Aydınlık: Öcalan, 30 Mart'ta adayları Kandil'in belirlemesine "Gözlerini oyacağım" diye tepki gösterdi

Aydınlık: Öcalan, 30 Mart'ta adayları Kandil'in belirlemesine "Gözlerini oyacağım" diye tepki gösterdi

Abdullah Öcalan ile çözüm sürecinde HDP adına müzakereleri yürüten heyet arasında geçtiği öne sürülen görüşmede, Öcalan'ın 30 Mart 2014'te yapılan yerel seçimlerde adayların Kandil tarafından belirlenmesine tepki göstererek ''Kandil'e deyin ki, kim yaptıysa bu işleri onun gözünü oyacağım" dediği iddia edildi.

Aydınlık gazetesinde Masum Gök imzasıyla yayınlanan haberde, Öcalan'ın ifadeleri Mezopotamya Yayınları tarafından yayınlanan İmralı Notları kitabına dayandırılıyor. Habere göre, HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder belediye başkan adaylarını Kandil'in belirlediğini söyleyince, Öcalan ''Böyle şey olur mu? Siz niye müdahale etmediniz? Devrimci cesaretiniz mi yok? Beni niye uyarmadınız?'' şeklinde tepki gösterdiği de ileri sürülüyor. 

Aydınlık'ın bugün (7 Şubat 2015) manşetinde yer alan haberde İdris BalukenPervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder ve Öcalan arasında geçtiği iddia edilen diyaloglar şöyle: 

Baluken: Bizden kaynaklı bazı yanlışlar vardı. Bazı yerlerde yerelden aday gösterilmemesi oy kaybettirdi. Kurtalan, Tatvan gibi yerlerde aday tercihleri yanlıştı. Halkın gözünde yıpranmış adaylarla seçime girilmesinin kaybetmeye etkisi oldu. 

Öcalan: Kim belirledi bunları?

Baluken: Seçim Komisyonu'nun çalışmalarıyla belirlendi.

Öcalan: Kimdir bu Seçim Komisyonu'ndakiler? Bunlar Kandil tarafından mı belirlendi, yoksa siz mi belirlediniz?

Önder: Kandil belirledi başkanım. 

Öcalan: Tamamiyle mi onlar belirledi? Parti Meclisi'nde belirlenmedi mi bu komisyon?

Buldan: Hayır, Parti Meclisi'nde ya da MYK'da belirlenmedi. 

Öcalan: Böyle şey olur mu? Siz niye müdahale etmediniz? Devrimci cesaretiniz mi yok? Beni niye uyarmadınız?

Önder: Başkanım, yaşanan sıkıntıları size iletmiştik. Siz de Seçim Komisyonu'na yönelik ağır eleştirilerde bulunmuştunuz. 

Öcalan: Ona rağmen mi dikkate almadılar?

 

'İsim verin bana'

 

Baluken: Başkanım, arkadaşlara durumu bizler iletmiştik. Onlar da gerekli tedbirleri alacaklarını söylemişlerdi. Ancak Seçim Komisyonu buna rağmen BDP-DTK Eşbaşakanlarıyla, Parti Meclisi ve MYK ile birlikte bu süreci ortaklaştırarak yönetmedi. 

Öcalan: Kimdir bu Seçim Komisyonu'ndakiler? İsim verin verin bana. 

Heyet: (Sessiz kaldı)

Öcalan: Korkmayın tek bir isim istiyorum. 

Heyet: (Yine sessiz kaldı)

 

'Gözlerini oyacağım'

 

Öcalan: Kim yaptı bu işleri? Sorumlusu kimdir? Bütün sorumlusu Kandil'dir. Kandil'e deyin ki, kim yaptıysa bu işleri onun gözünü oyacağım. Kandil karışmayacak bu işlere! Kandil yazılarında bana çok bağlı gibi görünüyor ama pratikte öyle davranmıyor. Bu böyle olmaz! NE BDP ne de HDP adına bu yapılamaz. Ders çıkaracak ve çok şiddetli bir özeleştiri verecekler. Ben devlete de söylüyorum, 'benimle iş yapacaksanız, benimle ciddi konuşacaksınız' diyorum. Sizin de daha cesur olmanız lazım. Ben size 'benim adıma müdahale edin' demiştim. 'Benim yetkilerimi kullanmalısınız' demiştim. Selahattin'e (Demirtaş) de bunları söylemiştim. Selahattin de buradan gittikten sonra 24 saat bile geçmeden bu dayatmalara boyun eğiyor. (Pervin ve İdris'e dönerek) Kandil'in bana karşı bir tavır alma durumu olabilir mi? Gözlemleriniz nelerdir?

Buldan ve Baluken: Böyle bir durum yoktur, aksine hepsi size çok bağlılar, biz bunu gözlemledik.