Bahçeli, 'eyalet sistemi' tartışmasına son noktayı koydu: Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın açıklamaları yeterli

Bahçeli, 'eyalet sistemi' tartışmasına son noktayı koydu: Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın açıklamaları yeterli

Referanduma 2 gün kala MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, son açıklamalarını yaptı.

Bahçeli, "Partimizin içerisinde Fethullah Gülen hareketiyle ilgili olanları biliyorum, şu anda hala varlar. Sayısını söyleyemem. Milletvekili de var" dedi.

Bahçeli, eyalet çıkışı sonrası Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın açıklamalarını yeterli bulduğunu söylerken sosyal medyada yapılan tartışmaları eleştirdi. Bahçeli, “Evet, çifte su verilmiş çelik gibi olmuştur. Bu tür oyunlar bozulacaktır ve evet en çok bir şekilde temsil edilerek Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi uygulanacaktır. Ülkücüyü bu kadar aptal saf mı zannediyorlar?” dedi.

Bahçeli, partisi için de "MHP’yi anlamak çok zor, anlatmak daha zor, yorumlamak ise imkânsız…" yorumunda bulundu.

Bahçeli'nin 'eyalet sistemi' çıkışı Ankara'da MHP seçmenini nasıl etkiledi?

Bahçeli, Habertürk’te Didem Arslan Yılmaz’ın sorularını yanıtladı ve eyalet sistemiyle ilgili Erdoğan ve Yıldırım'dan gelen açıklamaları şu sözlerle değerlendirdi:

Fazlasıyla yeterli buldum. Bu açıklamalardan sonra tartışmayı ancak CHP veya hayır kumpanyasının elamanları sürdürür. Sabaha kadar sosyal medya hareketlenmiş. Bir an düşünelim, Sayın Cumhurbaşkanı tesis açılışı gerekçesiyle Türkiye’yi çok önemli bir programa aldı ve gezdi. Kanaatlerini halkla paylaştı. Sayın Başbakan olağanüstü bir performans içinde. Bütün bunları yaparken de 18 maddenin ruhunu anlatmaya çalışıyor. Biz bunları takip ediyoruz. Şimdi, bir partinin genel başkanı ve başbakanı o partinin adayı olarak topluma mal edilmiş bir cumhurbaşkanı. Ağzına eyalet sistemi almıyor ise ve bunu bir danışman söylüyor ise bu danışman da cumhurbaşkanının danışmanı ise aklınıza iki soru gelir. Bir, bundan bilgisi var mıdır, “Ben söyleyemiyorum sen söyle” diye bir tartışma mı yapmak istiyor yoksa bu faaliyetleri sabote ediyor mu. Ben olsam bu danışmanı kovarım dedim. Sayın Cumhurbaşkanı kovar kovmaz kendi bileceği iş. Referanduma iki gün kala üniter yapı konusunda hassasiyeti olanlar ve MHP’yi suçlayacak şekilde faaliyetleri şey yapıyorlarsa ben açıkça söylüyorum. Evet, çifte su verilmiş çelik gibi olmuştur. Bu tür oyunlar bozulacaktır ve evet en çok bir şekilde temsil edilerek Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi uygulanacaktır. Ülkücüyü bu kadar aptal saf mı zannediyorlar? 

'Evet' cephesinde eyalet sistemi çatlağı, şimdiye kadar ne oldu?

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Şükrü Karatepe'nin, 16 Nisan'da yapılacak referandum öncesi kullandığı "Çin, büyüyen ve gelişen şehirlerine yeni yönetim modelleri uyguluyor. Güvenlik kaygısıyla resmi açıklamalarda yüksek sesle dile getirilmese bile, Türkiye de bu süreçten etkileniyor" sözleri eyalet sistemi tartışması başlatmıştı.

Karatepe'nin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de tepkisini çeken ifadeleri, kamuoyunda "Türkiye, anayasa değişikliği ile eyalet sistemine geçecek" şeklinde yorulmanmıştı. Söz konusu yorumlara dayanak olan husus ise, Çin'de 23 eyalet, 5 özerk bölge ve 2 özel statülü il bulunması. 

"AKP hazırda tuttuğu bir anayasa hazırlığı varsa mutabık kalınan madderi kabul etmek kaydıyla Meclis'e getirmelidir" çağrısıyla referandum sürecinin yolunu açan Bahçeli, Karatepe'nin ilgili ifadelerine en sert tepkiyi gösteren isimler arasında yer almıştı.

Dün (13 Nisan 2017) NTV - Star TV ortak yayınında konuşan Bahçeli, adını anmadığı Karatepe'nin başta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Binali Yıldırım olmak üzere, bu değişiklik üzerinde çalışan herkesin emeklerini sabote ettiğini savunmuştu. 

AKP'nin hazırlayarak Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı'na sunduğu anayasa değişikliği teklifini MHP yönetiminin de desteklediğini hatırlatan Bahçeli, "Bir Cumhurbaşkanı danışmanı eyalet sistemini getireceğiz diye söylüyorsa, eyalet sistemine karşı olan, üniter yapı düşüncesi olan ülkücülerin kararı ne olabilir? Bunları düşünmek lazım" diyerek 16 Nisan'ı işaret emişti. 

"Bahçeli sözünden dönecek adam değil"

Bahçeli'nin bu açıklamasının ardından, özellikle sosyal medyada "Bahçeli 'hayır' oyu kullanacak" iddiası dolaşıma girdi. Söz konusu iddiayı ileri sürenlere tepki gösteren MHP Genel Başkanı Semih Yalçın, "Genel Başkan sözünden dönecek adam değil" demişti. 

Erdoğan: Ben ne diyorum, sen ona bak

Söz konusu anayasa değişikliği teklifinin Meclis'te kabulünün ardından (21 Ocak 2017) yaptığı açıklamalarda sık sık Bahçeli'ye desteğinden dolayı teşekkürlerini ileten Erdoğan, Karatepe'nin ilgili açıklamalarının çarpıtıldığını savunmuştu. 

"Danışmanımın bir açıklaması olmuş, almışlar onu çarpıtmışlar, ki danışmanım sonra değişik şekilde onu düzeltmeye yönelik açıklamalar yaptı" diyen Erdoğan, Bahçeli'ye dönük mesajında şunları söyledi:

"Ben ne diyorum, sen ona bak. Böyle bir şey yok, benden duydunuz mu? Yok. Bir defa 'Rejimle ilgili kim herhangi bir olaya giderse karşısında ilk defa ben dururum' dedim. 1923'te rejim meselesi bu ülkenin bitmiştir. Ondan sonraki süreç sadece yönetim sistemleri meselesidir, şu anda da değişiklik yapılan konu, bir yeni yönetim sisteminin gelmesidir"

Başbakan: Görevi bırakırım

Başbakan Binali Yıldırım da, "eyalet sistemi"nin anayasa değişikliğinde yer almadığını belirterek, "Bu anayasanın herhangi bir yerinde eyalet sistemi varsa ben bugün bu görevi anında bırakacağım. Bu konu iftira dışında bir şey değil" demişti.

Yıldırım, üniter devlet konusunda "ülkücüler" kadar hassas olduklarını ifade etti. 

Anayasa değişikliği teklifi ne diyor? 

Türkiye'de özerk yönetimlerin kurulmasına kapı araladığı iddiasıyla tartışmalara neden olan 123'üncü maddede, şu değişikliğin yapılması öngörülüyor:

Mevcut anayasa

Madde 123 - İdare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir. İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır. Kamu tüzelkişiliği ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulur.

Değiştirilmek istenen anayasa

Madde 123 - İdare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir. İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır. Kamu tüzelkişiliği, kanun veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulur.

*Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin Şehir Araştırmaları Dergisi'nde yayınlanan yazısında Karatepe, şu ifadeleri kullanıyordu: 

"Kalabalık nüfuslu metropollerin karmaşık hale gelen ilişkiler sisteminde, belediyeler mevcut yapılarıyla artık şehri yönetme yeteneği gösteremiyor. Örneğin hızla gelişen Çin’de, şehirlerin bir kısmı farklı statülerde kuruluyor. Milli güvenlik konularında dünyanın en hassas ülkesi olan ve bütün politikalarını, ulusal birlik ve güvenliğe öncelik vererek oluşturan Çin, büyüyen ve gelişen şehirlerine yeni yönetim modelleri uyguluyor. Güvenlik kaygısıyla resmi açıklamalarda yüksek sesle dile getirilmese bile, Türkiye de bu süreçten etkileniyor"