Anayasa Mahkemesi, sokağa çıkma yasağının 38 gündür uygulandığı Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki çatışmalarda hayatını kaybeden Mesut Seviktek’in cenazesinin alınması ve sokağa çıkma yasağının kaldırılması için yapılan başvuruyu reddetti. Seviktek Ailesi adına başvuruyu yapan Av. Yunus Muratakan, cenazelerin yarına kadar aileye teslim edilmemesi durumunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuracaklarını söyledi.
Seviktek ailesi adına Mezopotamya Hukukçular Derneği Üyesi Av. Yunus Muratakan, 4 Ocak’ta Anayasa Mahkemesi’ne sunduğu 13 sayfalık dilekçesinde, Diyarbakır Valiliği’nin 11 Aralık’ta ilan etmiş olduğu sokağa çıkma yasağının derhal kaldırılmasını ve çatışmalarda öldürüldüğü belirtilen Mesut Seviktek, İsa Oran ve Ramazan Öğüt’ün yasaklı bölgede bekletilen cenazelerinin ailesine verilmesini istemişti. Başvuruyu bu akşam karara bağlayan Anayasa Mahkemesi,tedbir kararının reddine karar vererek, gerekçeli kararında, “Başvurucuların yakınlarının hayatlarını kaybedip kaybetmediği, eğer kaybetmiş iseler cenazelerinin açıkta bekletilip bekletilmediği konularında resmi makamlarca bir araştırma yapılmadığına ya da cenazelerin tespit edilmesine rağmen bulunduğu yerden alınmadığına dair bir sonuca ulaşılamamıştır” ifadelerine yer verdi.
Cenazelerin Kurşunlu Camii avlusunda olduğu iddiası üzerine İçişleri Bakanlığı’ndan bilgi istendiğine yer verilen gerekçeli kararda, bakanlığın verdiği yanıt şu şekilde yer aldı:
“Başvurucuların İddia ettiği şekilde yakınlarının hayatını kaybedip kaybetmediğine ilişkin resmi makamlar nezdinde somut herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Başvurucular bizzat veya vekilleri aracılığıyla konuya ilişkin olarak Diyarbakır Valiliği’ne resmi bir başvuruda bulunmamışlardır. Bununla birlikte başvurucuların Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurması ve Başsavcılığın da İl Emniyet Müdürlüğü'ne konunun araştırılması için yazı yazması üzerine gerekli incelemeler başlatılmıştır. Başvurucuların dilekçelerinde cenazelerin bulunduğunu iddia ettiği yerlerden olan Kurşunlu Camii avlusunda güvenlik güçlerince yapılan araştırmada herhangi bir cesede rastlanmamıştır. Caminin avlusunu görüntüleyen fotoğraflar ekte yer almaktadır. Cenazelerin bulunduğu iddia edilen yerlerden olan Yavuz Selim Ortaokulu bahçesinde ise fiilen herhangi bir araştırma yapılma imkânı bu aşamada bulunmamaktadır. Zira anılan okulun bulunduğu mevki terör örgütü mensuplarına yönelik silahlı operasyonların yoğun bir şekilde yürütüldüğü yerlerdendir. Güvenlik güçleri sivil kayıpları önlemek amacıyla anılan yerde operasyonları hassasiyetle yürütmekte olduğundan, tedricen ilerlemektedirler. Terör örgütü mensuplarının uzun namlulu silahlarla saldırmaları, yollara barikat kurmaları ve bomba düzenekleri yerleştirmeleri de ilerlemeyi zorlaştırmaktadır. Güvenlik güçleri ilerledikleri yerlerde tespit ettikleri cenazeleri adli işlemlerin yapılmasını temin için ilgili makamlara teslim etmektedirler. Bu kapsamda devam eden operasyonlar sonucu, başvurucuların dilekçelerinde belirttikleri okulun bulunduğu yere ve diğer yerlere ulaşıldığında gerekli araştırmalar yapılarak varsa cenazeler ilgili makamlara teslim edilecektir. Kurşunlu Camii yanında yeteri kadar zırhlı araç ve personel ile gerekli tedbirler alındığından iddia edildiği gibi Kurşunlu Camii avlusunda herhangi bir şahsa ait cesedin görülmediği yapılan çalışmalardan tespit edilmiştir.”
T24’e konuşan Av. Yunus Muratakan, cenazelerin yarına kadar aileye teslim edilmemesi durumunda iç hukuk yollarının tükenmesi nedeniyle konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıyacaklarını söyledi.