Aydın Engin: Önerisi, vaadi kalmadı, Reis kıraathaneye düştü!

Aydın Engin: Önerisi, vaadi kalmadı, Reis kıraathaneye düştü!

Aydın Engin*

Farkındasınız değil mi? AKP Reisi’nin lafı bitti. Köprü, duble yol, çılgın proje, AVM, üniversite niyetine “yüksek lise” bile olamayan okullar falan filan derken söyleyecek sözü, seçmenlerin gönlünü çelebilecek önerisi, vaadi kalmadı.  Reis kıraathaneye düştü.  Osmanlıcadan kırma “kıraathane” sözcüğü, arı dile “okuma evi” diye çevrilebilir.  Kahvehaneye gitmek tembellik, boş oturmak gibi olumsuz çağrışımlar yaptığı, algı yarattığı için kıraathane deyimi icat edilmiş.  Benim çocukluğumda her kahvehanede göstermelik de olsa bir iki gazete bulundurulması adeta bir yasa gereğiydi. Abartıp kahvehanesinin duvarlarından birine kitap rafı konduranlar bile görmüşlüğüm var.  Ama ilaç için, o “kıraathane”lerde bir kitap okuyan görmüşlüğüm yok. Üniversite öğrenciliğimde İstanbul Tepebaşı’ndaki ünlü “Kanunuesasi kıraathanesinde” de bu böyleydi, çocukluğumda, Ödemiş Meyhane Boğazı’ndaki “Apti’nin Kıraathanesi”nde de...

***

Resmi verilere göre (Dikkat: Resmi dedim, gerçek değil) işsizlik oranı yüzde 10.8, genç nüfusta yüzde 21.2, üniversite diplomalı genç nüfusta yüzde 26’nın da üstünde.  Peki bu işsiz kitlesi gün boyu, akşam, hatta gece boyu nerede ne yapıyor dersiniz?  Az mı duyduk:  - Yav o ne yapıyor?  - Hiiç, ne yapsın garibim. İşsiz. İş bulamıyor, kahve köşelerinde pinekliyor...  Oysa Reis’in cevabı da, teşhisi de farklı: Ne yazık ki ülkemizde yeteri kadar “kıraathane” yok(muş). Olsa hepsi kıraathaneye gidip kitap okuyacaklar(mış). İşte bu nedenle 24 Haziran’da başkanlık için oyunuzu AKP Reisi’ne, Meclis için AKP-MHP ortaklığına verin ki memleketin dört bir köşesinde kıraathaneler açılsın, işliler, işsizler; boş gezenler, dolu gezenler oralarda kitap okuyup bilgilensinler.  Kitap önerileri: Mızraklı İlmihal, Uhut Savaşı, Hendek Muharebesi, Evrim Teorisi Neden Yanlıştır, FETÖ’nün İçyüzü ve Reis’in Dışyüzü vb...  Bunlar okur bulmuyor, rafta el değmeden duruyorsa: Tavlada zar tutma teknikleri; piştide vale ne zaman kullanılmalı; ‘çanak’la ‘remi’nin farkı; altmış altıda raki bi nasıl altmış altıya bağlarsınız vb...

***

Şaka bir yana, eğer bir siyasi partinin seçim kampanyasında o partinin her şeyi (sesi, sözü, aklı, fikri, ideolojisi, teorisyeni) olan zat kitlelere müjde niyetine kıraathane sözü veriyorsa bu “veri” bütün kamu oyu anketlerinden, bütün seçim tahmin ve analizlerinden çok daha anlamlıdır.  Yeter ki 24 Haziran’da şöyle bir silkeleyelim.  Düşecekler...

* Bu makale Cumhuriyet'te yayınlanmıştır