Şırnak'taki Nevruz kutmalarına katılan Van Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, "Sayın Öcalan işte bu alanlardaki halkın iradesidir. Sayın Öcalan bu hareketin lideridir. O denenle Öcalan'a yaklaşım Kürt halkına yaklaşımdır, Kürt sorununa yaklaşımdır. Kürt sorununu çözümünü istiyorlarsa Öcalan'ın özgürlüğünü sağlamak durumundadırlar. Biz Öcalan'ın özgürlüğünü istiyoruz" dedi. BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, "Biz artık bu sürecin barışla sonuçlanmasını istiyoruz ve hapishanelerin kapılarının açılmasını istiyoruz" diye konuştu.
Şırnak'taki Nevruz kutlaması Cumhuriyet Meydanı'nda sıkı güvenlik önlemleri altında gerçekleştirildi. Meydan çevresindeki yüksek binalara keskin nişancıların yerleştirilirken, alana girenler tek tek üst aramasından geçirildi. Meydanda Türk bayrağı asılı direklere BDP'liler tarafından yağ sürülerek, direklere çıkılması önlendi. Nevruz kutlamaları Van Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk ve Şırnak Belediye Başkanı Faik Saltan'ın nevruz ateşini yakmasıyla başladı. Yaklaşık 8 bin kişinin katıldığı kutlamalarda davul zurnalar eşliğinde halaylar çekildi.
Milletvekili Tuğluk, alanda toplananlara yaptığı konuşmada, Şırnak'ta olmanın kendisi için büyük bir gurur olduğunu belirterek, şöyle dedi:"Değerli halkımız tarihi günler yaşıyoruz. Tarihi bir nevruz yaşıyoruz. Kürt sorunun demokratik ve barışçıl çözümü fırsatının olduğu günlerde 2013 Nevruzunuzu kutluyoruz. Evet bu yıl ki nevruz şiarımız Öcalan'a özgürlük Kürdistan'a statü şiarıyla direnişimizi mücadelenizi yükselteceğimizi bir hamle sürecinin yaşıyoruz. Bakın yaşanan bu kadar zulme rağmen yok etmeye rağmen işte biz buradayız. Alanlardayız sokaklardayız. Nevruz direniş özgürlük demek. Sizler Şırnak halkı olarak, bu mücadelenin en büyük cefasını çekmiş, en büyük bedelini ödemiş ama yılmamış mücadelesinden dolayı kutluyorum. Sevgili Botanlılar, sevgili Şırnaklılar işte sizin bu direniş ve mücadeleniz sayesinde bugün İmralı'da, bugün Kandil'de barış görüşmeleri yapılıyor. Bugün barış ve çözüm konuşuluyorsa bu sizin sayenizdedir, halkımızın sayesindedir. Barışın gerçek mimarları sizlersiniz bu alanlardır."
Tuğluk, İmralı'da Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelerin son derece önemli ve hayati görüşmeler olduğunu belirterek, şöyle dedi: "Özgür ve demokratik geleceğimizin belirlendiği bir süreci yaşıyoruz. Bir kez daha belki de son kez barışa şans tanınıyor. Öcalan, kan, acı, gözyaşı bitsin diye herkes hepimiz Kürt'üyle, Türk'üyle özgürleşelim diye bir barış ve çözüm hamlesi başlattı. Biz Kürt hareketi olarak, Kürt mücadelesini yürüten demokratik siyaseti olarak halkımızla birlikte bu Nevruz alanlarında Öcalan'ın arkasında olduğumuzu, tereddütsüz desteklediğimizi göstermek için bu alanlardayız. Öcalan, biliyoruz ki bir kişi değildir. Sayın Öcalan işte bu alanlardaki halkın iradesidir. Sayın Öcalan bu hareketin lideridir. O denenle Öcalan'a yaklaşım Kürt halkına yaklaşımdır, Kürt sorununa yaklaşımdır. Kürt sorununu çözümünü istiyorlarsa Öcalan'ın özgürlüğünü sağlamak durumundadırlar.
Biz Öcalan'ın özgürlüğünü istiyoruz. Toplumsal barış ve çözümden bahsediliyorsa ve gerçek bir müzakere sürecinin işlemesi isteniyorsa Öcalan'ın rolünü oynayacağı müzakere yapabileceği koşulların yaratılması gerekiyor. Bu nedenle devlet ve Türkiye toplumu Öcalan'ın özgürlüğüne giden süreci başlatmak durumundadır. Barışı bize hiç kimse altın tepside sunmayacak. Barışı da mücadele ederek getireceğiz. Her gün gerekirse bu alanları Nevruz alanlarına dönüştürerek getireceğiz. İçinde bulunduğumuz süreç bir mücadele sürecidir. Durup bekleyeceğimiz bir süreç değildir. Biz barış için samimiyiz. Kürt hareketi barış için çözüm için samimidir, Öcalan samimidir. Bakın Kürt hareketi Öcalan'ın çağrısıyla yanında bulunan tutukluları, esirleri serbest bıraktı. Tarihi adımlar atılıyor. Yine 21 Mart'ta Amed Nevruz'unda Öcalan tarihi bir açıklamada bulunacak. Biz şimdiden orada verilecek mesajı biliyoruz ki barış mesajı olacak. Biliyoruz ki özgürlük mesajı olacak."
Başbakan Erdoğan'ın tek bir adım atmadığını ileri süren Tuğluk, "Tek bir iyi niyet adımı atılmış değil. Buradan sormamız gerekiyor değerli halkımız. Peki, siz diyorsunuz ki silahları bırakın gidin size sormazlar mı? Milyonlarca Kürt insanlar siyasetçiler cezaevlerinde ömür tüketiyorlar. 10 binlerce Kürt siyasetçiyi bir rehine gibi aşağıyarak tutukladınız. Peki siz onları ne zaman bırakacaksınız. Kürt halkı bunu söylüyor. Bizde soruyoruz. Dilimizle kimliğimizle kültürümüzle yaşamak istiyoruz. Bizim mücadelemiz bir onur mücadelesidir. Barış olacaksa özgürlük tabanında olmak zorundadır. Barış olacaksa onurlu bir barış olacaktır. Onun için diyoruz ki aklınızı başınıza toplayın yanlış hesap yapmayın. Bakın bu kez de başaramasak, bu kez de barışamasak bir daha bu halkı kimse barışa ikna edemez. Karayılan ve KCK ile görüşmeler yaptık. Karayılan, '2013 yılına çok ciddi hazırlandık. Biz kendi öz gücümüze güveniyoruz biz savaşla da sonuç alabiliriz. Hem gücümüz hem mevcut konjonktür imkan tanıyor. Herkes kazansın diye, tüm Türkiye özgürleşsin diye önderliğimizin başlattığı sürece tereddütsüz destek saunacağız' dedi. İşte Kürt hareketini, Kürt mücadelesini asil duruşu bu. Biz herkes için özgürlük istiyoruz. Biz herkes için adalet istiyoruz. Biz herkes için barış olsun diyoruz" dedi.
Tuğluk, sadece Kürt hareketi, Kürtler haklarını kazansın, gerisi ne olursa olsun demediklerini belirterek, şöyle dedi: "Kürt'üyle Türkü'yle bu coğrafyada yaşayan herkes özgür olsun diyor. Bu asil bir duruştur. Bu büyüklüktür. Bu erdemli bir duruştur. İşte diyoruz ki onlara bu erdemli duruşa sizde adil bir yanıt verin. Gerçek bir çözüm için sizde sizin elinizdeki inkarı ve imha siyasetini ortadan kaldırın. Başka türlü inkar ve imhayla bu zihniyetle bu siyasetle barış gerçekleşemez diyoruz. Kürt'üz, Kürt olarak yaşamak istiyoruz. Kürt'üz kendi dilimizle konuşmak istiyoruz. Kürt'üz kendi kendimizi yönetmek istiyoruz. Bu kadar basit yani demokrasi istiyoruz. Herkes için demokrasi istiyoruz. Özgürlük ve demokrasi halklarımızın hakkıdır. Bunu bize hiç kimse çok görmesin. Biz bu coğrafyada halkımız ölümler dursun istiyoruz. Artık acılar yaşanmasın istiyoruz. Artık analarımız acı çekmesin istiyoruz. Ve onun için demokratik yöntemlerle, demokratik ilkelerle bu meseleyi çözelim diyoruz. Gelin anlamlı barışımızı gerçekleştirelim diyoruz. Kürt'ü de kazansın, Türk'ü de kazansın istiyoruz. Kaybet, kaybet yerine kazan, kazan siyaseti istiyoruz. Buna gelirlerse bu ülke kazanır. Hepimiz kazanırız. Ama değerli halkımız size buradan soruyorum. Buna gelmezlerse tek bir seçenek kalıyor. Direnişimizi yürütmek kalıyor. Başka bir yol kalmıyor bize. Her iki durumda da barışla barışla, direnişle direnişle, ama mutlaka özgürlüğümüzü kazanacağız. Diyoruz ki bu tarihi fırsatı kaçırmayın. Eğer yanlış hesap yaparsanız en çokta siz kaybedersizin. Kürt halkı bir şey kaybetmez. Biz yine direnmesini de biliriz. Mücadele etmesini de biliriz. Biz Nevruzlaşan bir halkız. Biz geleceğimizi kendi elimizle yaratacak kadar onurlu bir halkız. Bu tarihi sürecin geleceğini belirleyecek olanda sizlerin bizlerin duruşu olacaktır. Demokratik haklarımızı ve halkımızın meşru talepleri daha da yükseltmelerini istiyorum"
Tuğluk, Kürt halkının siyasetçileri olarak halkı mahçup etmeyeceklerini belirterek, "Taki Öcalan özgürleşinceye kadar, taki özgür özerk Kürdistan'ı kuruncaya kadar mücadelemiz devam edecektir, bunun sözünü veriyorum. Şehitlerimize sözümü budur. Yoldaşlarımıza sözümüz budur. Çözümde barışta samimiyiz. Ve karşımızda da samimi adımlar bekliyoruz. Roboski de 34 canımızı katlettiler. Savaş uçakları ile katlettiler. Roboski bizim için onur meselesidir. Roboski gibi bütün katliamların hesabını soracağız. Ve AKP'ye diyoruz ki, eğer yeni bir sayfa açmak istiyorsan. İşte bu katliam tarihiyle yüzleşmek zorundasın. Bunun hesabını vermek zorundasın. Başka türlü barış olamaz" dedi.
Mardin’in Nusaybin İlçesi’ndeki nevruz kutlamaları Devrim Mahallesi’ndeki alanda yaklaşık 15 bin kişinin katılımıyla yapıldı. Kutlamalarda PKK’nın Suriye’deki uzantısı olan ’Demokratik Birlik Partisi’ (PYD) flamaları ile Abdullah Öcalan’ın resimleri açıldı. Kutlamalarda Nusaybin’de 1992 yılında nevruz sırasında çıkan olaylarda ölen 16 kişi anısına yapılan anıt açıldı.
Mardin Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkanı Ahmet Türk, 1980’de Diyarbakır’da cezaevinde tutuklu olduğu günleri anlattı. Türk, "Bizlerde demokratik bir cumhuriyetten yanayız. Bizler gerçekçi bir barış istiyoruz, eğer bizi aldatırsanız çok kötü olacak. Öcalan’ın, barışçıl sürecin gelişmesi için önemli bir adım atacağını ve silahların susması için Diyarbakır’daki nevruzda bir çağrı yapacak. Bu nedenle Diyarbakır nevruzu yeni bir dönemin başlangıcı, yeni bir doğuşun anlamı olacak" dedi.
Batman’da nevruz kutlamaları yaklaşık 60 bin kişinin katılımıyla otogar yanındaki alanda yapıldı. Polisin sıkı güvenlik önlemleri aldığı etkinliklerde, havadan helikopterler uçuş yaptı. Ferhat Tunç ile diğer sanatçılar konser verdiği kutlamalara katılanlar halaylar çekti. Alanda Abdullah Öcalan’ın resimlerinin açıldığı görüldü.
BDP Batman Milletvekili Ayla Akat, Kürtçe yaptığı yaptığı konuşmada Kürtlerin yüzyıldır ayakta olduğunu söyledi. Akat, "2006’da ’yeter’ demiştik. 2012’de de ’an azadi an azadi’ dedik. Siyasetçiler bu yıl İmralı’ya gitti. Bunlar birer aşamadır. Biz bu devleti tanıyoruz. Halkımız her zaman mücadelesiyle biliniyor. DTK Eşgenel Başkanı Ahmet Türk ile birlikte bir süre önce ziyaret ettiğimiz Abdullah Öcalan’ın bize; ’Halk nasıldır? Halen ayakta mı?’ diye sordu. İkinci sorusu da Kürtlerin birlikteliği oldu. Bir de Kürt halkına selamlarını iletmemizi istedi" dedi.
Akat, özgürlüklerini ve ana dillerini istediklerini belirterek, "Maalesef devlet beklenilen adımları atmamıştır. Öncesinde de söyledik. Her şeyi gördük. Cezaevini, işkence ve ölümleri de gördük. Artık ’yeter’ diyoruz. Devletin artık gerekli adımları atmasını bekliyoruz. Kürtler mücadelelerine devam edeceklerdir. Halkımız Öcalansız yaşam istemiyor. Koçgir, Şeyh Said, Dersim ve Roboski katliamlarını unutmadık" dedi.
Milletvekili Ayla Akat, Şırnak’ın Uludere İlçesi Irak sınırındaki hava operasyonunda ölen 34 kişi ile Paris’te öldürülen 3 PKK’lı kadının katledenleri kimin yaptığını bildiklerini söyledi. Akat, "Biz bu katliamların kim yaptığını biliyoruz. Sesimiz ve rengimiz bellidir. Perşembe günü Diyarbakır’da yapılacak nevruz şenliğinde en az 3 milyonu bulacağız. Herkesi Diyarbakır’daki nevruza bekliyoruz. Çünkü bu nevruz bizim için çok önemlidir. Öcalan’ın mesajları verilecek. Kısacası Kürtler statü ve özgürlük istiyor" dedi.
Nevruz kutlamasına katılan BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Cizre’nin 1992 yılındaki direnişlere öncülük ettiğini, önderin istediği takdirde onurlu bir barışa da öncülük etmeye hazır olduğunu söyledi. Kaplan, "Biz Cizira Botan’da serhildanı (başkaldırıyı) başlattık. Şimdi ben Nevruz alanını dolduran binlerce Cizreliye soruyorum. Barışa hazır mısınız? Bakın halkımız hazır, öncülerimiz hazır. 21 Mart’ta Amed (Diyarbakır) Nevruzunda sayın Öcalan tarihi önemde bir mesaj yayınlayacak. Sayın Öcalan demokrasi ve barış manifestosunu Amed’de açıklayacak. Onun için ben bütün Botan halkını 21 Mart günü Amed’te olmaya davet ediyorum. Böylece oradan Türk devleti ve bütün dünyaya özgürlük mesajımızı en güçlü şekilde vereceğiz. Bakalım Tahrir Meydanı mı, yoksa Amed Nevruz alanı mı herkes görsün" dedi.
'Öcalan'ın nevruz konuşmaları dinletildi'
Şırnak’ın İdil ilçesinde düzenlenen Nevruz kutlamasına ise yaklaşık 5 bin kişi katıldı. Sabahın erken saatlerinden itibaren başlayan kutlamalara BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan da katıldı. İdil’deki Nevruz kutlamasına Cizre’de olduğu gibi yine PKK flaması, Öcalan posteri ve Suriye’deki PYD flamaları açıldı. Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Nevruz ateşini yakarken, yöresel kıyafetler giyen vatandaşlar çalınan Kürtçe müzikler eşliğinde bol bol halay çekti. Güvenlik güçlerinin uzaktan izlediği kutlamalar sırasında Öcalan’ın nevruz kutlamaları için daha önceden yaptığı konuşmaları platformdan gösteriye katılanlara dinletildi. Öcalan konuşmasında "Hepinizin Nevruz bayramını kutluyorum, hepinizi selamlıyorum" dedi.