T24 -
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, atanamayan öğretmenler ve öğretmenlerin KPSS'nin kaldırılmasını istediği yönündeki soru üzerine, bu konuda çok soruya cevap verdiğini belirterek, "Bunu sürekli kaşıyor olmanın hiçbir mantığı yok" dedi.Radikal gazetesinde yer alan habere göre; bir dizi ziyaret ve toplantı için Gaziantep’e gelen Bakan Ömer Dinçer, Gaziantep Valisi Erdal Ata’yı makamında ziyaret etti. Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Dinçer, atanamayan öğretmenler ve öğretmenlerin KPSS’nin kaldırılmasını istediği yönündeki soru üzerine, atanamayan ya da atama bekleyen öğretmenlerle ilgili çok soruya cevap verdiğini, bu soruya cevap vermek istemediğini belirterek, "Bunu sürekli kaşıyor olmanın hiçbir mantığı yok. Ülkenin bir gerçeği ve karşı karşıya kalınan sorunlar var. Bunlar da zamanı ve yeri geldikçe çözülecektir" diye konuştu.Sadece KPSS yaklaşımı yetersizÖğretmenlerin atamasıyla alakalı KPSS konusunda yapılan eleştirilere katılacağını kaydeden Dinçer şunları söyledi:Sadece, ’Yalnız sınav kaldırılsın’ diye bir eleştiri yapılıyorsa bunun gözden geçirilmesi gerektiği kanaatinde olurum. Çünkü öğretmenin seçim sürecinin sadece KPSS’ye dayalı olması bana göre çok yetersiz bir yaklaşım tarzıdır. Singapur ve Finlandiya dünyada eğitimde oldukça iyi bir pozisyonda duran iki ülkedir. Onların mesela uluslararası mukayeselerde PISA sınavlarında her ikisi de ilk beştedirler.Finlandiya’da bir kişinin öğretmen olabilmesi için tam 6 aylık bir seçim süreci gerekir. Singapur’da ise yüksek lisans yapmış insanlar olması zorunluluğu vardır. Eğitimden sonra yaparlar ve ayrıca yine onlar da 6 ay süren bir seçim sürecinden geçirilir. Öğretmenlerin seçim sürecinin KPSS’ye dayalı olması halinde ’Yetersiz’ diyorsanız, bunu anlamak ve bu eleştiriye katılmak mümkün ama ’sınav yapmadan öğretmen alın’ diyorsanız o zaman siz bu ülkede çocuklarınıza yeteri kadar önem vermiyorsunuz anlamına gelir.Doğru talepBakan Dinçer, sınıfa girecek öğretmenin mesleki, hayati bilgisi, ahlaki ve toplumsal değerlere ilişkin bilgisiyle oldukça iyi ve mükemmel olmaya çalışması, öğretmenin pedagojik formasyonuyla, kişiliğiyle, fiziki özellikleriyle çocuklara örnek teşkil edecek nitelikte olması gerektiğini vurguladı. Dinçer, bütün bu özelliklerin hepsini göz önüne alan bir seçim süreci talep edilmesi halinde o zaman çok daha doğru bir talepte bulunulmuş olunacağını kaydetti. Van'da eğitim durumuBakan Dinçer, Van’da eğitim ve okulların durumuyla ilgili bir soru üzerine ise Van’ın Erçiş İlçesi ile merkez hariç diğer ilçelerde eğitime başlandığını ifade ederek şöyle konuştu:Erciş ve merkezde okulların hasar tespitlerini Milli Eğitim Bakanlığı olarak yaptıktan sonra o bölgedeki sosyo psikolojik havayı da görerek bağımsız bir denetim daha yaptırma ihtiyacı hissettik. İstanbul Teknik Üniversitesi, Sakarya Üniversitesi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla Van ve Erciş’teki bütün okullarımızı yeniden bir daha gözden geçirdik, hasar durumlarının tespitini yaptık. Hatta daha da emin olmak için Milli Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı tespitlerle üniversitelerin yaptığı tespitler arasında değerlendirme farklılıkları varsa bu farklılıkları giderecek düzenlemeleri ve gözden geçirmeleri de yeniden yaptık. Böylece şu anda hangi okullarda hasarsızlık var ve eğitim yapılabilir, hangileri az hasarlı gözden geçirilerek eğitim yapılabilir, hangileri ise orta ve yüksek hasarlı bunların tespiti net olarak ortaya çıktı. Biz orta ve yüksek hasarlı okullarda eğitim yapmayacağız ve çocuklarımızın sağlığını ve hayatını riske edecek herhangi bir davranışa girmeyeceğiz.Hazır okullarda önümüdeki haftadan itibaren eğitim başlıyorVan’da mevcut hasarsız okullar ve çok hafif hasarlı okullarda eğitim yaparak derslik ihtiyacını karşılayabildiklerini anlatan Dinçer şöyle dedi:Özellikle eğitimin niteliğini de çok fazla bozmadan, eğitim yapabilmek için şu ana kadar 3 adet prefabrike okul hazırlandı ve çalışmalar bitti. Çadırlarda derslikler hazırlandı. Yine bu süreyi de değerlendirmek için hatırlarsanız oraya 800 civarında öğretmeni atamıştık. Bu öğretmenlere geçtiğimiz hafta tabi afetlerin yönetimi, tabi afetlerden sonra ortaya çıkan sosyopsikolojik sorunların çözümü, psikolojik rehabilitasyon ve rehberlik gibi dersler yanında çevre eğitimi o ilin özellikleri, sınıfa giren öğrencinin, öğretmenin iletişimiyle alakalı konularda eğitimler verildi ve eğitimimizi geçtiğimiz hafta yeni atanan öğretmenler için tamamladık.Bu hafta da daha önceden orada öğretmen olanlara travma yönetimi, psikolojik rehberlik ve danışmanlık, afet sonrası problemlerin çözümüyle ilgili eğitimler veriyoruz. Okullarımızda da artık peyderpey herhangi bir tarih vermeksizin eğitime hazır olan okullarımızda da eğitime önümüzdeki haftadan itibaren başlıyoruz. Bu sebeple orada eğitimle ilgili problemlerimizin giderek çözüldüğünü ifade etmek mümkün. Benim tahminim belki de bir deprem, büyük bir tabi felaketten sonra en hızlı eğitimi tekrar başlatma imkanına kavuşmuş olacağız. Tabi bu beraberinde o kentte halkın günlük hayata dönmesini sağlayacak diye var sayıyoruz. Onun için de önemle ve mümkün olduğu kadar ihtiyatı elden bırakmadan çabuk eğitime başlamak istiyoruz.İlköğretim başörtü sorunuDinçer, bazı ilköğretim okullarına başörtülü olduğu için öğrencilerin alınmadığı iddiasının sorulması üzerine, "Bana böyle bir mesele intikal etmedi. Genellikle bu tip durumlarda spekülatif tavırlar veyahut da haberler çok oluyor. Ben onu inceledikten sonra bir şey söyleyeyim" yanıtını verdi.