Avrupa'nın en önemli tarım ihracatçısı ülkelerinden biri olan Hollanda, çevre için zararlı olan amonyak kirliliğini ve bundan kaynaklı azot salımını azaltmak için çiftlik hayvanlarının sayısını üçte bir oranında azaltmayı planlıyor.
Hollanda hükümetinin talebi doğrultusunda Çevre Planlama Bürosu (PBL) tarafından hazırlanan plana göre inek, domuz ve tavuk gibi hayvanların sayısı büyük ölçüde azaltılacak.
Çiftçilerin karşı çıktığı plan, çevre örgütleri tarafından son derece olumlu bir adım olarak değerlendiriliyor.
Plan, 2019 yılında Hollanda Danıştayının doğal alanlardaki nitrojen olarak da bilinen azot miktarının azaltılması kararından sonra gündeme geldi. Mahkeme, hükümetin, azot miktarının azaltılması konusunda yeterince adım atmayarak Avrupa Birliği (AB) mevzuatına aykırı davrandığına karar vermişti.
Bunun üzerine Hollanda'da iktidar ortağı Demokratlar 66 Partisi (D66) tarafından hayvan sayılarının yüzde 50 oranında azaltılması önerisi gündeme getirildi.
Hollanda'daki çiftliklerde toplam 100 milyon tavuk, 12 milyon domuz, 4 milyon inek ve 600 bin keçi bulunuyor.
İktidar ortağı partiye göre, bu hayvanların idrar ve gübresindeki amonyak, azota dönüşerek büyük bir çevre kirliliği yaratıyor.
Hayvan idrar ve gübresindeki azot, çiftliklerdeki akış yoluyla göller ve akarsulara karışarak, yüzey sularındaki oksijeni tüketiyor. Böylece yosun oluşumu artarak, doğal yaşam alanlarının önemli ölçüde zarar görmesine neden oluyor.
D66'ye göre, Hollanda'daki zararlı emisyonların yaklaşık yüzde 70'i tarım ve hayvancılık sektöründen kaynaklanıyor.
Parti, çiftlik hayvanlarının sayısının yarıya düşürülmesi halinde, doğadaki azot oranının önemli ölçüde azalacağını ve barınma için daha geniş alanlar yaratılacağını savunuyor.
"Azot krizi" adı verilen tartışma başta tarım ve hayvancılık olmak üzere birçok sektör tarafından tepkiyle karşılandı.
Hükümet, Danıştay kararı sonrası, azot salımını önlemek amacıyla otoyollarda hız limitini akşam 19:00'a kadar 100 kilometreyle sınırladı. Çevre kirliliğine yol açan inşaat projeleri askıya alındı.
Doğal alanlardaki nitrojen salımını 2035 yılına kadar, 2018 ölçümlerine göre en az yarıya indirme kararı alan Hollanda hükümetinin talebi üzerine, Çevre Planlama Bürosu, hayvan sayılarının azaltılması için de bir çalışma yaptı.
Plana göre, hayvan sayıları üçte bir oranında azaltılması, çiftçilerin üretim haklarının satın alınması ve tarım arazilerinin kamulaştırılması gibi önlemleri kapsıyor.
Bu konuda zaman zaman ülke çapında protesto gösterileri düzenleyen Tarım ve Bahçecilik Sektörü Derneği (LTO) ve çiftçi örgütleri plana karşı çıkıyor ve bunun bir "toprak gaspı" olduğunu savunuyor.
Ancak hükümet, ABD'den sonra dünyanın en büyük ikinci tarım ürünleri ve AB'nin en büyük et ihracatçısı olan Hollanda'da doğal alanların korunması ve daha verimli kullanılmasının acil ihtiyaç olduğunu düşünüyor.
Mart ayında yapılan genel seçimlerden bu yana hala hükümetin kurulamamış olması, Lahey yönetimini bu konuda zorluyor. Geçici hükümet, özellikle kamulaştırma ve çiftçi ruhsatlarının devralınması konularında karar almaya istekli değil.
Tarım Bakanı Carola Schouten, bu iki seçeneği son çare olarak görüyor. Geçici hükümet, nitrojen salımı konusunda radikal kararlar içeren uygulamanın, kurulacak kalıcı hükümet tarafından yaşama geçirilmesini istiyor.
Hükümete göre, çiftçilerin ikna edilerek gönüllü satın alma yoluna gidilmesi daha hızlı bir çözüm. Bu nedenle, yeni yasama yılının açılışında kamulaştırma ve hayvan sayısının azaltılması konusunda hazır bir tasarı yer almayacak.
Çevre örgütleri ise, PBL tarafından hazırlanan planı, doğru bir adım olarak değerlendirerek, düzenlemenin bir an önce hayata geçirilmesini istiyor.