Alman Federal Meclisi'nin Yeşiller partisinden Milletvekili Max Lucks, Katolik haber ajansına (KNA) yaptığı açıklamada Avrupa Konseyi'nin Türkiye'de tutukluluğu devam eden insan hakları aktivisti ve iş insanı Osman Kavala için harekete geçmesini istedi. Lucks, "Kavala cezaevinde kalıyorsa, Avrupa Konseyi de buna uygun bir yanıt vermeli" dedi.
Lucks, "Bağımsız bir yargı olsaydı Kavala ve beraberinde yargılanan kişilere yönelik iddialar çoktan düşmüş ve en geç Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) kararıyla serbest bırakılmış olurdu" diye konuştu. Türkiye'de yargının uzun zamandır bağımsız olmadığını ve Türk hükümetinin istediği yönde kararlar aldığını vurgulayan Lucks, "Kavala'ya yönelik uzun zamandır devam eden bu dava, insan haklarının sistematik olarak nasıl ayaklar altına aldığını gösteriyor" şeklinde sözlerini sürdürdü.
Kavala'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hoşlanmadığı "renkli, demokratik ve Avrupalı Türkiye'yi" temsil ettiğini belirten Lucks, Avrupa'nın bu Türkiye'nin ve Osman Kavala'nın yanında durması gerektiğini kaydetti.
Yargıtay tarafından bozulan Çarşı davası ile İstinaf Mahkemesince bozulan Gezi Parkı davasının birleştirildiği, tek tutuklusu Osman Kavala olan 52 sanıklı davanın dördüncü duruşması Pazartesi günü yapılmış ve Kavala'nın tahliye talebi reddedilmişti. Daha önce Gezi davasından beraat eden Kavala, bu davada hükümeti devirmeye teşebbüs, casusluk ve örgüt yöneticiliği iddiasıyla yargılanıyor.
Kavala'nın tahliye edilmemesinin ardından dikkatler şimdi Avrupa Konseyi'nde. Avrupa Konseyi'nin icra organı olan Bakanlar Komitesi, AİHM'nin Kavala'nın serbest bırakılması yönündeki kararını uygulamadığı gerekçesiyle geçen Aralık ayında Türkiye hakkında ihlâl prosedürü başlatma kararı almış ve Ankara'ya AİHM'nin Kavala kararını nasıl uygulayacağını belirtmesi için de 19 Ocak'a kadar süre vermişti.
Bakanlar Komitesi, Kavala dosyasını 2 Şubat'taki toplantıda yeniden ele alacak. Kavala'nın serbest bırakılmaması nedeniyle Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin ihlal prosedürü için AİHM'ye resmen başvurulacağını ilan etmesi bekleniyor.
AİHM, Osman Kavala'nın gözaltı koşullarıyla ilgili davada 10 Aralık 2019 tarihli kararında Kavala'nın "hukuk dışı nedenlerle ve susturulmak için hapiste tutulduğu" sonucuna varmış ve bu ihlalin ortadan kaldırılması için Kavala'nın "derhal tahliye edilmesi" gerektiğine hükmetmişti. Karar, Mayıs 2020'de kesinleştikten sonra AİHM kararlarının infazının denetleyicisi olan Bakanlar Komitesi gündemine gelmişti.