Av komisyonu toplantısı öncesi 234 STK'dan 'vurma beni' çağrısı

Av komisyonu toplantısı öncesi 234 STK'dan 'vurma beni' çağrısı

Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü Merkez Av Komisyonu'nun avlanacak türler ve alanlar hakkında karar vereceği yarınki toplantı öncesi 234 sivil toplum kuruluşu, 'vurma beni' başlıklı kampanyada 100 bine yakın imza toplayıp, avcılığın yasaklanmasını talep etti.

Türkiye'deki 234 sivil toplum kuruluşunu bir araya getiren Yaşam Savunucuları, yaban hayvanlarının ihaleyle avlanmasına ilişkin Merkez Av Komisyonu'nun yarın yapacağı karar toplantısı öncesi imza kampanyası düzenledi. Kısa sürede 100 bine yakın imzanın toplandığı kampanya kapsamında, avcılığın tamamen yasaklanması talep edildi.

Avlanacak türler ve alanlar belirlenecek

DKMP'ye bağlı Merkez Av Komisyonu'nun yarın yapacağı toplantıda avlanacak karaca, dağ keçisi, yaban koyunu, bazı geyik türleri gibi birçok türdeki yaban hayvanının ihaleyle avlanmasına yönelik türler ve alanlar hakkında karar alacağı belirtildi. Ayrıca Sivas ve Burdur'da 51 dağ keçisinin avlanması için ihale açıldığı kaydedildi.

500 bin kişiye avcılık sertifikası

234 sivil toplum kuruluşunun imza kampanyasıyla Tarım ve Orman Bakanlığı ile DKMP Genel Müdürlüğü'ne yapılan çağrıda, başka bir canlıyı öldürmenin sporu, turizmi, hobisi ve ihalesinin olamayacağı belirtildi. Bu dünya üzerinde yaşamın paylaşıldığı diğer canlıların, insanın uzak ve yakın komşuları olduğu belirtilen çağrıda, “Komşularımızı birer rakam ve kotaya indirgeyen Merkez Av Komisyonu'na da kararlarına da karşı çıkıyoruz. Tarım Orman Bakanlığı, DKMP Genel Müdürlüğü, hangi canlının kaç birey, ne koşullarda, nerelerde öldürüleceğine karar vermek yerine, onları koruyan kararlar almalıdır. Geçtiğimiz 16 yıl içinde yaklaşık 17 bin avcılık kursu açılmış ve yaklaşık 500 bin kişi avcılık sertifikası almıştır. Doğanın korunmasından sorumlu kurumlar, silah endüstrisinin ve avcıların doğamızı yok etmesine ne yazık ki seyirci kalmakta, daha da üzücüsü bu durumu teşvik etmektedir" denildi.

Nesli tehlike altındaki türler

Türkiye'nin taraf olduğu Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi'nin 6 ve 8'inci maddeleri uyarınca nesli tehlike altındaki türleri korumayı taahhüt ettiği belirtilen çağrıda, “Buna rağmen, bu hükümler ve taraf olunan öbür uluslararası sözleşmelerin, ülkemiz mevzuatı sayılan hükümleri görmezden gelinerek, nesli tehlike altındaki kimi türler bile ava açılmaktadır. Bu kabul edilemez" ifadeleri kullandı.

Diplomat ve üst düzey misafirlere ücretsiz avcılık

Ayrıca, 1 Temmuz 2020'de TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu'ndan geçen kanun teklifinin 15'inci maddesine getirilen ek de hatırlatıldı. Buna göre, yabancı diplomat ve üst düzey misafirlerin diledikleri takdirde ücretsiz avlanabilmesi ve yaşam alanları tahrip edildiği için yerleşim yerlerine gelen ayı, domuz gibi hayvanların da avlanabilmesinin yönetmeliğe bağlanmasının oy çokluğuyla kabul edildiği kaydedildi.

“Bir an önce durdurulmalı”

Doğaseverler, şu çağrıda bulundu: “Doğamızı günbegün yok edecek bu kararların bir an önce durdurulması gerekmektedir. Kara Avcılığı Kanunu'nun ivedilikle değişmesini, Doğa Koruma Kanunu olarak yeniden düzenlenmesini ve doğa ihtisas mahkemelerinin kurulmasını talep ediyoruz. Şimdi, yaşam hakları ve alanları ellerinden alınan tüm canlıların sesi olma zamanı. Çünkü yaşam hakkı bütün canlılar için pazarlık edilemez en doğal hak. Hepimizin yaşamı birbirine bağlı. İnsan diliyle kendi haklarını savunamayan tüm canlıların sesi oluyoruz." (DHA)