Biz halen kötü muamele tavrı içinde olan personeli kurumlarımızda yaşatmıyoruz, yaşatmayız. Bunu açıklıkla ifade ediyorum'' dedi. Atalay, Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesinin akademik yıl açılış törenindeki konuşmasında, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, polis teşkilatına, akademiye, polis eğitimine büyük önem verdiğini ve buradaki gelişmeleri yakından takip ederek destek olduğunu, bu ilginin de kendilerinin azim ve çalışma şevkini arttırdığını bildirdi.  Akademinin ve polis eğitiminin çok özel bir dönem yaşadığını belirten Atalay, bu dönemde daha donanımlı, ufku açık ve çok daha kapsamlı bir eğitim yürüttüklerini söyledi.  Atalay, şunları kaydetti: ''Polis Akademisi bugün, araştırmaların, etütlerin yapıldığı, yeni stratejilerin, politikaların üretildiği, güvenlik alanında ülkemizin en önemli çalışmalarının yapıldığı bir merkez haline geliyor ve bunu Bakanlık olarak sonuna kadar destekliyoruz. Arkadaşlarımı daima bu konuda teşvik ediyorum. İstedikleri her desteği vermeye çalışıyorum. Akademi aslında bu yönde zaman da kaybetmiş. Kaybedilen zamanı da bu süreç içinde telafi etmek için elimizden geleni yapıyoruz. Buranın gerçek bir güvenlik üniversitesi olması için bir çalışma da yürütüyoruz. Burayı daha iyi nasıl yapılandırabiliriz. Hem akademi hem Türkiye'nin çeşitli yerlerindeki 30 kadar meslek yüksek okulumuz, enstitümüz, bunların hepsi daha verimli nasıl çalışabilir. Türkiye'deki üniversite sistemi içinde kendisini daha iyi nasıl gösterebilir. Bunun çalışmaları içindeyiz.''   Polis Akademisinin sadece personel yetiştirmediğini, bilimsel çalışmalar yaptığını, güvenlik stratejileri ürettiğini kaydeden Atalay, kendisinin de akademinin birikimlerinden faydalanmaya çalıştığını belirtti. -POLİS EĞİTİMİ- Polis eğitiminde Türkiye'nin yeni bir dönem ve bir devrim yaşadığını belirten Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Polis teşkilatımızda hem eğitimin kalitesi, hem de insan kalitesi ciddi şekilde artmıştır. Bunu sadece mensuplarımızın yüzde 85'i üniversite mezunu olduğu için söylemiyoruz. Bunu polisimizin tutumundan, göreve bakışından, yeni güvenlik konseptini anlamasından ve başarısından görüyoruz. Güvenlikte artan kalite, eğitimin kalitesiyle çok irtibatlı. Polisin eğitim müfredatı konusunda çok çalışıldı. Hem örgün eğitimimize önem veriyoruz hem de 220 bin civarındaki polisimizin her yıl yaklaşık yüzde 50'sini hizmet içi eğitimden geçiriyoruz. Eğitimimizin odağında insan ve hukuk var. Bizim için bu iki kavram çok önemli. Bizim muhatabımız insan, tabi olmamız gereken çalışma şartları da hukuk. Sadece kuralları değiştirerek değişimi sağlayamıyorsunuz. Bu sosyolojik bir olgudur. Zihniyet değişimi yapmadan polisle vatandaş ilişkilerinde istediğiniz değişimi yapamazsınız. İşte o zihniyet değişimi bu sıralardan, bu eğitimlerden geçiyor.  Yeni güvenlik anlayışı kapsamında demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları kavramları bizim için çok belirleyici. Bu, tüm çoğulcu demokratik toplumların da orta değerleridir. Burada işte o yeni güvenlik anlayışının gerektirdiği personeli yetiştirmeye çalışıyoruz. Çağdaş demokrasilerin en önemli ilkesi, devletin insan için var olduğudur. Devlet hem güvenliği sağlayacak, hem de vatandaşların siyasal, toplumsal, ekonomik temel hak ve özgürlüklerini ve özgürlük, güvenlik dengesi dediğimiz hassas dengeyi de koruyacak. Bizim en önemli çabamız özgürlük ve güvenlik dengesini korumak. Bu konuda mesafe aldığımıza da inanıyoruz.'' -ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTLERİ VE ÇETELERLE MÜCADELE- Bakan Atalay, ''İçişleri Bakanlığı ile İnsan Hakları Bakanlığının bir araya gelmesi kolay değil, ama bunu büyük oranda başardığımıza da inanıyorum. Hükümetimiz döneminde ilke olarak getirdiğimiz işkence ve kötü muameleye sıfır tolerans bugün gerçekten sıfır noktaya ulaşmıştır. Türkiye işkencelerle suçlanan bir ülke değildir. Bu yıl şu ana kadar işkenceden dolayı hiçbir suçlama, hiçbir dava söz konusu olmamıştır. Biz halen kötü muamele tavrı içinde olan personeli kurumlarımızda yaşatmıyoruz, yaşatmayız. Bunu açıklıkla ifade ediyorum'' dedi. -ŞEHİRLERİMİZ, EN GÜVENLİ ŞEHİRLER ARASINDA- Son yıllarda güvenlik alanındaki yeni anlayış ve takip edilen politikalar sayesinde hukuka bağlılık ve insan haklarına saygı konusunda çok büyük bir hassasiyet kazanıldığını ifade eden Bakan Atalay, şöyle devam etti: ''Gerek polis, gerek jandarmamızda görevini ifa ederken insan haklarına saygı ve hukuka bağlılık son derece yüksek bir hassasiyet haline gelmiştir. Bunun karşılığını da görüyoruz. Bir defa suç oranlarında büyük bir düşüş var. Kentlerimiz dünyanın en güvenli kentleri. Türkiye suç oranlarının Avrupa ortalamasının çok altında olduğu bir ülke. Bütün istatistikler elimizde ama vatandaşımıza verdiğimiz güven daha önemli. Son zamanlarda bizim de yaptırdığımız, bağımsız kuruluşlarca da yapılan kamuoyu yoklamalarında polis teşkilatı kurumsal güvende en başta geliyor. Şu anda kurumsal güven açısından polis teşkilatı ilk sırada. TÜİK'in yaşam memnuniyeti araştırmasında da 'Hükümetin hangi icraatını beğeniyorsunuz' diye vatandaşa soruldu ve toplumdan değerlendirme alındı. İşte bu araştırmalara göre, geçen yıl asayiş hizmetleri vatandaş memnuniyeti açısından birinci sırada. Bir önceki yıl sağlık hizmetleri ilk sıradaydı. Son yıl da asayiş hizmetleri ilk sırada. Buda bizi memnun etti.''