Sınır kapılarının açılmasıyla Türkiye’nin dört bir yanındaki sığınmacılar Edirne’ye ulaşabilmek için ilk durakları olan İstanbul’a geldi. Sığınmacıların akını fırsatçılara gün doğurdu. Minibüs, otobüs ve taksi sahipleri fahiş fiyatlarla sığınmacıları Edirne’ye götürmeye çalışıyor. Şoförlerin “Avrupa, Avrupa, Avrupa” diye bağırıp müşteri beklediği Vatan Caddesi’nde, Edirne’ye kadar 4 bin dolar alan da var, 100 liraya yolcu bekleyen de.
İstanbul’dan Edirne’ye gitmek isteyen sığınmacıların ilk adresleri Vatan Caddesi’ndeki İl Göç İdaresi Müdürlüğü önü oluyor. Vatan Caddesi her zamankinden daha kalabalık. Otobüsler, minibüsler, taksiler, hatta özel araçlar bile müşteri kapma telaşında. Sığınmacılar ceplerindeki paraya göre bir ulaşım aracı seçmek zorunda. Kim neye parası yetiyorsa ya da en hızlı nasıl gideceğini düşünüyorsa onu tercih ediyor. Ancak sığınmacılar bu durumdan şikâyetçi. Kendilerine fırsatçılık yapıldığını anlatıyorlar. Hürriyet'ten Ece Çelik'in izlenim haberine göre, Vatan Caddesi kenarına park edilmiş araçların şoförleri “Avrupa, Avrupa” diye bağırıp müşteri arıyor. Minibüs ve otobüslere istenen fiyat kişi başı 100 TL ile 200 TL arasında değişiyor. Normalde otobüs ücretleri 75 TL civarında ancak hiçbir turizm şirketinde yer yok. "İlk gece 4 bin dolara Edirne'ye götürdüm"
Bir taksici sınırların açıldığı ilk gece bir aileyi 4 bin dolara Edirne’ye götürdüğünü anlatıyor. Bir diğer taksi sahibi, “Allah’ından da korkun yok mu senin? O kadar paraya götürülür mü?” diye tepki gösteriyor. Tepki gösteren taksici kendi tarifesini sorunca, “Abla ben 1500 TL’ye götürüyorum. Sonuç olarak 250 kilometre yol gideceğiz. Dün denk geldi, bugün de bekliyorum, mutlaka birileri denk gelecek diye umut ediyorum” diyor.Sığınmacılar ise çaresiz bir bekleyiş içinde. 25 yaşındaki Suriyeli Abdülselam, üç senedir kaldığı Türkiye’nin artık çok pahalı olduğunu anlatıyor. Daha iyi bir yaşam için Avrupa’ya gitmek istediğini belirten Abdülselam, parkta beklemekten de şikâyetçi:
“Altı saattir parkta bekliyoruz. Otobüs fiyatları çok yüksek. Pazarlık yapmak istiyoruz ama kimse daha ucuza götürmeyi kabul etmiyor.”