Anayasa Mahkemesi (AYM), 2014 yılında Suriye’den Türkiye’ye ailesiyle birlikte geçmeye çalışan A.D.’nin sınırda askerler tarafından vurularak öldürülmesine ilişkin olayda “yaşam hakkı” ihlali olduğuna karar verdi. A.D.’nin imam nikâhlı eşi Aisha Fares’in, resmi olarak evli olmasa da “dolaylı mağdur” olarak başvurusu kabul edildi ve AYM ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden soruşturma yapılmak üzere kararın savcılığa gönderilmesine hükmetti. Ayrıca, başvurucuya net 27 bin TL manevi tazminat ödenmesine de karar verildi.
Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre 5 Şubat 2014’te A.D. ve 7 çocuğu ile imam nikâhlı eşinin de içinde bulunduğu kalabalık bir grup, Kilis Öncü Sınır Karakolu’nun sorumluluk sahasının karşısından sınır geçmek istedi. Uyarıyı dinlemeyen gruba askerler ateş etti ve yaralanan A.D., kaldırıldığı Kilis Devlet Hastanesi’nde bir gün sonra yaşamını yitirdi.
Askeri savcının olay yeri tutanağına göre sınırı geçmek isteyenler söktükleri 7-8 kadar mayını askerlerin üzerine attı ancak patlama meydana gelmedi. Grubun uyarılara aldırmaması üzerine Piyade Er S.A. mayın atan kişilere bir kez ateş etti ve bu sırada A.D.’nin yaralanmasına neden oldu. Karakolda tutulan tutanakta, S.A.’nın sadece bir kez ateş açtığı, A.D’nin sağ kol dirseğinden yaralandığı öne sürüldü. Hastanede yaralı halde ifadesi alınan A.D., 3-4 el silah sesinden sonra karnının sol tarafından ve sağ kolundan yaralandığını, kendisini kimin vurduğunu görmediğini, kimseye mayın atmadığını anlattı. Otopsi raporunda, A.D.’nin vücudunda üç adet ateşli silah giriş deliği tespitine yer verildi ancak askeri savcılık takipsizlik kararı vererek dosyayı kapattı.
Gerekçeli kararını açıklayan AYM, mayınların patlamadan yerden sökülüp sökülmeyeceğini, mayının menşeinin araştırılamaladığını belirtti. Kararda üç boş kovandan yalnızca birinin S.A.’nın tüfeğinden ateşlendiği, diğer iki kovanın aynı timdeki askerlere ait olmadığı ifade edilerek, “Ölen A.D.’nin cesedinde üç ateşli silah giriş yarası tespit edilmiştir. Bu bulgular, timdekiler dışında başka kişilerin de olay yerinde bulunduğuna ve ateş edilmiş olabileceğine işaret etmesine rağmen bu hususlarda araştırma yapılmamıştır” denildi.
İfadesi alınanlardan başka şahısların da olay yerinde bulunduğuna dair bulgulara rağmen işlem yapılmamasının soruşturmanın etkililiğine tesir eden önemli bir eksiklik olduğu belirtildi.
AYM; “Bu şartlar altında ölüm olayını aydınlatabilecek ve sorumluların tespitine yarayabilecek bütün delillerin toplandığını ve soruşturmada varılan sonucun elde edilen tüm delillerin kapsamlı, nesnel ve tarafsız bir analizine dayandığını söylemek mümkün değildir” değerlendirmesini yaptı.