BAHÇELİ'DEN ''NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE''  TBMM (A.A)

-BAHÇELİ'DEN ''NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE''  TBMM (A.A) - 15.02.2011 - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin son grup toplantısında sözlerini, ''Ne Mutlu Türküm Diyene'' diyerek bitirdi. Bahçeli, partisinin 23. dönemdeki son grup toplantısında yaptığı konuşmada, Afşin'deki heyelanda dokuz çalışanın toprak altında kaldığını anımsatarak, ''Beklentimiz AKP hükümetinin, devletin imkanlarını tümüyle harekete geçirerek toprak altında kalan kardeşlerimize bir an önce ulaşmasıdır'' dedi. İnsanların artık başlarına ne geleceğini bilmeden ve korku içinde hayatlarını sürdürmeye çalıştığını savunan Bahçeli, ''Başbakan ise koruma ordusu ile saltanat sürmekte, geçtiği yerlerde tıpkı Sakarya'da olduğu gibi, mutat işlerini yaparken apar topar yere yatırılıp zalimce sorgulanan vatandaşlarımıza rastlanmaktadır. Bu saygısız, vicdansız ve küstah davranışları hiçbir masum vatandaşımız hak etmemektedir'' dedi. ''AKP despotluğunun yalnızca hukuka ve adalete saygılı, başkalarının haklarını gözeten vatandaşlara yönelik işlediğini'' ileri süren Bahçeli, ''Kıbrıslı kardeşlerimize 'besleme' diyerek hakaret eden, futbol kulübü taraftarlarımızı 'nankör' sözleriyle azarlayan siyasi zihniyetin, terör maşaları karşısındaki tepkisizliği yalnızca bir oyundur ve Türk düşmanlarıyla el birliği yapmasının bastırılamaz bir sonucudur'' diye konuştu. Vatandaşların sekiz yılı aşan bir süredir görevde bulunan hükümeti ''demokratik yollardan yakasından tutacağını ve alaşağı edeceğini'' savunan Bahçeli, ''Bilinmelidir ki bugün, geçmişin pisliğini temizlediklerini söyleyen müfteri Başbakan; en büyük pisliği ve iğrençliği kendi dönemlerinde yandaşlarıyla birlikte oluşturmuştur. Unutulmasın ki biz bu dönemin kirlerini hem arındıracağız hem de bunun müsebbiplerinin burunlarından bir bir getireceğiz'' dedi. -''ZİHNİ İFLAS VE AKIL TUTULMASI''- Mısır'daki gelişmelere de değinen Bahçeli, ''Şüphesiz askeri bir yönetimin işbaşına gelmesi ve bir konsey marifetiyle ülke yönetimini ele alması bizim anladığımız ve inandığımız demokrasiyle asla uyuşmamaktadır'' dedi. Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Başbakan Erdoğan'ın; 'Mısır'da kaybeden statüko, kazanan değişimdir' sözleri yalnızca bir aldatmadır ve eskinin yeniymiş gibi yutturulmasından başka bir anlam taşımamaktadır. Üstelik Başbakan'ın baskının kaybettiğini, buna karşılık demokrasinin kazandığını söylemesi tam bir zihni iflas ve akıl tutulması olarak hafızalardaki yerini almıştır. En kötü yönetimin bile vesayetçi idarelerden daha makbul olduğu ortada iken, Mısır'ın mevcut halinde demokrasinin kazandığını söylemek gaflettir, densizliktir ve çarpıklığın daniskasıdır. İktidar partisi içeride ileri demokrasi diyerek istismarcı bir anlayışın ev sahipliğine soyunmuş, dışarıda ise yeni baskıcı yönetimlerin kurulması için faaliyete geçen küresel planların taşeronluğunu yapmaktan zerre kadar çekince göstermemiştir. Artık her şey ayan beyan ortaya çıkmıştır ve AKP'nin kirli çamaşırları statükocu kimliğiyle ve vesayetçi özelliğiyle Ortadoğu'da etrafa saçılmıştır. Bu son gelişmelerden sonra; hükümetin 12 Eylül'le hesaplaşma sözlerinin, darbecilere haddini bildirme beyanlarının ne kadar ucuz ve ahlaksızca bir kandırmacadan ibaret olduğu daha da netlik kazanmıştır.'' -KKTC- KKTC'de yapılan bir mitingde açılan pankart bahane edilerek başlayan tartışmaların Başbakan'ın gerçek niyetlerine ve hesaplarına ışık tuttuğunu söyleyen Bahçeli, ''Başbakan'ın yavru vatandaki çirkin bir pankartı gerekçe yaparak son Cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle Kıbrıs Türk halkını cezalandırma niyeti bütün çıplaklığıyla ortaya çıkmıştır'' dedi. Başbakan Erdoğan'ın mesajının son derece açık olduğunu ve seçilmiş Cumhurbaşkanı'na ve KKTC hükümetine ''ben sizi ekonomik cendereye alarak çalıştırmayacağım'' dediğini savunan Bahçeli, ''Lefkoşa Büyükelçimizin görevden alınması Dışişleri Bakanlığı gelenekleri, ilkeleri ve uygulamaları bakımından da görülmemiş bir rezalet olarak tarihe geçmiştir. Büyükelçimizin görevine altı yedi ay önce başlamışken apar topar merkeze alınması, yerine Dışişleri kadroları haricinden Büyükelçinin mahiyetinde alt düzeyde bir müşavir olarak çalışan Türk ekonomik yardım heyeti başkanının atanması tam anlamıyla bir skandaldır'' dedi. Bahçeli, ''Türkiye'yi ve Kıbrıs Türklüğünü Kıbrıs'tan tasfiye etmeye, AB üyeliği perspektifi yalanıyla KKTC'yi Kıbrıs'ın sözde yasal hükümeti olarak Kıbrıs Rum Yönetimine peşkeş çekmeye hiç kimse muvaffak olamayacaktır'' diye konuştu. -SON GRUP TOPLANTISI- Bahçeli, AK Parti'nin sekiz yıllık bilançosunun özünde ''alacağını tahsil edemeyen devlet, borcunu ödemeyen millet gerçeği'' olduğunu savundu. Milletvekilliği genel seçimlerinin muhtemelen bu yılın haziran ayında yapılacağını anımsatan Bahçeli, ''Süre gittikçe daralmakta ve AKP iktidarıyla yapacağımız amansız hesaplaşmanın tarihi her gün biraz daha yaklaşmaktadır'' dedi. Bugün 23. Dönem 5. Yasama yılındaki son grup toplantısını gerçekleştirdiklerini belirten Bahçeli, 23. Dönemde TBMM çatısı altında milletvekili arkadaşlarıyla omuz omuza mücadele vermekten dolayı son derece bahtiyar olduğunu söyledi. Bahçeli, ''Yeter artık diyenlerle, iş bekleyenlerle, ekmek isteyenlerle ve lider ülke Türkiye özlemini yüreklerinde taşıyanlarla kutlu yolculuğumuzu Cenab-ı Allah'ın izniyle sürdüreceğiz ve zalime, ihanete ve Okyanus ötesinin oyunlarına inat mutlaka iktidara ulaşacağız'' diye konuştu. Bahçeli, sözlerini, ''Ne Mutlu Türküm Diyene'' diyerek bitirdi.