Atlantik'in ötesindeki insanlık dramı

Atlantik'in ötesindeki insanlık dramı

Teksas Eyaleti'nin ikinci büyük kenti San Antonio'da, havuzlu ve temiz bir tesis olan Otel CareFree Inn'ndeki güzel görüntülerden, birkaç metre ileride eser kalmıyor. San Antonio’nun Lackland semtindeki hava kuvvetleri üssünde, gri barakalar içinde kalan yüzlerce çocuk bambaşka bir tablo çiziyor. ABD'nin huzur dolu yaşamı burada yüksek tel örgüler ve gözetmen askerlerle sona eriyor.

ABD'ye sığınmaya çalışan yüzlerce çocuk, burada kaderlerinin tayin edilmesini bekliyor. Hepsi sırayla duruşmaya çıkıyor. Çocuklara duruşma öncesi temiz kıyafetler veriliyor. Hâkimler için gündelik yaşamın sıradan parçası haline gelmiş bu davalar, çocuklar için ise hayatlarını değiştirebilecek öneme sahip.

17 yaşındaki Jose, 2013 Ekim ayından bu yana ABD'ye kaçmaya çalışan 57 bin çocuktan sadece biri. Çocuklar, Honduras, Guatemala ve Salvador'dan geliyor.

'Kaç oğlum!'

Jose, dünya genelinde cinayet oranlarının en yüksek olduğu Honduras'tan geliyor. Ülkesinde birçok korkunç olayı birebir yaşadı. Polislerin, uyuşturucu çetesi olan amcasına yaptıkları operasyona ve kendisinden rüşvet istemelerine tanıklık etti. Silahlı adamlar evlerini bastığında, annesi Jose'nin ABD'ye kaçmasını istemiş.

Çocuklar ya tek başlarına ya da küçük gruplar halinde sınırı geçmeye çalışıyor. Yolda yaşadıkları kimi zaman, ülkelerinde yaşadıklarını aratmayacak kadar tehlikeli boyutlara ulaşıyor. Çocukları mahkemede temsil eden sivil toplum kuruluşu Raices'ın Başkanı Jonathan Ryan, sınırı geçmeye çalışan çocukların yolda, tehlikeli saldırılara hedef olduklarına dikkat çekiyor. Öyle ki, Raices'a bağlı 21 avukat, çocukların anlattıkları üzerine psikolojik destek almak zorunda kalıyor.

'Buz kutularında tutuluyorlar'

Sağ salim sınıra ulaşan ve ABD sınır koruma tarafından yakalanan çocuklar için bundan sonra da her şey yoluna girmiyor. Jonathan Ryan, çocukların sınır koruma tarafından yakalandıktan sonra insanlık dışı şartlarda tutulduklarını belirtiyor. Ryan, çocukların Latin Amerika'da buz kutusu olarak adlandırılan konteynerlerde tutulduğunu, yeterli kıyafetleri olmadan tüm ihtiyaçlarını buralarda görmek zorunda olduklarına dikkat çekiyor.

Mülteciler, tecrit mekanlârındaki dondurucu soğuğun, bir an önce vazgeçip geri dönmeleri için caydırmak amacıyla kullanıldığını öne sürüyor. Raices, bu insanlık dışı yöntem için dava açtı ancak sonuç elde edemedi. Jonathan Ryan, Lackland'daki mülteci yerleşkelerinin çok daha iyi olduğunu ve buraların devlete bağlı farklı ajanslar tarafından işletildiğini belirtiyor.

'ABD de bu çocuklara yardım edemeyecekse...'

Latin Amerika'dan ABD'ye kaçmaya çalışan mülteciler, Washington’da da tartışma konusu. Cumhuriyetçiler, çocuk ve genç mültecilerin sınır dışı edilmelerini talep ediyor. Ancak bunun için hâlihazırda bir yasa bulunmuyor.

Çünkü George W. Bush tarafından imzalanan mülteci yasası, reşit olmayan mültecilere yasal koruma sağlıyor. Sınır bölgesinde, bütçe ayrılıp mülteci barınakları yapılmasına da karşı çıkanların sayısı fazla. Ancak Jonathan Ryan, buradaki sorunun sadece bir göç sorunundan ibaret olmadığını belirtiyor.

Bir insanlık kriziyle karşı karşıya olunduğunu, acı çekenlerin çocuk olduklarını belirten Ryan, ABD gibi güçlü bir ulusun da bu çocuklara sahip çıkmaması durumunda, bir insanlık faciasıyla karşı karşıya kalınacağını belirtiyor.