Aytunç Altındal'ın ölümünün ardından, can güvenliği nedeniyle adını vermek istemeyen bir arkadaşı "Tapınak Şovalyeleri, Lozan'da yemeğine Polonyum 213 kattı" dedi.
Takvim'de yer alan habere göre, Aytunç Altındal'ın arkadaşı, "Aytunç İstanbul'da değil, Lozan'da zehirlendi. Kendisinin, Türkiye üzerine oynanan çeşitli planları araştırmasından rahatsızlık duyan ülkeler ve gizli servisler vardı. Aytunç, Lozan, Montrö ve Nişantaşı'nda hep aynı kafelere gidiyordu. Eşi sürekli kendisini farklı yerlere gitmesi konusunda uyarıyordu. Çünkü 5 yıldan beri tehditler alıyordu. Aytunç'un evi de yıllardan beri üzerinde çalıştığı ve araştırmasını yaptığı Lozan'da bulunan Tapınak Şövalyeleri'nin karargahının çok yakınındaydı. Bir gün bana 'Benim yemeğime kanser yapıcı madde kattılar' dedi. Bu maddenin Polonyum 213 olduğunu düşünüyorum. Yani arkasında hiçbir iz bırakmayan bir zehir. Otopside de çıkmıyor. Verildiği kişiyi kanser yapıp kısa süre içinde öldürüyor. Polonyum 213'ü Aytunç'un yemeğine katanın Tapınak Şövalyeleri'nin ölüm timi olduğuna inanıyorum" dedi.
Son anına kadar Altındal'ın yanında olduğunu anlatan arkadaşı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Aytunç bu durumu araştırdı. Radyoterapi sırasında aşırı ışın verilerek zehirin daha da güçlendirildiğini söyledi. Kanserin ilk evresinde iken 15 gün içinde 4'üncü evresine geçmesini de kendisi bu duruma bağladı."
Eşinin vefatı öncesi ensesinden saç ve kan örnekleri aldığını söyleyen Dr. Naciye Selin Şenocak Altındal, "Aytunç'un zehirlenmiş olabileceğini doktorları da ifade etti. Elimdeki örneklerin sonuçlarını bekleyeceğim" dedi. Aytunç Altındal'n kızı Yonca Bayrak da, babasının ölümünün şüpheli olduğunu belirterek, "Ölümünü araştıracağız" diye konuştu.
İş, siyaset ve sanat dünyasından çok sayıda ünlü ismin katıldığı cenaze töreni sonrası Aytunç Altındal, Karacaahmet Mezarlığı'nda tekbirlerle toprağa verildi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Altındal'ın farklı bir yazar olduğunu, 'komplo teorisyeni' olarak bilindiğini söyledi.