Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, "Fenerbahçe bugün havuzdan 35 milyon dolar alıyor. Ancak havuzda olmasa... 2010 yılında bize 125 milyon dolar verdiler. Bugün de en azından 125-150 milyon dolardır. Arada en azından 80 milyon dolar fark var. Bu 80 milyon doları Fenerbahçe'ye ya TFF öder ya devlet öder. Ödemezse havuz bozulur" dedi.
Yıldırım, yönetici arkadaşlarıyla birlikte Kapalıçarşı'ya yaptığı ziyarette dikkat çeken açıklamalarda bulundu:
"Fenerbahçe bugün havuzdan 35 milyon dolar alıyor. Ancak havuzda olmasa... 2010 yılında bize 125 milyon dolar verdiler. Bugün de en azından 125-150 milyon dolardır. Arada en azından 80 milyon dolar fark var. Bu 80 milyon doları Fenerbahçe'ye ya TFF öder ya devlet öder. Ödemezse havuz bozulur. Mali kriter tutmaz. Hem vergi alacaksın hem her türlü operasyonu yapacaksın. Ben kulüp olarak kanuni olarak bütün şeyleri yerine getireceğim. Sen benim havuz hakkımı gasp edeceksin! Artık öyle oluyor. Ben o hakkımdan faydalanamadığım için bankadan borç alacağım veya vergimi ödeyemeyecek duruma düşeceğim. Beni serbest bırakacaksın, ben istediğim yere televizyon hakkımı satacağım. Oradan gelen gelirle de mali kriteri tamamlayacağım, düzelteceğim. Havuzdan biz çıkalım, gidelim istediğimiz yerle anlaşma yapalım."
"Geçen sene 40 milyona yakın stat geliri vardı, bu sene yok. 32 bin kombine vardı, bu sene 20 bin kombinem var. Yüzde 50 azalma var. 'Nedeni Passolig' diyorlar. O zaman bu kaçan rakam kadar parayı bana bir yer verece. Passolig'den dolayı da zarar varsa benim kayıplarımı karşılasınlar. Vergimizi ödüyoruz, sigorta ödüyoruz ama bankadan alıp ödüyoruz, kulübü borçlandırıyoruz. Yayını serbest bırak, bankaya gidip para almayayım, kulübü de iyi idare edeyim. Mali kriterlere uyalım da önümü kesmişsin! UEFA'dan da paramı alamıyorum. Federasyona 3 gün önce telefon ettik de 3,6 milyon lira para gönderdiler. Çok şey olduğu zaman Digitürk para ödemiyor diyor. Doğru yanlış bilemiyorum."
"Türkiye Futbol Federasyonu'nun mali kriterler konusunda yaptığı açıklamaları takip ediyorum. Bu açıklamayı yapan insanlar bana sanki futbolun içinde değil gibi geldi. Mali kriterleri yapabilmek için TFF'nin bütün kulüplerin alacaklarını, kulüplerin ödeme planınına göre ödemesi lazım."
"Kulüplerin UEFA'ya hep borcu yok, alacağı da var... UEFA'dan 1,5 yıldır şampiyonlar ligi'ne katılımdan dolayı alacağımız olan 2 milyon 100 bin Euro'yu alamadık, alamıyoruz. UEFA bize ceza veremez. UEFA önce benim paramı ödeyecek. Roberto Carlos giderken 'ben 1 milyon dolar Fenerbahçe'ye para ödeyeceğim, bunun karşılığında bonservisimi alıp gideceğim' diyor. UEFA bizim lehimize karar veriyor, sonra kararı durduruyor. Hiçbir işlem yapmıyor, bekliyor. Benim UEFA'dan alacaklarım var. Önce UEFA kriterlere uyacak. Herkes UEFA kuralı, TFF kuralı diyor. Kural yok kardeşim, kuralı olabilmesi için önce bunların kulüplerin alacağını ödemesi lazım.
Taraftarların tribüne neden gelmediğinin incelenmesi gerekiyor. Tribünde 'uyuşturucu kullanılıyor, kötü tezahürat var, hanımlarımızın, çocuklarımızın yanında küfür ediliyor. Onun için gelmiyoruz' diyor. Bir kısmı 'passolig'den' diyor. Neden insanlar statlardan kaçıyor, bunları incelemek lazım" şeklinde konuştu."
"İlk yarıyı lider bitirmemiz normal. Eskişehirspor ve Akhisar Belediyespor maçlarında beklemediğimiz puanlar kaybettik. Beşiktaş maçı 3 neticeliydi, orada da yendik. En azından 4-5 puan daha fazla alabilirdik. İkinci yarı belli olmaz."
Erkan Zengin için Eskişehirspor'a teklifimizi ilettik. Bize geldiler, bu bedelle serbest kalabileceğini ifade ettiler. Mahmut Uslu da kulüp başkanlarını aradı. O da 'düşünmemiz lazım' dedi. Biz de başka teklif yapmadık. Bugün için durum bu" dedi."
(Bir gazetecinin, "Alex'e jübile yapma konusunda bir yumuşama olduğu konuşuluyor, doğru mu?" sorusu üzerine) 1998 yılında başkan oldum, o günden bugüne hiçbir oyuncuya jübile yaptım mı? Yok. Benim jübileyle ilgili düşüncem başka. 17 senedir hiçbir kimseye jübile yapmamışım."
Başkan Aziz Yıldırım, "Hedef 1 Milyon Üye" projesinin iyi gittiğini belirterek, "Ligdeki bütün kulüplerin de üyelerini artırarak, hem ekonomik anlamda belli bir noktaya getirmesi hem kulübe sahip olma çizgisine gelmeleri lazım. Aksi halde kulüpler bugünkü durumdan daha zor durumda olacaklar" diye konuştu.
Zaman zaman espriler yapan ve neşeli olduğu gözlenen Aziz Yıldırım, "Başkanım yoruldunuz mu?" sorusu üzerine, "Hayır yorulmadım, daha aktif ayaktayım. Rahat olun, ben çoğunuzu gönderirim" dedi.
Aziz Yıldırım, genç oyuncularla çıktıkları maçlarda yenildikleri zaman eleştirildiklerini anlatarak, "Genç oyuncuları 'oynatalım, kazanalım' diyorum. Ancak genç oyuncular sahaya çıktıkları zaman Fenerbahçe'de oynayacak görüntü vermiyor. O zaman oyuncular da antrenör de rahatsız oluyor. O genç oyuncular çıkıp, çok gol yediğinde eleştiriler başlıyor. Gençlerin bu şekilde kazanılma şansı yok" şeklinde konuştu.