AVUKAT ŞAĞBAN: İTİRAFTAN DÖNÜŞ SORUNU ÇÖZER Mİ? ANKARA (A.A)

-AVUKAT ŞAĞBAN: İTİRAFTAN DÖNÜŞ SORUNU ÇÖZER Mİ? ANKARA (A.A) - 10.05.2011 - YGS'deki şifre iddiaları üzerine sınavın iptali istemiyle Konyalı bir öğrenci adına Ankara 7. İdare Mahkemesine dava açan avukat Ahmet Gürol Şağban, ÖSYM'nin mahkemeye sunduğu savunmasında "şifrelemeyi yok saydığını" belirterek, "Şimdi bu itiraftan geri dönmek sorunu ne kadar çözer, bunun takdirini kamuoyuna bırakıyorum" dedi. Şağban, ÖSYM'nin mahkemeye savunmasını sunmasının ardından "cevap" vermek üzere geldiği İdare Mahkemesinin önünde gazetecilere açıklama yaptı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturmanın gizli olarak yürütüldüğünü ve henüz karar verilmediğini anımsatan Şağban, "Gizli olan bir soruşturmayla ilgili soruşturma evrakının intikal edip etmeyeceği konusunu bilemiyorum ancak mahkeme talep etmiştir ve kısa sürede sonuçlanması için tebligatın memur eliyle yapılmasını istemiştir" diye konuştu.  Talebin Başsavcılığa ulaşıp ulaşmadığına ilişkin soru üzerine Şağban, "Ulaştığını tahmin ediyorum. Yürütmeyi durdurma talebinin çok kısa sürede sonuçlanması için bir bilirkişi raporuyla zaman alınmaması gerekiyor. Bizim taleplerimiz içinde de var. Hatta taleplerimizde 1 milyon 700 bin soru kitapçığının incelenmesi de var. Çünkü şifreleme iddiasının başka türlü ortaya çıkması bu yönüyle mümkün değil" yanıtını verdi.   Şağban, Başsavcılığın istenen belgeleri ne kadar sürede göndermesi gerektiğine ilişkin, "O savcılığın takdiri. Yalnız mahkeme tebligatın memur eliyle yapılmasını istediğine göre bu işin hızlı olmasını istiyor demektir" diyen Şağban, mahkemede toplantının sürüp sürmediğine ilişkin soru üzerine de, "bu konuda açıklama yapamayacağını, kalemden aldığı tebliği açıkladığını" belirtti. -"AYNI ZAMANDA, AYNI SORULARLA SINAV YAPILMALI"- "Bilirkişi raporu gecikirse adaylar için bir sorun ortaya çıkarmayacak mı?" şeklindeki soru üzerine Şağban, şunları söyledi:  "Aslında soruşturmayla bizim davamızın doğrudan ilgisi olmadığı kanaatindeyim. Biz sadece şifre iddialarına dayanmadık, mesela fen bilimleri testinin tekrarlanmasına dayandık. Buradaki kanuna aykırılık o kadar açık ki, 7. maddenin 3. fıkrasına çok net şekilde aykırı. Burada mutlaka aynı adaylara, aynı zamanda, aynı sorularla sınav yapılması gerekiyor, bu çiğnendi. Soru kitapçıklarında 1 milyon 700 bin adet basılmadan dolayı zor sorularla başlayan adayların kolay sorularla başlayanlara nazaran eşitsizlik olduğunu ileri sürdük. Yani dayandığımız hususlar sadece şifre iddiaları ve şifrenin kamuoyuna sızıp sızmadığı değil. Ama bu manada şunu ilave edeyim, METEKSAN'daki inceleme Ankara 7. İdare Mahkemesinin savunma istediği günün ertesi günü meydana geldi. Yani o basılma hadisesi savunma istendikten sonra oldu. Bu dikkat çekiciydi. 3 gün içinde inceleme tamamlandı. Arkadaşlar, 1 milyon 700 bin kitapçıktan ve cevap anahtarından bahsediyoruz. Size bir YGS sorusu sorayım, 20 kişilik bir bilirkişi heyeti olsa ve 1 dakika harcasa her kitapçığa kaç günde inceleme tamamlanır? 59 günde arkadaşlar. 3 günde tamamlanması mümkün değil ama burada doğru cevap 3 gibi çıkıyor. O yüzden ben Cumhuriyet Savcılığının soruşturmasının çok etkili bir soruşturma olduğu kanaatinde değilim şu aşamada." Şağban, bir başka soru üzerine, "Şifre iddialarını yalanladılar ama ÖSYM Başkanı bizzat adaylara gönderdiği mektupta şifreyi doğruladı. Yine ÖSYM Yönetim Kurulu Radikal Gazetesi'ne verdiği demeçte bir kurgulamanın, bir şifrelemenin olduğunu itiraf etti. Şimdi bu itiraftan geri dönmek sorunu ne kadar çözer, bunun takdirini kamuoyuna bırakıyorum" dedi. -"MAHKEME DEĞERLENDİRECEK"- Bilirkişi raporunun istenmesinin ne anlama geldiği yönündeki soruya karşılık Şağban, "Sayın mahkeme mutlaka bütün hususları değerlendirerek karar verecektir. Savcılığın soruşturması ortaya konan hususlardan birisi bunu da görmek isteyecektir" şeklinde konuştu. Şağban, 2. basamak başvurularının yarın sona ereceğinin anımsatılması üzerine de, "Sürecin uzamasından biz de memnun değiliz. Milyonlarca genç ve aile bu davayı bekliyor. Mahkeme de memnun değil ki tebligatı memur eliyle yapmış. Ancak buradaki kusur yine ÖSYM'nin. Niçin 15 gün bekledi? Bakın ben savunmaya cevabı 3-4 saatte hazırladım. Bu kadar zor değil, neden bu kadar beklendi. Uzamanın sorumlusu ÖSYM" değerlendirmesinde bulundu.  Şağban, "Mahkeme, bilirkişi yerine doğrudan yürütmeyi durdumalı mıydı?" sorusuna da "Takdir mahkemenindir. İncelemeden ve araştırmadan hüküm vermesi düşünülemez. Ben hoşnutsuzluk yaşamıyorum aksine memnunum" diye yanıtladı. Ne kadar sürede sonuç alınacağı konusunda Şağban, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı dosyayı ne kadar çabuk gönderirse, kararın da o kadar çabuk karar verileceğini dile getirdi.