İklim değişikliği üstüne yapılan son bilimsel araştırmalar, sadece gaz salımlarını kesmenin küresel ısının 1,5 ya da 2 santigrat yükselmesini engellemeyeceğini ortaya koyuyor.
İklim Değişikliği Üzerine Hükümetlerarası Panel ve diğer kuruluşlar bu yüzyıl bitmeden havanın CO2'den temizlenmesi gerektiğini savunuyor. Bazı fikirler CO2 salımlarını sınırlama gibi asıl hedeften şaştıkları gerekçesiyle tartışmalı. Ancak ABD Bilim, Mühendislik ve Tıp Ulusal Akademileri'nin son araştırmasında, "negatif salım teknolojilerinin" geniş ölçekte uygulanmaya hazır olduğu belirtildi.
Raporu kaleme alanlar, ABD Kongresi'nin emilen ve depolanan karbondioksitin her tonuna 50 dolarlık vergi indirimi getirdiğini ve bu teknolojilerin 20 ile 100 dolar arasında maliyeti olduğuna dikkat çekiyor.
Rapora göre canlı bitkiler ve deniz ve nehir diplerinde depolanan karbon miktarını arttırmak mümkün. Bu alanlar arasında bataklıklar, gelgit havzaları ve deniz çayırı yatakları var.
Bu sulak alanlar, tüm ekosistemler arasında metrekare başına en çok karbon depolama kapasitesine sahip yerler.
Akademi'nin çalışması yeni sulak alanlar yaratarak ya da bunları koruyarak atmosferden çekilen karbon oranının ikiye katlanabileceğini söylüyor.
Bu seçenekle karbonun tonu 20 dolara depolanabiliyor.
Ancak kıyı ekosistemleri dünyada en büyük tehdit altında bulunan alanlar.
Her yıl 340 bin ile 980 bin hektar arasında kıyı ekosistemi yok ediliyor.
Bu alanların yok edilmesiyle daha fazla gaz salımı da ortaya çıkıyor.
Karbon salımlarının artmasında önemli bir faktör küresel ormansızlaştırma.
Burada da sorun. kerestelik ağaç yetiştirme hakkında bilgi sahibi olan pek çok araştırmacının. en iyi hangi ağaç türlerinin karbon emdiği konusunda kapsamlı bilgiye sahip olmaması.
Neredeyse. bütün ülkeler karbon seviyesini azaltmanın ucuz bir yöntemi olarak ağaç dikme programları başlattı.
Rapora göre ağaçlar çorak, tarım arazisi olarak kullanılamayan yerlere dikildiği sürece iyi bir yöntem. Raporu inceleyen Cardiff Üniversitesi'nden Dr. Phil Renforth, "Sorun, bunu işe yarayacak dereceye dek yaptığınızda, gıda üretimi için gereken alanları da ağaçlandırmanızın gerekmesi" diyor.
Rapora göre bu yöntemle de ton başına 20 dolar ya da daha az bir maliyetle karbon azaltılabiliyor.
Araştırma ayrıca, topraktaki karbonu azaltabilecek ve ayrıştırılabilecek tarım bitkileri bulunması için araştırma çağrısı da yapıyor.
Rapor yeni ağaç dikmenin yanısıra mevcut ormanlarının korunmasının da karbon düzeyini azaltmak için önemli olduğunu vurguluyor. Bunun da maliyeti karbonun tonu başına 20 dolardan az.
Orman yangınlarından sonra kayıpları hızla geri kazandırmak ve orman ürünleri hasatı yapılırken, yaşlı ve büyük ağaçları koruyarak ormanın yaşının büyütülmesi gibi teknikler söz konusu.
Çiftçilerin tarlalarını kullanma yöntemlerinde küçük değişiklikler havadaki karbonla mücadelede ucuz ve etkili bir yol olabilir.
Bunlardan biri çiftçilerin ticari ürünler yetiştirmedikleri dönemde tarlalarını örtü bitkileri ekmeleri.
Toprak çok fazla işlenmeden ekilen bu bitkilerin atıklarının yakılmasıyla toprağa bio-kömür adı verilen madde ekleniyor.
Dünya Kaynak Enstitüsü Uzmanı Kelly Levin, "Tarımsal faaliyetleri değiştirmek, toprak verimliliği ve su anlamında büyük bir yarar sağlıyor. Ancak bazı zorluklar da var. Bunların en önemlisi karbon çekme özelliğinin ne kadar kalıcı olacağı. Tabi bir de boyut problemi var. Bu yöntemlerin yararlı olabilmesi için çok geniş bir alanda uygulanması gerekiyor" diyor.
Bu aynı zamanda, biraz daha pahalı bir yöntem.
Bu seçenek karbonun tonu başına 20 ila 100 dolarlık bir maliyet ortaya çıkartıyor.
[bitki atıklarından elde edilen kömür] Telif hakkıRONEMMONS Image captionBitki atıklarının yakılması toprağın daha çok karbon çekmesine yarıyor.
Biyokütle enerjisi (BECCS) karbonu emen enerji bitkileri yetiştirmek ve daha sonra bunları elektrik üretmek için yakarken ortaya çıkan CO2 gazını yakalayarak yeraltına gömmek işleminden oluşuyor.
BECCS küresel düzeyde tarıma elverişli arazilerin yüzde 40'ına ihtiyaç duyulacağı görüşüyle pek kabul görmüyor.
Ancak rapora göre BECCS ton başına 20 ila 100 dolarlık makul maliyetiyle fark yaratabilir.
Uzmanlar sadece atık ürünlerden sağlanan biyokütle enerjisiyle atmosferden 5 milyar ton CO2'nin çekileceğini öne sürdü. Bu çok büyük bir miktar.
Ancak bunun tarımsal, orman ve belediye atıklarının toplanması ve nakedilmesi gibi lojistik ve ekonomik zorlukları da var.