MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, grupta yaptığı konuşmada hükümet, CHP, Yüksek Yargı ve Genelkurmay Başkanı'nı eleştirdi. Bahçeli, Anayasa Mahkemesi'nin türban kararını yetkisiz ve siyasi olarak değerlendirirken, Büyükanıt'ın "Malumun ilamı" sözünün ise kabul edilemez olduğunu vurguladı. İşte Bahçeli'nin sözleri:REJİM BUNALIMI İLE KARŞI KARŞIYAYIZ -Türk siyasi tarihi en kritik dönemlerinden birini yaşıyor. -Siyasi kriz kontrolsüz bir şekilde tırmanıyor. -Rejim bunalımı yaşanma ihtimali görünüyor. -Gerginlik tırmanıyor rejim bunalımı çıkma ihtimali var. Bunu engelleme sorumluluğu Başbakan Erdoğan ve partisinindir. LAİK MÜSLÜMAN KAVGASI YARATILDI -Ülke bir yol ayrımına geldi. Ülke çatışma ve kamplaşmanın eşiğinde. -Başörtüsü sorunu etrafında bugün yaşananlar bu konunun siyasi olarak kullanılmasından kaynaklanıyor. -Çok ciddi bir cepheleşmenin nifak tohumları atıldı. CHP VİCDAN MUSEBESİ YAPMALI -Laiklik Müslümanlık kavgasıyla kamplaşma yaratıldı. - CHP de vicdan muhasebesi yapmalı. AKP ENDİŞELERİ KÖRÜKLEDİ - Başörtüsü düzenlemesinin ilk ve orta öğretime yayılacağına hatta devlet dairelerinde çalışanların benzer bir talepte bulunacağına dair endişeleri gideremedi, körükledi - MHP ile aralarındaki mutabakatın yasal düzenlemelere dair üstüne düşenleri yapmadılar. Yüksek Öğretim Kanunu’ndaki düzenleme hayata geçirilmedi. AKP’nin tutumu samimi değildi. - Rahatsızlık AKP içinde de yaşandı. Bu konu basında da yer aldı. BAŞKA PARTİ OLSAYDI MAHKEME NASIL KARAR VERİRDİ - AKP temiz duyguları istismar ederek milyonları aldattı. Asıl merak edilen şimdi aldattığı kitlelerin ne düşündüğüdür. - Rejimle sorunlu ve kavgalı AKP değil de başka bir parti başörtüsü düzenlemesini Meclis’ten geçirseydi, yüksek Mahkeme aynı kararı verir miydi? Vermeyeceği düşünülüyorsa o zaman sorumlu kimdir? BAŞÖRTÜSÜ SOSYOLOJİK BİR GERÇEKTİR - Anayasa Mahkemesinin kararıyla milli vicdan yara aldı. Karar kutsaldır ancak bunu dile getirmek zorundayız. Başörtüsü sosyolojik bir gerçektir. - Başörtüsü sorunu ortadan kalkmadı, yara derinleşti. GENELKURMAYA CEVAP - Türkiye’nin sorunlarına çözüm aranacak yegâne yer Yüce Meclistir. - Sorunların çözümünde rehber olacak ilke de; Çözümsüzlüğü “malumun ilanı” mantığıyla kabullenmek değil, Toplum vicdanının kabul edeceği çözümleri “makulün ilamı” haline getirebilmek basiretidir. BAŞÖRTÜSÜ LAİKLİĞE AYKIRI DEĞİL - Bu konudaki yasağın korunmasının devleti koruma mantığı olarak görülmesi anlaşılır gibi değildir. Bunun laiklik ilkesini ortadan kaldırmak için yapıldığını söylenmesi kabul edilemez. Bu çok büyük bir hatadır. Kimse ile bu konuyu tartışmayacağız. Anayasa Mahkemesi yeni bir içtihat ortaya koymuştur. yeni bir ortam oluşuncaya kadar bu konu kapatılmıştır. MAHKEMENİN MEŞRUİYET SORUNU VAR - Türban konusunda aldığı siyasi karar, yüce mahkemenin meşruiyeti sorununu gündeme getirdi. - Kuvvetler ayrılığı prensibi ön şarttır. Yasama, yürütme ve yargının dengesi mutlak bir gerekliliktir. - Yargı ile siyaset arasındaki ilişkiler her dönem sorun oldu. - Anayasa Mahkemesi esasa girerek siyasi karar verdi. SENATO DA KRİZ ÇIKARIR - Bu siyasi kriz ortamında mutabakata varılarak yeni bir Anayasa yapma imkanı yoktur. Bu konu senato önerisi de geçerlidir. - Sayın Meclis Başkanı'nın ifade ettiği gibi senatonun Anayasa Mahkemesi'nin yetkisini nasıl azaltacağı da bilinmemektedir. Senato'nun yeni yetkilerle donatılması yeni krizler de doğurabilecektir. Kanun çıkarırken senato da Meclis gibi hareket edecektir. YENİ BİR HÜKÜMET KURULABİLİR - TBMM görevinin başındadır. Yeni bir hükümet kurmaya da muktedirdir. - Siyasi krizden çıkmak için AKP-CHP bir kez olsun aynı noktada buluşmalıdır. - Dava sonucu beklenmeden yeni bir hükümet kurulabilir. - Dava sonuçlanana kadar kenarda beklemek fayda getirmez.