'Latmos Dağlarındaki maden ocakları dereleri dolduruyor, fıstık çamlarını kesiyor' iddiası

'Latmos Dağlarındaki maden ocakları dereleri dolduruyor, fıstık çamlarını kesiyor' iddiası

Aydın'daki Latmos Dağlarında bulunan maden ocaklarının, dereleri doldurduğunu ve ormanlara zarar verdiğini belirten Söke'nin Çavdar Mahallesi Eski Muhtarı İhsan Garagöz, fıstık çamlarının yanı sıra yüzlerce zeytin ağacının da bu madenler tarafından kesildiğini iddia etti. Garagöz, "Ruhsatsız olan bu ağaç kesimleri ile ilgili resmi kuruma dilekçeler verdim. Henüz bir yanıt alamadım. Ayrıca Kisir Deresi'ne maden pasaları dökülüyor. Yoğun bir yağışta Kisir köyü tıpkı Karadeniz'deki Bozkurt kasabası gibi sel altında kalabilir" dedi.

Aydın'ın Söke ilçesi sınırları içerisinde bulunan antik çağdaki adı Latmos olan Beşparmak Dağları bölgesindeki derelere ve ormanlara burada işletilen maden ocaklarının zarar verdiği tartışmaları yeniden gündeme geldi. 8 bin 500 yıllık kaya resimlerinin bulunduğu, dünyadaki ender jeolojik yapılardan biri olan bölgede Polat Madencilik tarafından Çavdar köyü yakınında işletilen kuvarsit madeninin kapasite artışı için 3 bin 280 fıstık çamı kesileceği iddia edildi. Söke'nin Çavdar Mahallesi Eski Muhtarı İhsan Garagöz, köyünün yakınında birçok maden işletmesine ait maden ocağı olduğunu, madenlerin ormanlara ve derelere büyük zararlar verdiğini öne sürerek yetkililere önlem alınması ve denetim yapılması için çağrıda bulundu.

"Ormanlık alanda ruhsatsız ağaç kesiliyor"

Garagöz Latmos Dağlarında, Polat, Eysim, Esan, Kormat, Kale gibi büyük madencilik şirketlerinin kuvars ve feldspat madenleri olduğunu belirtti. Bu madenlerin yıllardır ormanları ve bölgedeki tarihi önemi olan kaya resimlerini yok ederek faaliyetlerini sürdürdüklerini, maden işletmelerinin ruhsat alanları içindeki ormanlık alanları köylülere kestirdiğini ve köylülerin de bu ağaçları sattığını iddia eden Garagöz, “Ruhsatsız olan bu ağaç kesimleri ile ilgili birçok resmi kuruma dilekçeler verdim. Henüz bir yanıt alamadım ama sen bu işlere ne karışıyorsun diye üzerime saldırıp beni darbettiler. Dava açtım bu saldırı ile ilgili, hâlâ mahkemeler sürüyor" dedi.

"Şiddetli bir yağmura kalırsa Kisir köyü tarihten silinir"

Madenlerin Kisir Deresi ve başka derelere atıklarını döküp derelerin önünü kapattığını öne süren Garagöz şunları söyledi:

"DSİ 21. bölge müdürlüğünün bu dere üzerine bir denetimi var mı? Yapmıyorsa bunu bir ihbar olarak kabul etmesini istiyorum. “Kisir Deresi'ne maden pasaları dökülüyor. Yoğun bir yağışta Kisir köyü tıpkı Karadeniz'deki Bozkurt kasabası gibi sel altında kalabilir. Kisir köyü tarihten silinir. Bir saatlik şiddetli yağmur Kisir'i mahveder."

Garagöz fıstık çamlarının yanı sıra Zeytin Kanunu'na rağmen yüzlerce zeytin ağacının da bu madenler tarafından kesildiğini iddia ederek bölgeye kaç tane daha maden ocağı açılacağının belli olmadığını kaydetti.

Evrensel'den Özer Akdemir'in haberine göre, Latmos'da, Çavdar köyü yakınlarında Polat Madencilik tarafından yapılan kuvarsit madeninin kapasite artışı ile ilgili proje tanıtım dosyası, bu madenlerin yöreye verdikleri zararların en güncel örneği olacak bir belge niteliğinde. 2012 yılından bu yana bölgede madencilik yapan işletme kazı döküm alanını 24.96 hektara çıkararak kapasite arttırıyor. Alanın 25 hektar ve üzeri olması durumunda ÇED olumlu raporu alması gereken işletme, diğer yüzlerce şirket gibi mevzuatın açığından yararlanarak alanı 25 hektarın biraz aşağısında göstererek ÇED yapmaktan kurtuluyor.

"3 bin 280 fıstık çamı kesilecek"

Proje tanıtım dosyasında alandaki ekonomik ve ekolojik değerleri son derece yüksek olan 3 bin 280 fıstık çamı ağacının kesileceği belirtilirken, diğer ağaç türlerinden ne kadar kesileceği bilgisine ise yer verilmedi. Patlatma yöntemiyle yapılacak madencilik faaliyetlerinin gerek gürültü, gerekse toz ve taş sıçraması gibi etkilerinin bu yerleşimlerde önemli bir sorun yaratacağını şimdiden söylemek . ÇED alanı içerisinde 0,75 hektarlık alanı kaplayan Sarıçay Deresi'ni korumak için her ne kadar koruma bandı oluşturulacağı ileri sürülse de, Çavdar Köyü Eski Muhtarı İhsan Garagöz'ün aktarımlarından bu derenin de maden tarafından pasa dökümü için kullanılacağını öngörmek mümkün. Proje alanını 1,25 kilometre güneybatısında ise içme ve kullanma suyu mutlak koruma alan sınırı olduğu yine proje tanıtım dosyasında yer alıyor.